yeter anua koyim dedirten, benim taşşaklarımdaki kıllar nasıl uludagsozluk'ün umurunda değilse, bu festival de benim o kadar umurumda değil.
4-7 haziranda gerçekleşecek (gerçekleşen) festivalin reklamlarını 9 haziranda da her refresh yaptığımda karşımda görmek sinirlerimi hoplatmaya başladı.
reklamsa reklam yazın. değilse bi daha gözüm görmesin.
pinhani ve bülent ortaçgil'i minderlere yayılarak uslu uslu izlediğimiz konser olmuştur. stratejik konumum sayesinde akın eldes ve bülent ortaçgil'i büst usulü net bir şekilde keserek şahane bir müzik ziyafeti çekmiş oldum kendime. içerisinin hınca hınç olmaması en güzel tarafıydı. haa bi de zaga'da hoplayıp zıplayan basçı ile fotoğraf çektiriyordu bir sürü insan.
sözlüğü her açışımda ve sayfaları yenilerken ara sıra karşıma pat diye çıkmaktadır.
öyle ki uludağ sözlük ile anlaşması olduğundan şüphelenmeye başladım *.
her nekadar "galatasaray" ve "lise" sözcüklerini kullanmaktan hiç haz almıyo olsamda ikisini bir arada kullanıp bende ilgi uyandırabilen bir organizasyondur..
