israil in ablukaya alıp, tüm dünya ile bağlantısını kestiği, bir parça ekmek ve bir tane ilacın bile bulunmadığı filistin in mahrumiyet bölgesi olan yer.
son 12 saattir israil birliklerinin havadan F-16 ların ve Apachi helikopterlerinin sürdürdüğü 40 a yakın sivilin hayatını kaybettiği mahsun, yıkık filistin şehri. 100 civarında yaralı var. dünya ise bu katliama hala seyirci. öldürülen filistinliler arasında henüz bir haftalık olan bir bebekte var. saldırılar hızını azaltmadan devam etmektedir. sivil can kaybının artmasından endişe edilmekte. ambülansların ölü ve yaralıları taşıyacak benzinleri bulunmamakta ve şehirde yiyecek, ilaç sıkıntısı had safhada.
ne tıbbi malzeme, ne giyecek, ne de yiyecek yardımı yapılabilen yer. tek sebebi ise israil'le olan ilişkilerin bozulma ihtimali. dört bir yanı kapalı bir şehir ve ölüme terk edilmiş çaresiz insanlar. tek silahları sapanları..
gazzedeki israilin yaptığı zulüm ve döktüğü kan kendi sonunu hazırlıyor gibi görünüyor.. bu kadar gözü dönmüş bir devlet olur ancak... sonrada dünya bize niye düşman diye soruyorlar...
"elimden sadece dua etmek geliyor" diyen, bunun dışında da ufak bir yardımı dokunsun isteyip ne şekilde yardım edeceğini bilmeyen, yardım etme imkanı olan herkese çağrıdır;
'..Çünkü can, ağrıyan yerdedir. Bir hayatı, o koskoca ömrü insana bağlayan ilik, ezilip tümden yok olma pahasına yapışır, varlığına kastedenin yakasına. Sadece bir toplu iğne yordamıyla dahi nabız, taşınabilir serçe parmağın küçücük yarasına. Dünyanın canı, atlasın kanayan yerindedir daima. Yeryüzü acının önünde usulca diz çöker ve işte o zaman atlas yarılır, Gazze şeridinden..'
herkesin kendisini ez azından bir defa olsun,
"yarın sabah orada uyanmış" gibi hayal etmesini dilediğim yer.
ve aslında kimsenin orada uyanmamış olmasını dilediğim,
kimsenin sonsuza dek uykuya dalmamış olmasını dilediğim yerdir de aynı zamanda...
...
bütün savaş kuralları barış zamanı konur.
ve zaten barış döneminde bu savaş kurallarının bağlayıcılığı olmadığından
bu kuralların hepsine uyulur..
...
gün gelip savaş çıktığında ise işler değişir.
bu kuralların hiçbiri uygulanmaz.
evet, gayri-nizami harp vardır!
ama onun bile sınırları vardır...
gazzede yaşanan bir insanlık dramıdır!
dün mü? o zaman da öyleydi!
...
dünya bugün anestezik uyanıklık halindeki maymunları oynuyor.
peki neden?
tarihi dedikoducu mentalitesi ile sorgulayan sözde medeni dünya,
bugün türkiye'deki teröre,
masum türk insanlarının ve
tek aşkı vatanının bütünlüğü korumak olan türk silahlı kuvvetlerinin
maruz kaldığı hainliğe destek veriyor!
terörü her türlü besliyor!
insanlıktan, demokrasiden, özgürlükten bahseden o sözde medeni ülkeler,
ırak'ı, afganistan'ı, kosova'yı, işte bugün filistin'i, dün ispanya'yı görmüyorlar mı görmediler ya da duymadılar mı?
anlaşılan o ki onların sonsuz demokrasi ve sonsuz özgürlük anlayışı,
kafamıza yediğimiz güdümlü füze sonrası ruhlarımızın eriştiği özgürlük.
o zaman gazze'deki çocuklar birer melek olduysa şu an:
şehit sayısının artarak sürdüğü mazlum kent. sadece kara operasyonunda 26 sı çocuk olmak üzere toplamda şehit sayısının 570'i geçtiği coğrafya. bugünkü kayıp 18 sivil. umut; zalim israil zulmünün biran önce bitmesi.
tüm dünyanın görmezden geldiği, masum insanların yurakdan bombalarla öldürüldüğü yerdir. türkiye kızılayının yardım götürmeye çalıştığı engellendiği kent. savaşın önce çocukları ve masum insanları vurduğunun göstergesidir. ambargo altında insanları hiç bir şeyi kalmamıştır. içecek su, ekmek yapacak un, ısınacak odun kömür ...vs israilin acımasızca katlettiği insanların ölme nedeni tam olarakta belli değil. israil her canı istediğinde bombalamakta. attıkları bombalar savaş suçu içermekte, hastanelerdeki doktorların demeçlerine göre daha evvel görmedikleri yanık vakalarıyla bir sürü hasta hastanelere akın akın gelmekte. bunu önlemek için hiç bir kuruluş çalıışmamaktadır. televizyondan israilin yaptığı bir savaş suçudur demekle oluyor. insan haklarını kim koydu, kim uyguluyor, kime karşı, neye karşı, ...
biz ise buradan sadece dua edebiliyoruz. yardımlarımızın hiç biri oraya ulaşmıyor. gazze askerleri biz terörist değiliz biz ülkemizi koruyoruz diyor. dünyaya göre teröristler gazzeliler ama objektik bakıldığından kimin teröristlik yaptığı açıkça ortada.
Uluslararası hukuk kurallarının, uluslararası yardım kuruluşlarının, uluslararası adıyla anılan her ne boksa işte adı.. hiç bir işe yaramadığının gözümüze sokula sokula söylenen, tüm bu boktan püsürükten işlerin bir yalan olduğu anlatan onuru çalınmış kent..insan olmaktan utanıyorum.. ağlamaktan yazamıyorum..
bu utancı insanlığın nasıl kaldırabileceğini aklım almıyor..
Tanrı ve adalet varsa eğer ve o çocuklar, o insanlar yarın bizden hesap sormayacaklarsa bende birşey bilmiyorum..
Sessizlik, acziyet bu kadar acı olmamalı.. yiğidin boynunu büken parasızlık..
solcularımızda, islamcılarımızda hiç bu kadar onursuz olmamışlardı..
dün hepimiz ermeniyiz diyenler.. nerdesiniz??
bu acıyı bu insanlık hak etmiyor.. ey israil senin taa.. sen nasıl bir hayınlığın peşindesin.. nasıl bir bir bir, açıklayamıyorum..
biz ne zaman bu kadar ahlaksız, onursuz olmayı öğrendik bilmiyorum.. yada unuttuk işte neyse artık.. hiç birimiz eskisi gibi değiliz.
gazze bizi insanlığımızdan utandırmaya yetti..
çocukların öldüğü hiç bir savaş kazanılmış sayılmaz..
ve benim sadakatinden her zaman şüphe ettiğim tayyip tek başına ve ilk kez varlığıyla gurur verdi bana sert çıkışıyla..
bırakın aç kalalım, bırakın elektriğimiz, suyumuz olmasın bizimde ama gazze her gördüğümüzde bizi kendimizden utandırmasın.. aç kalmaktan korkup israel'e çıkışmaktan, filistin'e taraf olmaktan korkmayalım..
utanıyorum.. hiç bir kelimenin bu acıyı anlatamayacağını biliyorum. varlığımdan utandım..
orayaı vuran uçakların türk hava sahasında hatta konya semalarında eğitim yaptığı yer...
kendi ülkelerinin hava sahası çok küçük olduğundan konyada talim yapmak istemişler ve bizim herşeyden çok sevdiğimiz * başbakanımız israili kınamaktayken orayı vurmak için hazırlık yapan uçakalrın ülkemizde çalışma yaptığı yer...
