Benim de o grubun içinde bulunduğum güzel insanlardır.
Kim ne sebeple yapar bilmem ama hoş davranıştır. Ben bu işi bir dönem yaptığım için garip şekilde ezilirim masaya servis yapılırken her seferinde benden yaşça büyük bir insansa bir de özellikle abi bırak ben yapayım demek gelir içimden ama diyemem. Diyemedigim icin masami düzenli tutmaya servis zorluğu çıkarmamaya ve elimden geldiğince yardımcı olmaya özen gösteririm.
diğer nesnelere ulaşmak için dolaşması gerekiyorsa hepsini önümde toplayıp uzatırım ve çatal bıçak kullandıysam hepsini tabağın içine güzelce koyarım. teşekkür ediyorlar. bu bile yeterli bir sebep bence.
Bir kere arkadaşlarla yemek yemeye gitmiştik
Yemekler yendikten sonra garson gelmeden bütün tabakları üst üste koyduk
Bardakları tabakların üstüne koyduk
Pecetelerle masanın üstünü sildik
Garson sadece toplanan şeyleri alıp götürecekti
Garson geldi ve yüzündeki mutluluk ve şaşkinlik ardından bol bol teşekkür.
bazı arkadaşlar bilir, garsonluk yapıyorum kadıköyün nadide ve şirin olan bir kafesinde.
inanın o kadar güzel oluyor ki, hem de yoğunluğun olduğu zamanda. gerçekten teşekkür ediyorum böyle insanlara, var olsunlar.
ama şöyle bir şey var: adam iki çay iki sigara içiyor masanın anasını sikiyor, sigaranın külleri başka yerde, şekerlikler bir yerde, sümüklü mendilleri masada.
egolarından arınmıştır.
nereden geldiğini biliyordur.
insan çöpünden, pisliğinden utanır.
karşılıklı saygı olduktan sonra tabakları üst üste koysa insan hiçbir yeri eksilmez.
üniversiteden arkadaşlarla yeni tanıştığımız zamanlar. kafenin birinde oturuyoruz. üzerimde yeni tanışıyor olmanın verdiği kasıntılık var zaten alışkın olmadığım ortamlarda üzerimde hep bir gerginlik olur. ben de huy olarak garsonlara yardım etmeyi seven bir insanım. iyilik severliğimden falan değil içten içe garsonluk mesleğini sevdiğimden işin ucundan tutmak istiyorum.
fakat hayatımda hiç garsonluk yapmadım. iyi ki de yapmamışım.
arkadaş, zaten ortam herkesin birbirine hava attığı marjinal görüncem diye okumadığı kitaplardan alıntı yaparak konuştuğu, tarkovski'yi spartak moskova'nın sol beki sanan adamların "şu filmi biliyo musun?" diye sorarak sen adını bile duymamışsın ama ben her bokunu biliyorumculuk yaptığı bir ortam. neden garsonun işine karışıyosun ki? bırak adam güzel güzel işini yapsın. zaten işi başından aşkın. ama ben tabi bırakmadım. bardağı havaya kaldırıp garsona uzatmaya çalışmamla bardağın devrilmesi, dibindeki sıcak çayın da bileğime damlayıp koluma doğru akması, masadakilerin "napıyon amk" bakışları arasında benim yandığımı belli etmemeye çalışmam, suratımın kıpkırmızı olması ve kapanış...
yani özetle, galatasarayımıza bu sene başarılar dilerim.
iki kap kacağı derleyip toplamaktan aciz olmayan kadın /erkek davranışıdır.şahsen bir erkeğin tepemden aşağı bardak çanak çömlek toplamasından haz etmiyorum.bir an önce toz olsun diye toplarım gelsin alsın ve gitsin.