kurban kesen, yılın belli günlerinde nispeten durumu iyi olanlarının fakir soydaşlarına yardım ettiği oğuz türkleri. hristiyanlığı benimseseler de, müslüman bir türk ' e benzeyen çok yönleri vardır. ayrıca Türkiye türkleri' ne hem tip hem dil olarak çok yakındırlar ve bu yakınlık azeriler' den fazladır.
edit: ayrıca Moldova' da çok zor şartlar altında yaşarlar. asgari ücretleri 14 lira diye biliyorum. Arapçı bir takım şahıslar Myanmar' ı kurtarana kadar keşke bu insanları kurtarsa...
Türkiye Oğuzlarından tek farkı, Karadenizi kuzeyden dolanarak gelmeleridir. Yol üzerinde araplarla karşılaşmadıkları için hiç müslüman olmamışlardır. Hristiyanlığı benimsemişlerse de bazı Şamanist gelenekleri devam ettirmektedirler. Çoğunluğu Moldova da yaşarlar.
--spoiler--
Gagauz (Gök-Oğuz) Türkleri, Moldovanın güneyinde Gagauz Türklerinin en yoğun yaşadığı Komrat yöresinde 21 Ağustos 1990da Özerk Gagavuz Sosyalist Cumhuriyetini ilân ettiklerinde, devletin kabûl edilen bayrağı gök rengi üzerinde kurt başıydı. Fakat bu cumhuriyet Moldova Yüksek Sovyeti tarafından iptal edilmiştir. Gagauzlar 23 Nisan 1994de yeniden özerkliklerine kavuştuklarında Moldova tarafından dayatılan ve günümüzde hâlen resmi olarak kullanılmakta olan mavi, beyaz, kırmızı ve 3 sarı yıldızlı bayrağı kullanmaktalar.
--spoiler--
--spoiler--
Gagavuzlardaki kız isteme, nişan, düğün, yüz görümlüğü gibi âdetler ufak farklarla Türkiye'deki gibidir. Anadolu düğünlerinde olduğu gibi Gagavuz düğünlerinde de sağdıç çok önemlidir. Düğünü sağdıç yönetir. Evlilikler ailelerin rızası ile yapılır, ancak aileler arasında mutabakat olmazsa oğlan kızı kaçırır. Kaçan kıza kaçkın denir. Düğünlerde at yansı ve güreş yapılır. Bu müsabakalar bitmeden düğünün tören kısmı başlamaz..
Evlenen çocuklar baba evinden ayrılarak yeni bir eve taşınırlar, baba ocağında en küçük kardeş kalır.
Çocuğun ilk dişini gören yakını, çocuğa hediye verir. Hediye alan çocuğun dişlerinin iğne gibi sivri olacağına inanılır.
Ölü evinde can pidesi adı verilen bir yemek verilir.
Gagavuzlar misafirperver insanlardır. Evin en güzel yeri misafirlere ayrılır. Varlıklı olanlar, misafirler için ayrı bir ev veya oda yaparlar ve buraya misafirler dışında kimse giremez.
Gagavuzlar arasında Allahlık adı verilen bir kurban kesilir. Allahlık olarak ayrılan hayvanlar, özel bir yerde otlatılır, kimse bu hayvanlara dokunmaz, hatta kurtların bile bunları yemediğine inanılır.
--spoiler--
oda arkadaşımın türk boyu değişik bir türkçesi var. benim anlamadığım madem hristyansın cemaat yurdunda ne işin var üstelik normal yurt fiyatının yarısını bile vermiyor. aklıma ister istemez fetullah gülen'in gerçekten dinler arası diyaloğun şahı olduğu fikri geliyor.
Azerbeycan - ermenistan savaşı sırasında ermeni destekçisi rus ordusundaki gagavuz askerlerinin azeri tarafına tanklarıyla beraber geçerek dindaşlarımızın değil soydaşlarımız yanındayız mesajı veren türk boyudur.
Gök oğuzlar diyede bilinir,moldovada yoğundurlar. Ortodoks hristiyandırlar. Ve maalesef türklük bedenimiz islamiyet ruhumuz felsefesi kurbanları tarafından türk olarak kabul görmezler , sahiplenilmezler.
Bayrakları mavi zemine bozkurt başıdır.
Bozkurt işaretini sık kullanırlar. Dilleri dilimize çok büyük benzerlikler gösterir azerbeycan türkçesi kadar anlaşılabilirdir.
dobruca yöresine, üç farklı zamanda gelen, üç farklı türk boyunun birbiriyle karışması ve hristiyanlık dinine geçmeleri sonucu şekillenmiş bir türk toplumudur. bu üç türk boyu şunlardır;
- proto bulgarlar ; eski bir türk boyu olan bulgarlar, 7.yy'da bugünkü bulgaristan topraklarına yerleşmiş ve büyük bölümü slavlarla karışarak asimile olmuşlardır. küçük bir kısmı ise dobruca yöresinde kimliğini bir müddet korumuşlardır.
- kuman/kıpçaklar ; dobruca'ya yerleşen kıpçaklar bu bölgede türklüğünü muhafaza etmeyi başaran bulgarlarla birleşmiş ve karışmışlardır
- oğuz/türkmenler ; anadolu selçuklu devletinde çıkan taht kavgaları sonucu anadolu'yu terketmek zorunda kalan ikinci izzeddin keykavus ve emrindeki (çepni) türkmenler dobruca'ya yerleşirler ve daha önceden bölgeye yerleşmiş olan bulgar ve kıpçak türkleriyle birleşip karışırlar.
işte bu üç farklı türk toplumu kısa zamanda iyice kaynaşır, büyük kısmı müslüman olur ve osmanlı devletiyle birlikte bölgeye gelen yörük ve türkmenlerle birleşirler, günümüz bulgaristan türklerini oluştururlar.
bu kaynaşık toplumun bir kısmı ise ortodoks hristiyanlığı benimser, keykavus adına istinaden gagavuz adını alırlar ve günümüze kadar türklüklerini iliklerine kadar yaşayan bir türk boyu olurlar.
Hristiyan soydaşlarımızdır. Asla milli kimliklerini unutmamışlar ve türklük bilincine sıkı sıkıya bağlanmışlardır. Türkiye türkçesi ile gagavuz Türkçesini konuşan iki soydaş anlaşabilir.
moldova içerisinde özerk cumhuriyet olarak kısmen bağımsızdırlar. Soydaşlarımızdan bahsetmişken Tarihte yaşanmış bir olayı'da yazmak istiyorum.
Azerbaycan bağımsızlık hareketinin olduğu sıralarda moldova toprakları sovyetlerin elindeydi. Gagavuz türkleri'de sovyet vatandaşı konumundaydı. Sovyetlerin "birbirine kırdır" taktiği kafkaslar'da oset ve çeçenlere işlediği için türklere'de aynısını yapmak istemişlerdi. Gagavuzlardan oluşan tankçı birlik, azerbaycan topraklarında çatışmanın olduğu bir sırada, tanklarının kenarında bulunan sscb amblemlerini sökerek yerine "göktürk bayrağı" nı asmış ve azerbaycan saflarına geçmiştir. Sovyetlerin o bölgedeki tek tankçı birliği oldukları için sovyetler çok kötü duruma düşmüşlerdir.
Kandaşına tankın namlusunu çevirmeyen asil soydaşlarım. Onlarla gurur duyuyorum.
türk dünyasının en batısında yaşayan, ortodoksluğu benimseyen türk kavmi. gök oğuzlar diye de bilinir.
1071 malazgirt savaşından hatırlarsak bir takım peçenekler ve uzlar türk tarafına geçmişti. işte oradaki uzlar bu gagavuzlardır. sayıları 400.000 civarındadır ve çoğunluk ile moldova'da yaşarlar. azeri türkçesinden daha rahat anlayabileceğimiz bir dil konuşurlar, el ile yapılan bozkurt işareti gagavuzlardan yayılmıştır diğer türklere.
yalnız gagavuzlar tam anlamı ile hristiyan değillerdir. ilginç gelenekleri de bulunur. bir nevi islam ile hristiyanlığı sentezlemişler diyebiliriz gagavuzlara.
Hristiyanlıkta olmadığı hâlde kurban kesilmesi, fakirlere yardım edilmesi, hayır için yol, köprü, çeşme yaptırılması, ölülerin yıkanması, domuzun pis kabul edilmesi gibi hususlar da bu dediğime örnektir.
türklüğün rengi olan mavi renkte ve türklüğün simgesi olan bozkurt'u içeren bir bayrakları vardır. gagavuzlar türklüklerini anadolu türklerinde daha iyi korumuşlardır. türk müslüman olduğu sürece türk'tür diyen soyu sopu belirsiz kişilere gagavuzlar en iyi örnektir.
evliya çelebi, seyahatnamesinde, alanya-kadim eyyamından beru urum (rum) keferesi bir mahallededir amma urum lisanı bilmeyub, batıl türk lisanı bilirler. ve antalya, dördü urum keferesi mahallesidir. amma keferesi asla urumca bilmezler, batıl türkçe lisan üzre kelamet ederler diyerek betimlemiştir kendilerini.
istanbul diyalektine son derece yakın bir Türkçe konuşurlar, Anadolu dışında varlığını sürdüren Türk kökenli kavimler içinde entonasyon ve vurguları bizim gibi olan yegane topluluktur.