kesinlikle iyi bi tarihe sahip olmasından dolayıdır. küçükken gs tv'nin şifresiz olduğu zamanlar eniştemlerde galatasaray'ın eski maçlarına denk gelirdim. milan, neuchetal, leeds united derken gönlümün sarı ve kırmızıdan yana olduğuna karar verdim.
Futboldan anlamayan ve pekte sevmeyen bir gençtim. Ne olduysa nosetelsamaks maçından sonra oldu. Arkasından Monako maçı ve Galatasaray in şampiyon kulüpler kupasında yarı final oynaması ve prekazı nin Monako ya 40 metreden attığı gol.
chelseaye 5-0 yenilip aynı sezon uefayı hiç mağlup olmadan kazandığını bilecek kadar hafızası kuvvetli olmak, ya da bilgili olmak. boşuna demiyoruz başkalarının hayallerinin bittiği yerde bizim gerçeklerimiz başlar diye.
ben takımımı seviyorum, o kadar ki gidip de beşiktaşın sayfasına "liverpooldan 8 yemiş takım" yazmaya gerek duymuyorum. o kadar ki gidip de fenerin sayfasına 6-1lik madrid hezimeti sonrasında "0 çekmiş ezik takım" falan gibi şeyler yazmıyorum. çünkü tuttuğum takım bana zevk veriyor. inişleriyle, çıkışlarıyla. zaten her zaman başarılı olan bir takımın taraftarı olmanın mantığı nedir ki?
saymakla bitmez. ama bir iki tane yazıyorum.
- avrupada türkiye'yi en iyi temsil etmiş ve etmeye devam eden güzide kulübümüzdür.
- türkiye'de en başarılı kulüptür.19 şampiyonluk + 14 türkiye kupası.
- armasıdır. galaatsaraylı olma ruhudur.
Galatasaray ruhu. Cidden bi şey var galatasarayda. Farklı bi şey. Uefa kupasından bahsetmiyorum. O kupa olmasaydı da yine galatasaraylı olurdum ben. Somut şeylerden bahsetmiyorum işte. Daha asil bi şey. Beşiktaş ya da fenerbahçe gibi değil. Apayrı. Adını koyamıyorum o farkın.
"bence galatasaray'lılık din gibi mezhep gibi yerleşmiş köklü bir inançtır. galatasaray'ı işte bunun için tercih eder ve galatasaray'lılığımla her zaman gurur duyarım." metin oktay...