dün gece tam halk tv'yi kapattım yatacaktım ki bir anda bu gece atamın posterine karşı 1 dakikalık saygı duruşunda bekleyip şükranlarımı sunmadığım aklıma geldi. derhal kalkıp saygı duruşuna geçtim. saygı duruşumun bitimine saniyeler kala o da ne!? kulakları tırmalayan bir ses! gürültü! saygı duruşumu huşu içinde tamamlayamadan atama selam çakıp derhal evden çıktım. sesin akepeli yan komşundan geldiğini anlamamla kapısını yumruklamam bir oldu.
kapıyı şapka kanunundan habersiz sarıklı, cübbeli bir adam açtı.
dememle oradan ayrılmam bir oldu. arkamdan hayırlı geceler diye bağırdı, cevap vermeyip girdim içeri. vatani görevimi yapmanın huzuruyla ketılın düğmesine basıp atalı kupamı yıkadım. çayımı içerken beyaz tv'yi açıp ''yobazlar yobazlaar'' diye bağırdım. çayımı bitirmemle birlikte tekrar uykum gelmeye başlamıştı. onuncu yıl marşını mırıldana mırıldana atalı kupama da selam verip yatmaya gittim. ne mutlu türküm diyene!
duman yanıbaşımdan şarkısı açılır. en sondaki soloya kadar kısık sesle dinlenir, 'inancıım yooookk bennimmmmm' kısmına gelince son ses açılır.
mesaj yerine iletilir.