gece zifiri karanlık herşey olabildiğine sakin. gözler arar mavilikten çıkma hayaliyle, her an sevgilinin. lakin boş ne bir ses gelir ne de en düşük bir ışık. yıldızlar kuşatmıştır gökyüzünü yine düşman askerini beklercesine bir bir sıralanmışlardır. bir ses vermez onlarda terbiyesiz kelimeler dökülür ağızlardan ama halen suskundur deniz. son seçenek kalır geriye. alabildiğine başlar koşmaya, aslanın avına koşması misalidir koşuslar. ulaşır nihayetine. ufak bir ürpertiyle dolar içi. biraz serin biraz hırçınca. hazzın verdiği büyük bir rahatlamayla bırakır kendini sanki yatağında gibidir o an. ve işte o an gelir. artık tuzun verdiği o hışımla serbest serbest dalar derinliklerinin içine. kimi zaman ufak balıklar çarpar ayaklarına aldırış etmez. ama korkanlarda vardır muhakkak balıklar gibi. ama yine de o şendir. şahlanan zevk dalgalarıyla sevgiliye kavuşmasıdır artık gerisi yalan olsa da.
iskeleden atlasan ayrı, kenardan yürüsen yavaş yavaş ayrı bir zevktir, heyecandır. hele hele dibe dalıp gözlerini açtığın an vardır ki o görüntü unutmayacağın kareler arasına girer direk.
hani söyleyip özendirmek istemem ama bir de yanında sevdiceğin varsa, korkuyorum bahanesiyle yanaşıp yıldızları izliyorsan sırt üstü yaşamının geri kalanını sürdürmek istersin denizde o derece.
gündüz denize girmekten bile korkan kişinin yapamayacağı eylem. gecesini gündüzünü geçtim, bir yakınını deniz yüzünden kaybetmiş biri içinse duyduğu anda içine ürperti salar.
şubat ayının 15'inde bandırma'nın meşhur rüzgarında gece 02.30'da iskele kayalıklarından atlayınca başka olur.* yüzene birşey olursa kurtarırız diye yarı çıplak soyunan iki arkadaş hasta olmuştur.
inanimaz guzel bir duygudur. Aksamin hafif soguklugunda deniz yumusacik, ilik ve sakindir. Bedeninizi sarmalar ve inanilmaz bir ozgurluk ve rahatlik hissi verir... Kendinizi birakirsiniz ve ozgurluk sizi kucagina alir, iciniz bir mutluluk ve huzur doldurur... Herkese tavsiye ederim.
on numara olur hava belki serindir girmeye korkarsın ama çok üşürsen tavsiyem bekleme direk atla çünkü deniz seni yavuklunun kucağı gibi sımsıcak karşılayacaktır..
muhteşem bir şeydir, ölmeden önce yapılması gerekenlerin başında gelmesi gerekir. ne zaman girsem sanki petrolün içinde yüzüyormuşum gibi gelir, sonra gökyüzüne bakarsın, milyonlarca yıldız. öylece yıldızları izlersin...
Yazın gece 11'de atıyorsun kendini suya, dalıyorsun balıklama.. Gözlerini açıyorsun yakamozla gelen hafif ışık belirtisi dışında etraf karanlık.. O an unutuyorsun tüm dertleri, sıkıntıları.. Anın tanıdını çıkarıyorsun, hiç bitmesin istiyorsun.
Gece denize girmek demek ( hele ki dolunay varsa ) romantizmi sonuna kadar yasamak demektir. hafif bir esinti ile ürpermek demek, denizin tertemiz ve sakin sularında huzur bulmak demektir.
belki de gunesi gorunce bronzlasmak yerine maymun poposu gibi olan cildim yuzunden ilk onceleri mecburiyetten, sonralari ise bagimlilik ve o haz icin, gece gece denize girmemdir.
hele ki gece saat 2 veya 3 gibi ayin kendi guzelligini denizden esirgemedigi vakitte denize giriyorsaniz, o su artik sizin icin bir yatak bir meditasyon olmustur. hele o sicakligi...
sevgili yazarin da dedigi gibi, anlatilmaz yasanir.