birbiriyle zerre alakası olmayan iki kavramı birinin eksikliğini diğeri ikame eder şeklinde karşılaştırma hezeyandır. kıskançlık konusunda yetersiz bir karaktere sahip olanlar yada yaşam tarzı itibariyle tahrip olmuş genleri sebeple kıskanma dürtüsünü kaybedenler kıskanç olamama problemlerini, partnerlerine güveniyor olma durumuyla kompanse ederler. oysa yanındaki kızın götüne dikilen bakışı, senin o kızın seni aldatmayacağına duyduğun güvenin tam olması masumlaştırmaz. evet sevgilimin cem i azaları dışarda ve herkes onu arzular derecede bakıyor ama ona güvensizlik duymuyorum ki daha insancıl giyinmesini isteyeyim psikolojisi hamakatten başka bir şey değildir. eşini kıskanmak ya da kıskanmamak ona duyulan güvenle niye alakalı değildir? çünkü her davetkar tutum bariz bir şuur içermek zorunda değildir. eşinden başkasına da görsel servis yapan kadın sunduğu şeylere ortak aramış olmaz mı?
güvensizliği kıskançlık kılıfına sarıp ikram etmektir.
- ben sana güveniyorum aşkım ama kıskandığım için arkadaşım dediğin nuran ile yanımda konuş dedim.
bende yedim?
kıskançlık beraberinde güvensizliği getirir. güvenen insanın kıskanması için pek de bi durum yoktur ancak ikili ilişkilerde durum farklıdır. kişi sevdiği kişiye güvense de ister istemez kıskançlık duyar, bu da yavaş yavaş tarafları paranoyaya iter.
kişi kurar kurar kurar. sonra da güzelim ilişkinin ağzına sıçar. bunu yapacaksan ağlamayacaksın arkadaşım.
kıskançlık sahiplenme duygusundan gelir, güvensizlik apayrı bir olaydır. Kıskançlık onu başkalarından korumak istemektir, güvensizlik acaba şu an başkasıyla mı sorusunu sordurur. Ve maalesef yaralayıcıdır.
