bir yerde duyduğuma göre işin aslı şöyledir; fenerbahçe ve galatasaray ilk kurulduğu yıllarda isimlerinin ve formalarının o garip büyüsüyle "en az" yüzyıl sürecek bir rekabete girişmişlerdir bile. ** taaa ki 1912 yılında yapılan dostluk karşılaşmasına kadar. o maça kadar oynanan bütün resmi maçlar olaysız geçmiştir. ilk defa o dostluk maçında kavga çıkmıştır. o zamandan bu yana bu kan durmaz, akar akar akar.*
külliyen yalan. inanayın. insanların kendini kandırmasına büyük bir örnek.
hoop hacı türkiye x sene sonra büyük güç olacakmış.
hacı beni NASA'dan çağırdılar da ben gitmedim.
beni ne doktorlar, mühendisler istedi varmadım.
olum ben lisede çok popilerdim kızlar hep peşimden koşardı.
galatasaray ve fenerbahçe dosttur.
bakın ne güzel yakıştılar. bunlar kadar yalan dozajı büyüktür...
galatasaray ve fenerbahçe arasındaki ayrışmanın sebebi tarif edilememektedir. ne bir sınıf farkı vardır ne de ispanyadaki gibi farklı bir durum.
aynı çatı içindeki iki kardeş, anne-baba bu iki takıma gönül verebilmektedir. temelde ciddi bir ayrışma olmadığına göre elbette dosttur diyebiliriz.
her iki takım tarafdarının da inkar ettigi aslında sadece sıkı bir rekabetin yasandıgı "gs olmasa fb olmaz, fb olmasa gs olmaz dedirten", olmaması icin hic bir engelin olmadıgı durum ayrıca, alakalı olabilir (bkz: buyuk asklar nefretle baslar)
