divan edebiyatındaki (ki burada edebiyatçıların affına sığınmak lazım ben sadece bi okuyucu olarak yorumluyorum) bayık , arapça farsa karışımı , simgelerle dolu, methiyeler düzelim derken temayı kaybeden akımdan sonra edebiyat derslerinde uyuma alışkanlığından vazgeçiren akımdır..eski yıkılmadan yeni yapılmaz sözünü kanıtlarcasına bazen dışlanmışlar , kuralsızlıklarından dolayı hafife alınmışlardır..ama onların kuralsızlıkları bile şimdinin şair geçinen bi kaç şiir özürlü ,ardarda anlamsız kelime dizme üstadından yeğdir..dilsiz ve çıplak, rahatı kaçan ağaç , Vazgeçemediğim gibi eserlerini okuyunca insan bu gariplerin öptm cnm byelarla idame ettirilen dile inancını yeniden kazanır..
cumhuriyet dönemi türk şiirinde, geleneksel biçimlere, kuarallara, konulara ve şairaneliğe karşı duruş sergileyerek birinci yeniler adıyla da anılırlar. garipçiler: orhan veli kanık, melih cevdet anday ve oktay rifat üçlüsünün kurduğu topluluktur. kendilerini tebrik ederim lakin sonrasında kendini hiç bir topluluk içerisinde göremediğini dile getirip de saçmalayanlar a yol verdikleri için se üzülürüm. daha çok bilinç altının saf olduğunu bilen bu gurup güzelliği de bu derinliklerden çıkarmayı iş edinmişler. hey gidi günler ben o zaman ufaktım, bilinç altı nedir bilmezdim. şimdi yaşlandım sanırım 1947 doğumlu bir adamım. insan beyni ilkleri reddetmeyi çok zorlaştıran bir mekanizmadır. bundan kelli garipçileri kınamış, beğenmemiş, yuhalamış eleştirinlerin olması da çok doğladır. onları kimi zaman dinler hak verir kimi zamansa dinler saygı duyarız. garipçileri destekleyenleri ise şiir sevmeyenleri şiire yaklaştırdıkları için ellerini öperiz.
Şiirde ölçü ve kafiye gereksizdir.
* Şiir fikirleri aşılamak işin kullanılmamalı.
* Şiirde anlam düz verilmeli.
* Her konu şiire girebilmeli
* Her insan şiirin konusu olabilmeli.
* Şiirde söz ustalığı, laf cambazlığına gerek yoktur.
* Şiirde önemli olan bütün güzelliğidir.
edebiyat dünyasını birbirine katan efsane isimlerdir.
Bunlar yüzünden türlü türlü akım ortaya çıkmıştır.
Hedefledikleri şey şiiri sadece yazmaktır. Yani kurallara uymak veya farklı şeyler değil yazalım okunsun anlamlı olsun tamamdır. Ama bir çok isim bu işin böyle olmayacağı üzerine onlara tepki göstermiştir.
Bu tepkiler üzerine hisarcılar, maviciler ve ikinci yeniciler gibi topluluklar ortaya çıkmıştır.
Bu garipçilere tepki gösteren akımlardan maviciler hem birinci yenicilerden olan garipçilere hem de ikinci yenicilere tepki göstererek herkese yürümüşlerdir.
Garipçilerin temsilcileri:
Orhan veli Kanık
Oktay rıfat horozcu
Melih Cevdet Anday'dır.
içlerinden en baskın isim tabi ki Orhan veli'dir.
Orhan Veli'nin Anlatamıyorum ve istanbul'u dinliyorum gözlerim kapalı şiirleri zaten ayrı bir konumdadır.