fanatik gazetesindeki yazısının bir bölümünde Yılmaz özdil'in yine kendi üslubuyla bahsettiği hadisedir;
--
Komedi...
5 Haziran, Cuma.
Gazetelere tek tek bakıyorum.
Başlıklar şöyle...
***
Ramos tamam gibi.
Schuster tamam gibi.
Ersun Yanal tamam gibi.
Fatih Terim, Galatasaray'dan teklif gelirse, bu benim için gurur verici olur dedi.
Galatasaray'ın Hollandalı Adriaanse ile kesin olarak anlaştığı iddia edildi.
Ramos ve Schuster olmadı, Galatasaray yönetimi Ersun Yanal seçeneği üzerinde duruyor.
Ersun Yanal ağır basıyor, bugün masaya oturulması sürpriz olmaz
Adnan Polat'ın bugün Fatih Terim'le buluşması bekleniyor.
Taraftar Ersun Yanal'a tepki gösterince, Adnan Polat yeniden Ramos'a yöneldi.
Galatasaray mutlu sona ulaştı, Madrid'te Schuster'le el sıkışan Adnan Polat telefonla yönetimine müjdeyi verdi, büyük sevinç yaşandı.
Cimbom Ramos'u bekliyor.
Ersun Yanal her an imzalayabilir.
Schuster her an imzalayabilir.
***
5 Haziran, Cuma.
Aynı gün.
Saat 18.00...
***
Rjkaard istanbul'a, imza attı!.
***
Gerçekleri tarih yazar... Bizim basın, tarih diye yazsa yazsa anca fıkra yazar.
--
Kaynak: http://fanatik.ekolay.net/
her ne kadar pahalı olması nedeniyle pek uygun bulmadığım bir transfer olsa da etkisini çabuk ve bariz şekilde gösterdiğini de inkar etmenin alemi yok.
fenerbahçe ve beşiktaş'ın esamesinin okunmadığı yabancı haber sitelerinde galatasaray'dan sıkça bahsediliyor. bakın mesela, linkte verdiğim adreste tam 6 kez galatasaray ve rijkaard denmiş;
Hıncal Uluç'un, hakkında "Galatasaraylı Hıncal Uluç olarak konuşuyorum; Galatasaray'ın 2000 yılında Kopenhag'ta ve Monaco'da UEFA Kupası ve Süper Kupayı kaldırdığı zaman duyduğum gururu, bu sene Rijkaard'ın imzasıyla duydum. Galatasaray'ın vizyonunun ne olduğunu gösterdi bu transfer. Başarılı olur olmaz o ayrı konu. Fenerbahçe'ye 3 yıl şampiyonluk vaad ederek kongre kazanan Aziz Yıldırım gidip Daum'u getiriyor, Galatasaray'ın konuştuğu 4 isim ise; Sevilla'yı iki kere UEFA Kupası şampiyonu yaptıktan sonra Real Madrid'e transfer olan Ramos, Schuster, Fatih Terim ve Rijkaard. En sonunda anlaşılan da Rijkaard oldu. Bu bir vizyon farkı. Bu Galatasaray'ın vizyonunun içe değil dışa dönük olduğunu gösteren bir vizyon farkı." dediği olay.
bu futbolculardan sonra gerek kariyer, gerekse isim bazında daha ön planda birini getirmeleri beni şaşırtmadı, her ne kadar çoğu taraftarların tekrar bir fatih terim dönemini beklerken bizleri bu denli şaşırtan bir transfer.
beğendiğim özelliği ise yıldız futbolcularla iyi diyalog kurması ve onların sorumluluk duygusunu üst seviyeye çıkartarak maçlarda bu futbolculardan en üst düzeyde verim alması. en büyük örneği ise deco gibi bir yıldıza pres yapma özelliği kazandırması buda galatasaray'da eğer kalacaksa lincoln için hem kendini tekrar ıspatlama hemde beklentileri fazla fazla karşılamasını sağlayacaktır eğer kalırsa.
kulaklarıma inanamamıştım. ne yapacağımı bilemiyordum bu duyduklarım doğru muydu? kalktım yerimden bir şeyler yapmalıydım. koştum koştum saatlerce koştum. durduğumda dayımın yanında bulmuştum kendimi. kalbim deliler gibi çarpıyordu, ne diyeceğimi ne yapacağımı bilemiyordum. sadece "duydun mu?" diyebilmiştim. göz göze geldik, duymuştu o da duymuştu. kalp atışlarını hissedebiliyordum. dudakları titriyordu, gözleri dolmuştu, cevap veremiyordu. o coşkuyla sarıldık birbirimize çocuklar gibi sevinmiştik. konuşmuyorduk ama birbirimizi çok iyi anlıyorduk. sessiz bir dil vardı aramızda. yeniden koşmaya başladık deliler gibi koşuyorduk biz koştukça birileri daha katılıyordu aramıza bu haber yayıldıkça kitlemiz de genişliyordu. bir camia koşuyordu arkamızdan. durduğumuzda metin oktay florya tesislerindeydik. ve evet bizim teknik direktörümüz rijkaard'dı!! o bizimdi... bu coşku tüm ülkeyi sarmıştı. kupadan kupaya koşacaktık... hoşgeldin rijkaard!*
rijkaardı tanıtacak olursak: bu sezon umduğunu bulamayan galatasrayın suçu bülent korkmaza atıp onun yerine aldıkları dünyaca ünlü teknik direktör. bakalım o neler yapacak.
gs'lileri sanki rijkaard'ı en parlak döneminde futbolcu olarak transfer etmişler gibi sevindiren olaydır. türk futboluna dünya basınında reklamdan başka bişey getireceğini düşünmediğim, rahatlıkla "inşallah futbolumuza farklı bi bakış açısı getirir de ben *öt olurum" diyebileceğim, transferinin yerindeliğini zamanla anlayacağımız hadisedir. büyük beklenti içinde olanlar için ayrıca şöyle bir durumda vardır gs barça değilki rijkaard gs'yi uçursun.zira bir örneğini delbosqe beşiktaşta da göstermiştir.*
frank rijkaardı takıma almak risktir.çünkü geçmiş deneyimi fazla değildir.ayrıca ilk senesinde(rüştülü sene) barcelona nal toplamıştır,yönetim sabretmiştir başarı 1 sene sonra gelmiştir.(var mı öyle yönetim).
bundan yıllar yıllar önce futbolcu olduğu zamanlarda, gazetelerde galatasaray transferi sorulduğunda çok küçümseyeci bir cevap verdiği hatırlanmıyor. *
bi fenerli olarak hassiktir çekmeme neden olmuştur . Ama şampiyon yapacağını zannetmem 2 yıldır kupa hasretimiz var bu sene kupa bizim hoşgeldin boş gidicen rijkaard *
ezeli rekabete hayırlı olsundur. ancak ne var ki del bosque bizim için aragones fener için ne kadar hayırlı olduysa o kadar hayırlı olacaktır. dostumuz ve rakibimiz galatasaray ilk haftalar çok güzel gidecektir, belki ilk aylar da güzel gitmeye devam edecektir. tüm yılışık medya (başta hıncal uluç) bu adamı yeriyor gibi görünse de öveceklerdir. sonraları birkaç maç kötü gidince ipini pazara çıkaracaklardır. siz siz olun galatasaraylılar teknik direktörünüze sahip çıkın yeter artık çamaşır değiştirir gibi hoca değiştirmek.
galatasaray hariç diğer tüm klüp taraftarlarında bir korku ve paniğe neden olan bir haberdir.türkiye kupası
ve uefa ardından da süper kupa diye tabir ettiğimiz çoğu takımın tanımadığı kupaları akabinde türksel süper
lig kupasının da düşünülmesi depresan bir etki doğurmaktadır.
ahh be rijkaard. sen de yanacaksın... türk futboluna gelen spor insanlarının % kaçı tekrar hayata tutunabildi ki? burda galatasaray'ı yermek değil amacım. beşiktaşa da *, fenerbahçeye de gelse yararlı olabileceğini sanmıyorum. başka ülkelerde icraatlarını yapsa daha başarılı olabilir. ki zaten oldu. ama yine de hayırlı olsun demek lâzım. rijkaard'ı getirmek de başarı. ama buraya yazıyorum, o adam da türkiye'de eriyecek.
beşiktaşlı olmama rağmen, türk furbolunda kaliteli bir adım olduğu için beni de sevindirebilen haber. kıçındaki kıllar ağaran yıldız transferi haberlerinden artık baygınlık gelmişti. bu kaliteli transferin ligdeki heyecanı arttıracağı kesin. o yüzden tebrik etmek gerekir galatasaray camiasını.
ilk duyduğumda baya şaşırdığım transfer. iki adnan'ın paramız yok derken kewell'ı baros'u aldığı aklıma geldi sonra. bu arada 3 senede 3 şampiyonluk sözü veren aziz yıldırım'a bir bir misillemeler geliyor. önce mehmet topuz'un bize gelmesi sonra rijkaard'ın gs'ye gelmesi, trabzon da karışık olmasa yerli transfer piyasasını karıştırırlardı yine muhtemelern.
