1970'de 3. lige kabul edilen, 1972'de 2. lige, 1979'da 1. lige çıkan, 1983'te 2. lige düşen, 1990'da yeniden 1. lige dönen ve 1990-91 sezonundan bu yana 1. ligde oynayan takım. bu sezon güneydoğu anadolu bölgesinin tek temsilcisi olan kulüp 2002'de armasını değiştirmiştir. bu kulüpte 70lerde abdullah çevrim, yıldo; daha sonra fenerbahçe, malatyaspor ve sarıyer'de oynayan yaşar duran ve 1983-1993 arası fenerbahçe'de yıldızlaşan ismail kartal* da oynamıştır.
1990 yılından beri süper ligde mücadele eden güçlü bir anadolu takımıdır, "bunca zamandır neden ligden hiç düşmedi" diye soracak olursanız hemen vereyim cevabımı.
alt yapısı avrupa standartlarına bire bir benzemekte çünkü.
bu takım bana 2008 2009 sezonu itibariyle hollanda milli takımını hatırlatıyor bazen izlerken. tek toplar, sürekli tek toplar, defansın arasına yapılan koşularla rakibi bunaltmalar, kanat organizasyonları..
umarım havaya girmeden bazı eksiklerini düzeltmeye çalışırlar sadece, tabata'nın bazen ayağında gereğinden fazla top tutması gibi.
ayrıca 4 ekim 2008 antalyaspor gaziantepspor macinda attıkları dördüncü golü mümkünse genç futbolculara vura vura izletmek lazımdır efenim.. budur.
antepspor denilince ilk aklıma talat özkarslı gelir. Çünkü talat'ın gole giden alparslan eratlı'nın şortunu indirmeye çalıştığı rivayet edilir antepte. Tabii bu arada eski altındağlı kaleci yaşarın antepteki günlerini unutmamak gerek.
rodrigo barbosa tabata transferi ile bu senenin en iyi transferlerinden birini gerçekleştiren kulüp. ancak kale ve defans için alınanlar yeterli değil. forvet yeterli, seyirci yetersiz. başkan yetersiz, teknik kadro yeterli. biryerlerde hala eksiklikler var.
2008-2009 kamp döneminin beşiktaş ile beraber çıkıştaki anadolu takımı. en son larissa yı da 2-0 yenerek çıkışını sürdürmüştür. daha önce lazio yı 1-0 yenip udinese ile 0-0 berabere kalmıştır.
ömer çatkıç'tan bir türlü kurtulamayan bahtsız anadolu takımıdır. bursaspor'a filan sattılar ama döndü dolaştı kürkçü dükkanı misali geri döndü. allahtan murat şahin geldide kaledeki problem biraz olsun giderildi.
bu yıl yaptığı forvet transferleriyle tam isabet yapan takım. sene başında de nigris gibi bir golcüyü bulup getirmiştir ve devre arasında satarak iyi de para kazanmıştır. de nigrisin yerine alınan beto'nun da kaliteli bir forvet olduğunu aynı de nigris gibi gaziantepspora önce golleriyle sonra transferiyle fayda sağlayabileceğini söyleyebiliriz.
2001 nisan ayinda fenerbahceye 3-0 dan 4-3 kaybettigi andan itibaren, bütün saibeleri ve nefreti üzerinde toplayan, bir zamanlarin firtina takimi. zaten iflah olmadi o mactan sonra.
artık kasasında parası olmayan kulüptür. bu rivayet 4-5 sene öncesine aittir. bu sezonun başında kanal 27* de spor programında, gaziantepspor 120000 euro arıyor diye 2 saat program yapmışlardır.
anadolu diye efsaneleştirilen çorak ve kurak topraklarda yetişen en hüdayinabit organizma, hatta o bile değil; her biri ayrı telden çalan sefiller bandosu.
bir rivayete göre türkiyede kasasında para olan tek kulüptür. ancak yanlış anlaşılmasın, rivayet; "kasasında para olmasında" değil, "tek kulüp olmasındadır" nitekim bu durumları başkanları tarafından dogrulanmıştır.
maddi yönden sıkıntısı olmayan böyle bir takım neden maç satsındır. burası papua yeni gine amatör ligi değil uefa ve fifa statüsünde oynayan, ciddi bir ligtir. o işler 15-20 sene öncelerde kalmıştır.
2005 yılındaki milan-liverpool maçından sonra, 06 kasım 2002 yılındaki fenerbahce-galatasaray maçından sonra ve bir kaç ay önceki liverpool-beşiktaş maçından sonra hanginiz şike iddaasında bulunabilirsiniz ki bu maçta şike var diyebiliyosunuz. azıcık büyüyünüz, mantıklı düşününüz. saygılar...
oynadıkları futbola, hırslarına laf edilmesi ayıp olacak süper lig ekibi. tek eleştirilmesi gereken noktaysa, her sene en iyi futbollarını galatasaray' a karşı oynamaları. o değil de bir istikrar vardı. alakalı bakınız; (bkz: her sene aynı takıma aslan kesilmek)
yaptigim bir arastirmaya gore 1993 yilindan bugune kadar gaziantepsporun buyuk takimlara sattigi veya gaziantepsporda oynayip buyuk takimlara sonradan transfer olmus olan futbolcular sunlardir;
kim ne derse desin 4 büyükler için her zaman en zor deplasman olmuş ve olacak takımdır. aynı zamanda objektif olarak bakıldığında 5.nci büyük olduğu da ortadadır.