amerikada bar kapanınca yanıma bir iki bira alıp çıkıyordum. dışarda içip polisle muhattap olmiiim diye zaten evle yakın olan barın ara mesafesinde bir mezarlık vardı, büyükçe bir ağacın altında içiyordum... yoldan da görünmüyordu. bir de kimin aklına gelir zaten.
hayatı çok sorgulatır yalnız. şu da şu da şu da zamanında hiç öleceği aklına gelmeden yaşadı, şimdi ölü falan diye düşünürsünüz. hayata bakışınızı falan etkiler.
yapılması gerekiyorsa tek başına yapılması gereken bir eylemdir çünkü insana geldiği ve gideceği yeri hatırlatır, sabah ezanına yakın bir zamanda gidilmesi daha iyi olabilir.
16 yıldır mutfağımın camı mezarlığa bakıyor ve birkaç kez kafam güzelken içmeye devam etmek için mezarlığa gittim zira hayatını kaybeden tanıdıklarımın çoğu orada. bugüne kadar hiç çarpılmadım ya da çarpıldıysam da fark etmedim zira bok gibi bir hayatım var. lan bi dk, yoksa o yüzden mi bu haldeyim ben?
macera meraklısı bir ekip bulabilirsem yapıcağım aktivitedir. korku filmlerine girmiş gibi olucaksınız bedavadan ne güzel. gönüllerin mesajlarını bekliyorum. ama mezar hırsızı sanılırsak boku yeriz söliyim.