"Bence galatasaray'lılık din gibi, mezhep gibi yerleşmiş, köklü bir inançtır. galatasaray'ı işte bunun için tercih eder ve galatasaray'lılığımla her zaman gurur duyarım."
14 yil sampiyon olamayan takimi deli gibi desteklemek yenilsede yensede yaninda olmak hagi'yi prekazi'yi hakan sukur'u izlemis olabilmek metin oktay'in buyuklugunu duymak uefa kupasi ve super kupa sahibi bir takimin taraftari olmaktir galatasaray buyuk bir camiadir pause edilemez askiya alinamaz..
pera'da dolaşmak, galatasaray'ın maçlarına gitmek, metin oktay'ı sevmek, galatasaray lisesi veya galatasaray üniversitesi'nde okumak, holiganizmden uzak durmak, her daim ingilizlerle konuşacak birşeyler* bulmaktır.
hastalğın daniskasıdır. deplasman donusu, cevik kuvvetten yediginiz darbeler sonucu; kafanıza 12 dikiş atılsada aynı şeylerin olacağını bile bile, aynı stada, takımınızı yalnız bırakmamak için, kız arkadasınızın nolur gitme yalvarıslarına ya o ya ben demesine aldırmadan, arkanızı donup ona kosmanızdır. üşendiğiniz için yanıbasınızdaki üniversitenize gitmemenize rağmen, karda kışta 20 saat otobüs yolculuğu yapmaktır. aldığı harçlığın yarısıyla forma, bilet, mac çıkışı eşşek etinden köfte kombinasyonunu bozmamaktır. sahadaki futbolcusuna sert girildiğinde, kendisine yapılmıs gibi acı çekmektir. özet ; hayattir.
beşikte başlar,ömrün sonuna kadar devam eder.bağımlılıktır,aşktır,duyguların en asilidir,sarı kırmızı renklerini her gördüğünde göğsünün kabarmasıdır,tutkudur.
krallıktır... onurdur... gururdur...
kaliteyi yaşamaktır.
yaşam biçimidir.
türkiye de oynamış en iyi futbolculara sahip olmaktır (hagi, metin oktay, prekazi vb.)
çapulculara zaman zaman prim verse de başımızın tacıdır.
hiç bitmeyecek aşktır.