korkusuzca zulmeden kimse için kullanılan nitelemedir. zamanla anlamında sapmalar olsa da dünya üzerindeki hiç bir dilde anlamını karşılayan bir niteleme yoktur. gavur, her yerde gavurdur. izmir'e gavur demek sureti ile anlamsızlaştıranlar, gavurluk ededursun...
farsça gebr sözünden türkçeye girmiştir. istanbulda yaşayan yahudi kesim hıristiyanlarla fazla içli dışlı olan müslümanların bu samiyetinden rahatsız olmuşlardır. Özellikle yunan ilşkilerinde önemli iyileştirmeler sebep olan bu samimiyet yahudi ticaretini tehlikeye sokunca yahudiler, hırıstiyanlar özelliklede yunanlılar için gavur demeye başlamışlar. Yobazların çok hoşuna giden bu bölücü tanımlama cahil halk arasında hızla yayılmış ve yekün olarak fazla olan müslümanların üzerine yapışmıştır.
Bu durumdan rahatsız olan saray yönetimi 1856 yılında yayınlandığı ıslahat fermanında bu kelimenin kullanımını yasaklamıştır. 2008 Türkiye yasalarında hala yasaktır.
Osmanlı sınırları içinde yaşayan herkesin birbiriyle eşit haklara sahip olduğunu ilann eden ve din ayrımcılığı yasaklayan ıslahat fermanında gavur kelimesiyle beraber bir çok etno kültürel ayrımcı hitap ve lakap yasaklanmıştır.
Gavur kelimesinde a harfinde şapka vardır.
Müslüman olmayan anlamına gelir. Ayrımcılıktır. Ayptır. Çağ dışıdır. Günahtır. *
bu kelimeden türetilmiş gavurca diyede bi kelime kullanılmaktadır ki bana sorarsanız güzel kelimeler değildir bunlar..
ayrıca;
(bkz: iş ilanına gavurca bilen sekreter aranıyor yazan adam)
dinsiz kimse anlamındaki söz. bunun dışında hristiyan, musevi ahali hakkında kullanımı osmanlı döneminden beri halk arasında aşırı yaygın olmakla birlikte günahtır.
özünü bilmeyip gavurlaşan yerli aldanmışlar için de kullanılır. hatta anlayış dergisinde * abdülhamit bilici'nin buna dair harika bir makalesi yayınlanmıştır birkaç ay evvel.
