Lakin müzikli mekânlar, barlar, alkollü ve müzikli restaurantlar, mahalle ya da sokak ortasında, evlerin dibinde olmuyor zaten, bu mesafeye dikkat ediliyor.
Ayrıca ses ayarı, mekanın ses izolasyonu yapılması gibi kurallar da var.
Kurallara uymayanların da mabadlarından kan alınıyor zaten!
En çok denetim gören, iflahları kesilen işletmeler bunlar.
Herifler, bu ülkede, denetim boşluğundan her haltı yapıyor, ayıplı mal satıyor, eşek eti sucuk pazarlıyor, içinde süt olmayan peynir üretiyor beeee!
Arı olmadan bal üreten bir ülkeyiz yahu, daha ne diyeyim?!
Müzikten rahatsız olana kadar, bu vahametlerden rahatsız bu millet, emin olun!
Ve daha bir sürü şeyden...
Yapmayın Allah aşkına! Karşıdan bakılınca ebleh mi görünüyoruz?!
Hep bahane, hep bahane....
Bizim apartmanın en alttaki komşusunu akla getirmiştir. Kadin 6 gibi tarlaya çalışmaya gidiyor, gündüz 3 gibi geliyor ve dinlenmeye çekiliyor. Daha akşam olmadan 7, 30 gibi çalışan elektrik süpürgesi için apartmanı ayağa kaldırıyor,,benim dinlenme saatim, siz de allah korkusu yokmu diyor. Saat erken deyince daha çok kızıyor. Sabah 10 ile akşam 22.arası bence yaşadığımız yerdeki insanlara saygımız olmalı, dikkat edilmeli.
Şahsımın müziği "rahatsız edici gürültü" olarak gördüğünü ortaya koyan beyanıdır.
Meselenin bazı yerlerde komşuları rahatsız edecek kadar ses açmak olmadığı malum. Öyle olsa toplu yasak koyma yerine bu kapsama giren yerlere yaptırım uygulanırdı ki bu zaten yapılmaktaydı.
Son olarak, pandeminin ilk aylarında gecenin bilmem kaçında hoparlörlerden bangır bangır sala ve dua yayını yaptıklarını da unutmadık bu hastalıklı zihniyetin.
Sahi sala ve dualardam neden vazgeçildi? işe yaramadıkları mı anlaşıldı, yoksa dindarları bile rahatsız ettikleri mi?
Şahsımın müziği "rahatsız edici gürültü" olarak gördüğünü ortaya koyan beyanıdır.
Meselenin bazı yerlerde komşuları rahatsız edecek kadar ses açmak olmadığı malum. Öyle olsa toplu yasak koyma yerine bu kapsama giren yerlere yaptırım uygulanırdı ki bu zaten yspılmaktaydı.
eskiden olağan haklarımızın lütufmuş gibi gıdım gıdım sunulmasına içerleniyordum şimdi yaşam tarzına alenen müdahale edilmesine sesimi çıkartınca haksız durumda oluyorum. yurt dışında yaşayan bir yazar varsa evlenelim de bitsin bu çile. lütfen.
herkesin istediği saatte istediğini yapmakta özgür olduğu bir ülkede bu nasıl bir kısıtlamadır belki ben 00.00 den sonra eğlenmek istiyorum buna kim neden karışabiliyor.
Ama bizi saat 24.00 sonra şarkı çalanlar değil, milletin hakkını çalanlar rahatsız ediyor!
Mafyayla kolkola yürüyen siyasetçiler, gazeteciler rahatsız ediyor.
işlemeyen hukuk sistemi...
işsizlik, gelecek kaygısı...
rahatsız etmek ucu çok açık bir kavram. mesela eğlence mekanlarının yoğunlukta olduğu bir yerleşkede o müziği gece 4 e kadar çalsan da kimse rahatsız olmaz zira oraların kurulma amacı bu. ama mesela inançsız biri sabahın erken saatinde okunan seladan bile rahatsız olabilir. o nedenle sadece eğlence mekanları insanları rahatsız ediyormuş gibi bir tespit ve algı yapılması doğru değil.
Adam sarayda oturuyor, sivil komşusu yok, evine gelip giderken çakarlı sesleriyle trafiği felç edip geçiyor.
Kimsenin kimseyi rahatsız etme hakkı yok diyor.
Hani benim evimin karşısında yanında gece kulübü yok, pavyon, bar bilmem ne de yok. Kim neyden rahatsız oluyor tam olarak?
asıl şu "tehlikenin farkında mısınız?" dendiğinde "he he şeriat gelecek tabi" diye dalga geçen liboş tipler nerede, nerede şimdi yetmez ama evetçiler ? mutlu mutlu oturun yerinizde bu şeriatçıları siz bu kadar şımarttınız.