Lakin müzikli mekânlar, barlar, alkollü ve müzikli restaurantlar, mahalle ya da sokak ortasında, evlerin dibinde olmuyor zaten, bu mesafeye dikkat ediliyor.
Ayrıca ses ayarı, mekanın ses izolasyonu yapılması gibi kurallar da var.
Kurallara uymayanların da mabadlarından kan alınıyor zaten!
En çok denetim gören, iflahları kesilen işletmeler bunlar.
Herifler, bu ülkede, denetim boşluğundan her haltı yapıyor, ayıplı mal satıyor, eşek eti sucuk pazarlıyor, içinde süt olmayan peynir üretiyor beeee!
Arı olmadan bal üreten bir ülkeyiz yahu, daha ne diyeyim?!
Müzikten rahatsız olana kadar, bu vahametlerden rahatsız bu millet, emin olun!
Ve daha bir sürü şeyden...
Yapmayın Allah aşkına! Karşıdan bakılınca ebleh mi görünüyoruz?!
Hep bahane, hep bahane....
Ama bizi saat 24.00 sonra şarkı çalanlar değil, milletin hakkını çalanlar rahatsız ediyor!
Mafyayla kolkola yürüyen siyasetçiler, gazeteciler rahatsız ediyor.
işlemeyen hukuk sistemi...
işsizlik, gelecek kaygısı...
eskiden olağan haklarımızın lütufmuş gibi gıdım gıdım sunulmasına içerleniyordum şimdi yaşam tarzına alenen müdahale edilmesine sesimi çıkartınca haksız durumda oluyorum. yurt dışında yaşayan bir yazar varsa evlenelim de bitsin bu çile. lütfen.
Adam sarayda oturuyor, sivil komşusu yok, evine gelip giderken çakarlı sesleriyle trafiği felç edip geçiyor.
Kimsenin kimseyi rahatsız etme hakkı yok diyor.
Hani benim evimin karşısında yanında gece kulübü yok, pavyon, bar bilmem ne de yok. Kim neyden rahatsız oluyor tam olarak?