ezeli rekabet ebedi dostluktur. yeri gelir kavga ederiz. 92-92, 2002-03 sezonlarına gider birbirimize söveriz. yeri gelir başkanlarımız şapka değiştirirler. beşiktaş başkanını galatasaray amblemiyle, galatasaray başkanını beşiktaş amblemiyle yan yana, omuz omuza görebilirsiniz. tabi bu anlattıklarım insanlıktan nasibini almamışlar için sinirden kudurma nedenidir. çünkü onları kimse sevmez. kıskanırlar dostlukları, hiç dostları yoktur. rekabetin de bokunu çıkarırlar. onlara göre onların rakibi yoktur.
fenerlilerin götünden uydurduğu kardeşliktir. fenerin yenilmesi, azizenin morarması, ali koçun ağlaması, luganonun zırlaması vs. durumları izlemeyi seven 17 takımın içinde bulunduğu bir kardeşlik vardır.
geri zekalıların farkına varamadığı ince çizgidir. dün akşam oynanan fenerbahçe beşiktaş maçında galatasaraylılar doğal olarak beşiktaş'ı tutacaktı olası bir şampiyonluk için. bundan daha normal olan ne lan? yeri geldi fenerliler galatasaraylı olmadı mı trabzon maçında seneler önce.
malum 2 takım birleşerek ortak hareket ederler hatta "el değmemiş temiz bir lig istiyoruz" derler sonra gelip biz fenerden daha büyüğüz derler.
lan sormazlarmı adama; madem o kadar büyüksün neden güçlerini fenere karşı birleştiriyorsun?
bu senin daha küçük olduğun gerçeğini ortaya çıkarmaz mı?
sırf fenere karşı sevgisizliğinin bir göstergesi değildir bu boşuna bu tezleri savunmayın bize.
biz büyük olduğumuz için sevilmiyoruz siz bizden büyük olmadığınız için birleşiyorsunuz.
hatta başkanlarınız "gs şampiyon olsun biz de kupayı alalım diyecek kadar küçülmüş basiretsizleşmiştir.
bu mudur beşiktaşlı duruşu?
bumudur gs li duruşu?
beşiktaşlılara sorsan, desen ki "sen gs nin ankaragücünü 8-0 yenerek bjk nin elinden aldığı şampiyonluğu ne kadar etik buluyorsun?"
-gs bizim kardeş takımımız diyebilir mi?
ama diyor işte problem de burda.
kardeş takım kardeşinin elinden şüpheyle şampiyonluğu alıyor ve sen şerefli ikincilik de iyidir diye unutuyorsun bunu.
aynı şeyi fener yapsa her zaman ağlayan bjk taraftarı ne yapar merak ediyorum.
fener maçında top çizgiyi geçtikten sonra gol yediği için 5 ay bu olayı konuşanlardan bahsediyorum.
her fener maçında yenilince ağlarsınız.
ama kupa finalinde selçuk dereli'nin fenerin elinden kupayı alıp size vermesi ve bjk başkanının o kupayı hastane odalarında haluk ulusoy'un babasına götürmesi ne kadar manidar değil mi?
yok yok o onun kayınçosu o onun damadı demeyin geçin bunları efendim.
yemezler.
fenerin şike kokan maçları varmıdır?
-tabi vardır.
3 büyüklerin de var bunu inkar etmek şahsen bana yakışmaz.
ha biz şikayetçimiyiz sizin kardeşliğinizden?
-asla.
çünkü çok iyi biliyoruz ki bizle mücadele etmeniz için bu yola başvuruyorsunuz.
hakan şükür'lü hagi'li dönemde bir beşiktaşlı olarak galatasaraya sempati duyardım ama şimdi arda gibi bir rezaleti hiç bir halt olmadığı halde övüp öküz etme girişimleri beni çileden çıkarıyor.
zamanında istanbulda, galatasray ve beşiktaş taraftarının ettiği kavgayı göztepe-karşıyaka taraftarları bile etmemiştir. kardeş falan değillerdir efendim, zira fener maçlarında fenere karşı antipatiden dolayı isteksiz bir destekleme ortaya çıkar. buna da bazı kesimler 'kardeş' adını verirler. nihayetinde dost kulüp olabilirler ancak kötü gün dışında( alpaslan dikmen in vefatı) birbirlerine kardeşce davranmayacakları bilinir.
yıldırım demirören denen az muhteremin oluşturmaya çalıştığı zırvadır.yoktur öyle birşey.ha son yıllarda beşiktaş taraftarı daha çok febe ile uğraşır ama bu gereksiz bir faaliyettir. bir beşiktaşlı olarak gözümde ikisinin de birbirinden farkı yok.al feneri vur cimboma.
hiçbir beştaşlı gs ile fenerbahçe şampiyonluk için çekişse, "fener şampiyon olsun ozaman" demez. hiçbir gs'li de beştaş'la fenerbahçe şampiyonluk için çekişse yine aynı şekilde "fener şampiyon olsun ozaman" demez. işte böyle bir kardeşliktir bu. yani bir nevi fenerbahçe karşıtlığında uzlaşılan bir kardeşlik.
yanlıştır. gs-bjk arasında 2003 yılında oynanan son maçtaki gs li futbolcuların yumruklarını unutmayalım. iş kaçan şampiyonluğa gelince dostluk mostluk kalmaz.
