Dun gece haberlerde duymustum yandigini ama bu sabah kopruden gecerken gordumki catisi kul olmus camlari kapkara sadece iskeleti kalmis. isin kotusu orjinal el yazmalarinin da yanmis olmasi.
tarihi bir binadır ama ne yazık ki dün akşam itibarı ile yangından dolayı kullanılmaz hale gelen güzide bina. insanın aklına binlerce düşünce geliyor umarım otel yapma düşünceleri yoktur zira nedense pek tarihimize sahip çıkmıyoruz ki hala savaronada yapılan terbiyesizliği unutmuş değilim
çıkan yangın ile gündeme tekrar oturan üniversite. asıl dikkatimi çeken bunun gerçekten sabotaj olma olasılığı. çünkü yangın sonrası otel olarak yapılandırılma iddaaları da mevcut ki bu pek de imkansız görünmemekte. (bkz: haydarpaşa garı)
ünal aysal ın daha iyisini yapacağı konusunda garanti verdiği üniversitedir. ah be başkanım iyi niyetinden şüphem yok fakat o üniversite başlı başına bir tarih daha iyisi nasıl yapılabilir.
yazık olandır. ama anlamadığım bi olay var şimdi bu bina bir daha yapılacak mı yoksa yerine başka bir şey mi yapılacak söylentiler var çünkü hala. bir de okuldakiler ne olacak ? yazık onlara ya. nerede okuyacaklar şu an...
geçen yıldan bu yana bütün tarihi binalar ve arşivler hükümetin kundaklamasından ötürü telef olmuştur. kimse atıp tutmasın. şişliyi bölen, haydarpaşa garını yakan m.e.b. beşiktaş binasını yakan da bu hükümet. uyuyan olabilir, uyumayanlar da var bu memlekette. allah belanızı versin, toprak kabul etmesin sizi yezidler.
rektörünün öğrencilerini temsil edemediği üniversitedir. eğer ethem tolga imzasını içtenlikle geri çekmeyecekse istifa etsindir çünkü öğrencisiyle akademisyeniyle okulun çoğunluğu bu imzaya karşıdır; ethem tolga olarak istediğini sonra söylesindir ama gsü rektörü sıfatıyla kimsenin onayını almadan saçma sapan açıklamalar yapmasındır. çok güzel bir şekilde protesto edilmiştir, diğer üniversitelerden de kendi rektörleri cevap veremeyip kaçınca gsü'ye desteğe gelen arkadaşlara bin teşekkür ve selam olsunmuş.
rektörümüz ethem tolga şöyle bir açıklama yapmıştır ve haklıdır:
"1980 öncesi üniversitelerimizde yaşanan olayların ülkemiz ve üniversitelerimizi içine düşürdüğü ortamı acıyla yaşamış bir kişi olarak, son günlerde köklü ve saygın üniversitelerimizden biri olan ODTÜde ortaya çıkan olaylar beni ziyadesiyle üzmüş ve endişeye düşürmüştür. Benzer durumu yeniden yaşamamak amacıyla, istanbuldaki köklü devlet üniversitelerinden olan Marmara Üniversitesi, istanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversiteleri Rektörleri ile birlikte ortak bir açıklama yapma sorumluluğu duydum. Bu tür ortak irade yansıtan uzlaşma metinlerinin, tek tek iradeleri karşılamayan içerik kazanacağı aşikardır. Buradaki temel amaç, başta güvenlik görevlilerinden gelebilecek orantısız güç kullanımı olmak üzere, üniversitelerdeki her türlü şiddetten duyulan kaygı dile getirmek ve bunu kamuoyu ile paylaşmaktır. Söz konusu açıklamada hükümet ya da başkaca hiçbir kurumun etkisi asla bulunmamaktadır. Başbakanın eleştirileri ile aynı günde denk gelmesi, olayın gündemde olmasından kaynaklanan bir tesadüftür."
bir Fenerbahçe taraftarı olarak, GALATASARAY Üniversitesi öğrencisi olmaktan gurur duyacağım hiç aklıma gelmezdi. eylem yaparken, kendilerine saldıran güvenlik görevlilerini sakinleştiren, o kalabalığa rağmen ÇiMLERE basmamaya özen gösteren, şiddetten uzak, küfür etmeden, hakaret etmeden, yaratıcı fikirlerle eylemini gerçekleştiren ve her şeyden önemlisi, bu denli duyarlı ve kararlı öğrencilere sahip bir okulda okumaktan gurur duyuyorum.
bugün yapılan, ilk olarak destek verdiğim, sonra karşı çıktığım protestoların yapıldığı okulumdur. neden mi? eğer sen masum güvenlik görevlisini boğazlar, bab-ı sultani'nin mermerlerini kırmak suretiyle kamu malına zarar verirsen yaptığın protesto meşruiyetini kaybeder de ondan. düzene baş kaldırmadan önce insan olmak gerek bence.