yani sevgili arkadaşlar, halkın alım gücü öyle düştü ki, artık bazı vatandaşlarımıza ekmek bile pahalı geliyor ve ekmek için belediyeler indirim kuponu veriyorlar.
cohopo zomonondo okmok kornoylo voroloyordo diyen süper zekalılara kapak olacak durum.
umurumda mı?
tabi ki hayır!
acıyor üzülüyor muyum?
tabi ki hayır!
dikkat ediniz...
bu durumun vurduğu ve bu durumdan en çok zarar gören kesim %95 bu sistemi oyları ile destekleyen yaratan insanlardır.
ne oldu?
ülke bir anda himalaya dağlarının zirvesinde veya gobi çölünün ortasında bir ülke mi oldu? toprak iklim corafya tarıma uygun değil mi?
göktaşı çarptı, atom bombası atıldı, coğrafya iklim değişti. çalışacak insan genç nüfus ile tarım yapılacak topraklar mı kirlendi, yok mu oldu?
bu vb utanılacak nice durumu-yardımları devletin yardımı diye veya sosyal devletin gerekliliği diye savunup "sen fakir düşkün yoksul insanlara yardıma karşı mı çıkıyorsun?" diyenler yok mu?
yeterli vitamin mineral protein alamadığı için söyleyeceklerimi anlamayacakları için cevap vermiyorum.
göl var, olta var, balık var ama bu gölde balık tutacak beceri yetisi olan insan yok.
bu açlık seviyesinde yaşayan (açlık, karın doyurma tanımı değildir. yeterli ve sağlıklı beslenme imkanı olmayan her kişi-toplum aç-açlık felaketi olarak tanımlanır) suçlu iktidar muhalefet idare siyaset politika parti ali veli değil.
bu durumu yaratan, buna oylarıyla katkı yapan sistemi besleyen var eden halk bundan sorumlu.
düşünün ya...
bu ekmek, anne bebek sağlığı çocuk genç gelişiminde olmaz ise olmaz balık et süt bal kaymak yumurta muz fındık ceviz incir vb vitamin mineral protein deposu olan yiyecekler değil.
altı üstü karbonhidrat, en bol ucuz olan gıda ekmeği bile karne-indirim ile alıyor insanlar.
fırından 1 tane çavdar veya tam buğday-tahıllı ekmeğimi alırken bile (allah af etsin, yapılan söylenmez) 20 lira veriyorum para üstü almıyorum ve askıda ekmek için para üstünü bırakıyorum.
bunu yaparken bile utanıyorum.
olur ya, içinden tezgahtar bana "insan sadece ekmek ile mi doyacak, verdiğin 3-5 kuruş ile vicdanını mı rahatlatıyorsun?" der diye düşünüyorum.
düşünsenize...
kim ne yaklaşımda bulunur ona karışmam-yorum yapamam ama bir idareci olsam dünyanın en ucuz ve kolay erişebilir bir gıdasına-ekmeğe şu ortamda-bu ülkede (coğrafya iklim olarak) indirim karne uygulamasını yapmam.
olur ya muhalefet partisinden biri "bu halkı kuru ekmeğe muhtaç ettin" der diye...
