garson-- iyi günler hoşgeldiniz ne alırsınız ?
zibidi-- yok saol bişey içmeyecez birazdan çıkıcaz zaten.
garson-- arkadaşlar kişi başı servis açıyorum. böyle oturup gitmek abes olur.
zibidi-- ne yani içmek zorundamıyım?
garson-- hayır. masada dursada olur.
zibidi-- ...
Yer Manisa Merkez bilenler için Doğu Caddesinde bir cafe.
Biz:B
Garson:G
Mönüye bakılır ve..
B:Bize 2 porsiyon peynirli börek.
G:Du bi bakıyım var mı...
Şaşkınlık.. Biz bize bakışmalar..
Takribi 1 dakika sonra.
G:Porsiyon şeklinde yok adet olarak var.
O ne demek lan. Neyse;
B:Tamam o zaman 4 adet getir.
G:Du bi bakıyım.
Hayda, noluyo lan.
Takribi 1 dakika sonra.
G:peynirli börek kalmamış.
B:e var dedin ama.
G:...
B:Tamam o zaman patatesli ver yanına da vişne suyu.
G:Du bi bakıyım vişne suyu var mı?
Biz dumurun şaşkınlığını atamadan garson elinde tepsiyle geldi. Tepside 3 adet kıymalı börek ve 2 adet Portakal suyu var *.
G:Buyrun..
B:Abicim biz senden patetesli börek ve vişne suyu istedik bu ne.
G:Du bi bakıyım patatesli var mı dedi ve hızla uzaklaştı.
Biz koptuk ki ne kopmak. Hay böyle garsonunda, yemeğinde dedik geleni yedik hiç bişey demeden. Garson bi de acayip kibardı, gülümsüyordu falan.
Ya maldı, ya türk değildi. Kızamadık işte. Yedik geleni. Okuyorsan selam ederim.
müşteri: koçum hesap.
garson: birrrr ben sizin koçunuz değilim, ikiiii sana hesap mı vericem ulan?
m: üüüçççç benden çok mu var?
g: var tabi ulan bak etrafına.
m: ne desem bilemedim.
g: yalnız bitirmemiz lazım konuşmamızı.
m: evet dogru bi yere bağlamak lazım.
g: ben en iyisi hesabı getireyim.
m: temam peki.
m: pardon, bu su çok soğuk, değiştirir misiniz?
g: keşke daha önce söyleseydiniz soğuk olmayacağını..
m: keşke siz de sorsaydınız..
g: g.tüm çıkıyo burda sabahtan beri, senin suyunla mı uğraşıcam??
m: tamam birader peteğin üstüne koyar ısıtırım ben suyumu..
g: evet ne istiyonuz?
b: abi biz hepimiz 3'er parça tavuk istiyoz
(cevabı duyan garson arkasını döner, gider)
b: abi içecek sormıcan mı?
g: haaa evet
b: ne var?
g: ne verem?
b: ???
m: sade çilekli dondurma alabilir miyim?
g: sade ve çilekli dondurma buyrun efendim...
m: ama ben sadece çilekli dondurma istemiştim!
g: ne fark eder efendim, yiyin gitsin, sosda koyayım mı üstüne...
Çamlıca'da geçen paranormal ilişkidir.
g: hoşgeldiniz
m1: biz çay alalım
m2: ben de kola istiyom
g: bizde kola yok
m2: fanta alayım o zaman
g: bizde fanta da yok
m2: e ne var?
g: şerbet
m1 + m2 : ???
G: nasıl iyi çalıştınız mı dersinize?
(sipariş verilir)
M: iyi çalışmış mıyız?
G: ee, fena değil..
M1: çay alalım mı?
M2: olur..
M1: 2 çay lütfen..
(5 dak. 10 dak. 15 dak. 20 dak. Menüdeki yazı anımsanır, "etlerimiz hedehödöden, tatlılarımız hedehödöden getirilmektedir." 25 dak. geçer, çaylar gelir...M1 ve M2 gözgöze gelip çaylara bakarlar, ilk yudumdan sonra)
M1: Pardon bakar mısınız?
G: Buyrun
M1: etler nereden geliyordu sizin?
G: hedehödöden
M2: Tatlılar nerden geliyordu peki?
G: hedehödöden
M1: O zaman bu çay kesin Rize'den, sen bize mutfaktan 2 sıcak çay getir bu sefer, Rize'ye gitmekle uğraşma..keyfi kaçıyor..