Kış ayında pek mümkün olmayan eylem. Ama yazın bir başka oluyor. O serin serin esen tatlı rüzgar zaten insanı dünyadan soyutluyor, bambaşka gezegendeymiş hissi veriyor.
vardiyalı çalışılan bir işe gitmek için servis bekleyen biri , kağıt toplayan eleman , orospu taşıyan bir taksi , yolunu kaybetmiş mal götüren bir kamyon , kendi kendine konuşarak yürüyen bir sarhoş , ağaç-çiçek kokusu , hamam böceği , biraz daha geç olunca namaza giden yaşlı amcalara selamın aleyküm demeler..güzel saatlerdir.başıboş saatlerdir
Bulunduğum bölgede bana bakkala gitmek kadar doğal gelen eylem. Bu kırsal öyle bir şey ki toprakla iç içesin. iç içesin derken bir elde kürek bir elde elek durumları değil. Şehir meşguliyetine,betonlaşmaya anti bir durum var. Sokak dediğim otsuz toprakta evdeki kadar rahatım. Ha orası ha burası. Nasıl desem. Garip şey bu kırsal.
Kafanı boşaltmış olursun. en azından yatakta debelenmekten daha iyi bir uğraş olur. bir de eve dönüp yatağına yattığında, yatağa olan hislerin iki katına çıkar ki; işte bunun tadı bir başkadır.
çıkılan yerin durumuna bağlıdır. çıkılabilir, gezilebilir. bazen bu zevk için değil çok değer verdiğiniz bi eşyayı aramak için de olur o zaman mekan bile gözetmezsiniz bunun için.
gözlemlere göre insan şiddetinden dolayı yapılamama olayı vardır. yazıktır, neden yapılamaz dendiğinde sorunun kendi ırkından olduğunu bilmek üzücüdür.
Mümkün olamayan ama gönülden geçendir.
Uyumaya çalışıyorum uyku tutmuyor. Küçük odada o kadar bunaldım ki vazgecip pencereyi sonuna kadar açtım bildiğin üşüyorum ama hava alıyorum. Nisbet gibi de baslik açmışsınız. Kahrolsun bazı şeyler.