askerde iken azı dişimin ikamet ettiği diş etim davul gibi şişmişti. gecenin üçü gibi bir korkunç zonklama vurdu ki tarif bile edilemez, boğazıma vuruyor. enfeksiyondan gebermeye razı olarak patlattım. resmen "pat" sesi acayip bir kanama eşliğinde gelmişti. işin tuhafı hiç cerahat yoktu. sonrasında kolonya ile gargara yapmıştım dağın başında, karların altında. hatırladıkça soğuktan titremem gelir aklıma, ürperirim.
az önce 7 yaşındaki yeğenimin başında gelmiştir. garibim nasıl da ağladı.
- bak musti şimdi şu ilacı içceksin hemen puff diye geçcek acısı tamam mı koçum?
- tamam dayı.
- aferin aslanıma, hiç bişey kalmayacak bak gör.
ama size anlatamam acısını dindirmemiz için y nasıl da yalvaran gözlerle bakıyodu. iyi şimdi çok şükür. bi de basket maçına daldı biraz, o da iyi geldi.
- ama dayı geçmedi bu!
- şimdi geçcek koçum. ilaç etki etcek hemen. öp dayıyı.
- muck!
bayram çikolatasını, baklavasını, şekerini vs. tüm tatlıları boğaza dizebilme özelliği olan meret. kesinlikle en çekilmez ağrıdır. her türlü ağrıya katlanılır. bir diş ağrısına bir böbrek ağrısına katlanılmaz.
an itibariyle azmaktan beter olmuştur lanet olası. hayır bayramda fazla tatlı falan yesem yüreğim gam yemeyecek*.
allah düşmanımın başına vermesin böyle ağrı.
uyutmaz.sebebi vücut gündüz çalıştığı için ağrı ertelenir ve antikorlar salgılanır bu yüzden ağrı hissedilmez vücut tarafından ancak gece vücudun tam dinlenme zamanı olduğu için yatağa girildiği anda ya da otururken ağrımaya başlar.
