gayların erkeklerden hoşlanan bir ''erkek'' olduğunu bilmeyen birinin, cahil olduğunu tüm gay alemine kanıtlayan ve beyinden sorunlu olduğunu ortaya koyan yazı yazması kadar büyük bir sorun değildir.
öncelikle eşcinsel bir erkek; seni, onu, bunu, gidip ayartmaz. zira içinde eşcinsellik olan bir erkek zaten gelir onu bulur.
tüm erkeklerde kendini nimetten sanıyor işte ben buna kıçımla gülüyorum.
efendim zaten en yakışklı, en karizmatik, en atletik erkekler gay! senin kokuşmuş ufacık pipini kim ne yapsın.
öncelikle eşcinsellerinde duyguları vardır onlarda severler. ama sokaktan geçen birini değil! kendisi ile aynı görüşe sahip bir kişiliği.
kestirme olayına gelince beyni olmayan biri anlayamaz efendim. eşcinsel bir erkek, sadece erkek bedeninden hoşlanır. içinde kadın olmak gibi bir duygu yoktur, sadece içinden gelen bağlılık duygusu onu gerektirir.
eşcinselliği neresinden anladığı belli olmayan insanların kendi kendilerine yarattığı sorundur. eşcinselliği cinsiyet rollerinin değişimi gibi algılamak bu kavramın imkansızlığıyla boğuşan bünyelerin kendilerince daha anlaşılır ve normal hale getirmesi için yarattığı olgudur. iki erkek ya da iki kadın nasıl olur da birbirini sevebilir, birlikte olabilir, mümkün değil illaki biri karşı cins rolü yapıyordur gibi bir kabullenemeyen gerçekten kaçış durumudur. sorun olan erkek erkeğe nasıl yaşanıldığı değil bakış açısıdır.
cinsel yönelimle kendini hangi cinsiyetten hissettiğini karıştıran bir yazar söylemi. biri erkek olabilir, kendini erkek gibi hissedebilir ama erkeklerden de hoşlanabilir. veya kendini kız gibi hisseden bir erkek, kızlardan hoşlanıyor da olabilir. kendini hangi cinsiyetten hissettiğinle kimlerden hoşlandığın arasında bir bağlantı olmak zorunda değil.
'erkeksin ve erkek kal'mış. burda verilen mesaj gaylerin erkek olmadığı mı acaba? eşcinsellik hakkında daha fazla araştırıp öyle yazmalısın.
biri kendinin feminen diğeri maskülen baskın hissettiğinde yaşanan sıradışı durumdur. erkek görünümlü kişi kendini dişi hissetmektedir diğeri de bu efemine erkekten hoşlanmaktadır.
hal böyleyken geleneksel olanı beklemek aptallıktır.
yani başka deyişle, ne hissediyorsan o'sundur.