günün tek şiirlik özeti

entry399 galeri1
    275.
  1. Yoruldum patron ..
    Yollarda, yağmurda, yalnız bir güvercin gibi olmaktan yoruldum.
    Hiçbir zaman nereye gideceğimi, ne yapacağımızı
    ...söyleyecek bir dostum olmamasından bıktım artık.
    En çok da insanların birbirine kötü davranmasından bıktım.
    ............Dünyada her gün hissettiğim ve duyduğum acıdan bıktım.
    O kadar çok var ki, sanki kafama cam parçaları sokuluyor.
    Her zaman, her zaman…
    Anlayabiliyor musun beni?
    Her zaman bu acıyı taşıyorum.
    ''Karanlıktan korkuyorum patron lütfen ışığı kapatma...''

    Yeşil Yol Filminden...
    0 ...
  2. 276.
  3. 277.
  4. ne hasta bekler sabahı,
    ne taze ölüyü mezar,
    ne de seytan bir günahı,
    seni bekledigim kadar.

    geçti istemem gelmeni,
    yoklugunda buldum seni;
    bırak vehmimde gölgeni,
    gelme, artık neye yarar?
    0 ...
  5. 278.
  6. turgut uyar - Bir Yılın En Soğuk Akşamında Aşk Övgüsü

    nasıl yadsınabilir yüreklerde gezinmesi
    tozlu bir gümüş tabağın, çiçeksiz bir sardunyanın
    bir kadifenin avuçları kamaştıran anısı
    ıpışık caddelerden, armağanlık çiçeklerden
    kanı çekilir gibidir eski dünyanın
    kalabalıkta, yarışsız bir hipodrom ıssızlığında
    bir suyun durmadan durmadan aktığı sanısı
    geceyi, egemen geceyi hazırlayan akşamı
    bir altın yüzük gibi sıyırmak taşbebeklerden
    köşebaşları acımasız bir yüzdürler sunarlar kendilerini
    dünyada, bir güneş yılının en soğuk akşamı.

    iki kişinin birbirine baktığı akşam saatinde
    uzakta bir ırmak bir tomruğu taşıyordur elbette
    bir yer sızlıyor belleğimde seni bir yerden tanıyorum
    işte ellerin birini öldürenin elleri
    bir merdiven taşıyan birinin elleri
    belki biçimli ama ağzın ilgilendirmiyor beni
    sen su mu içerdin süte ekmek mi batırırdın
    o büyük nehir sürerken kütükleri
    seni tanıyorum elbet ama neye yarar
    uzun zamandır buluşmamıştık
    hem insan ne kadar taşıyabilir şuncacık yüreğinde
    bunca gemiler bunca tirenler gazeteler
    oradan oraya taşırken en kötü haberleri.

    yemin ederim aşk değildir bu
    dünyada, bir güneş yılının en soğuk akşamı
    soğuğun kertesinde gözlerdeki bu buğu
    yemin ederim aşk değildir, aşk değildir
    daha başka bir şeydir ki, göz yumulur.
    1 ...
  7. 279.
  8. ahmet uysal - UZANIŞI iNCEYDi ÜLKEMiN

    Kuşların uçtuğunu görmedik
    Güneşin sıyrıldığını buluttan

    Görmedik yağmurun yağışını
    Çok erken geldiğini ölümün

    Görmedik çocukların gülüşünü
    Uzun akan nehrin sularını

    incecikti uzanışı ülkemin
    Sonsuz gökyüzüydü görmedik
    1 ...
  9. 280.
  10. sokakta giderken, kendi kendime,
    gülümsediğimi farkına vardığım zaman
    beni deli zannedeceklerini düşünüp
    gülümsüyorum.
    orhan veli
    2 ...
  11. 281.
  12. ataol behramoğlu - BEN ÖLÜRSEM AKŞAMÜSTÜ ÖLÜRÜM

    Ben ölürsem akşamüstü ölürüm
    Şehre simsiyah bir kar yağar
    Yollar kalbimle örtülür
    Parmaklarımın arasından
    Gecenin geldiğini görürüm

    Ben ölürsem akşamüstü ölürüm
    Çocuklar sinemaya gider
    Yüzümü bir çiçeğe gömüp
    Ağlamak gibi isterim
    Derinden bir tren geçer

    Ben ölürsem akşamüstü ölürüm
    Alıp başımı gitmek isterim
    Bir akşam bir kente girerim
    Kayısı ağaçları arasından
    Gidip denize bakarım
    Bir tiyatro seyrederim

    Ben ölürsem akşamüstü ölürüm
    Uzaktan bir bulut geçer
    Karanlık bir çocukluk bulutu
    Gerçeküstücü bir ressam
    Dünyayı değiştirmeye başlar
    Kuş sesleri, haykırışlar
    Denizin ve kırların
    Rengi birbirine karışır

    Sana bir şiir getiririm
    Sözler rüyamdan fışkırır
    Dünya bölümlere ayrılır
    Birinde bir pazar sabahı
    Birinde bir gökyüzü
    Birinde sararmış yapraklar
    Birinde bir adam
    Her şeye yeniden başlar
    0 ...
  13. 282.
  14. vurdum kafayı uyudum saatlerce,

    oturdum kaldım iftarı yiyince,

    yine sabahlamak lazım;

    sınav yaklaştı günler geçtikce.
    1 ...
  15. 283.
  16. aziz nesin - SEN SÖYLEMEDEN DE BiLiYORUM

    Seziyorum ki kaçacaksın..
    Yalvaramam koşamam
    Ama sesini bırak bende

    Biliyorum ki kopacaksın
    Tutamam saçlarından
    Ama kokunu bırak bende

    Anlıyorum ki ayrılacaksın
    Cok yıkkınım yıkılamam
    Ama rengini bırak bende

    Duyumsuyorum ki yiteceksin
    En büyük acım olacak
    Ama ısını bırak bende

    Ayrımsıyorum ki unutacaksın
    Acı kurşun bir okyanus
    Ama tadını bırak bende

    Nasıl olsa gideceksin
    Hakkım yok durdurmaya
    Ama kendini bırak bende
    1 ...
  17. 284.
  18. yoruldun ağırlığımı taşımaktan
    ellerimden yoruldun
    gözlerimden gölgemden
    sözlerim yangınlardı
    kuyulardı sözlerim
    bir gün gelecek ansızın gelecek bir gün
    ayak izlerimin ağırlığını duyacaksın içinde
    uzaklaşan ayak izlerimin
    ve hepsinden dayanılmazı bu ağırlık olacak.

    (bkz: nazım hikmet ran)
    2 ...
  19. 285.
  20. Çok küçük bir yalanı
    Çok büyük bir orantıda
    Dinlediniz mi..

    Çok büyük bir yalanı
    Çok yalın bir doğrultuda
    Söylediniz mi..

    Gecikmiş bir gizlemi,
    Birikmiş bir özlemi
    Sakladınız mı..

    Gelmeyecek bir gideni,
    Olmayacak bir nedeni
    Beklediniz mi..

    Bir gerçeği erken,
    Bir açlığı tokken
    Anladınız mI..

    Hep mi hep ölecekmiş gibi,
    Hiç mi hiç ölmeyecekmiş gibi
    YaŞadınız mı..

    Yalanı sürmeye sürmeye,
    Yanlışı görmeye görmeye
    Saklandınız mı..

    Doğruluğun yönünde,
    Doğruların önünde
    Aklandınız mı..

    Ortamsız bir yaşamda,
    Yaşamsız bir ortamda
    Harcandınız mı..


    Özdemir Asaf
    2 ...
  21. 286.
  22. 'beyaz güller hastanesi'nde yaşamın elini ilk kez tuttuğun zaman
    tanrı oyuncaklarını yüzünde unuttu senin
    ve mavi bir uçurum ekledi gözlerine
    günü gelince düşmem için'

    bu dizeleri yazmıştım
    8.30 vapurunda unuttuğun
    anı defterine
    sana geri vermeden önce

    ama neylersin sevgili deniz
    tüylerini fırtınanın döktüğü bir martı gibi
    herkese yakışmıyor aşk
    ve
    gözlerine gitmiyor artık
    bindiğim hiçbir vapur
    hay allah.
    0 ...
  23. 287.
  24. günler oluyor güneş doğuyor
    gece falan bildiğin gibi üç beş yıldız
    sen yoksun..
    küçük molalar veriyoruz sensizliğe bazen
    sonrası hep karanlık
    hep hayaller, hayaller
    kırık bir aynadan bakmak gibi kendime,
    sen yokken hayat.
    dakikalarını çiziyorum ben
    uyuyorsun mesela
    konuşuyorsun gülüyorsun
    ben uzakta kalıyorum.
    uzakta üşüyorum ben
    bilmiyorsun.
    kırık bir aynadan bakmak gibi kendime,
    sen yokken hayat.
    1 ...
  25. 288.
  26. vur şanlı silahınla gönül mülkü düzelsin;
    sen öldürüyorken de, vururken de güzelsin!
    hüseyin nihal atsız
    1 ...
  27. 289.
  28. meçhulse istikbali artık vatanın,
    kemikleri sızlar altında yatanın,
    kulakardı etme sözlerini atanın,
    yanında yeri yoktur seni satanın.

    bu kadar yazabildim lan.
    1 ...
  29. 290.
  30. sende bir mum yak,
    içindeki zifiri karanlığa,
    belki sende beni bulursun kalbinin bir ucunda,
    benim bulduğum gibi seni.
    0 ...
  31. 291.
  32. bertolt brecht - kardeşim bir pilottu

    bir pilottu kardeşim.
    güzel bir günde emri geldi.
    hazır etti çantasını,
    güneye doğru koyuldu yola.

    bir fatihti kardeşim.
    yerimiz yoktu yaşamaya.
    topraklar ele geçirmekti
    öteden beri hayalimiz.

    kardeşimin fethettiği yer şimdi
    guadarama dağlarında.
    boyu tam bir seksen,
    derinliği bir elli.
    1 ...
  33. 292.
  34. Beni bu güzel havalar mahvetti,
    Böyle havalarda aşık oldum...
    2 ...
  35. 293.
  36. Aşktı o! Değiştiren tüm gecelerimi
    Aşktı o! Beni durup durup yenileyen
    Oydu duygulu yapan hoyrat ellerimi
    Oydu doludizgin gidişime dur diyen
    Bir bıçağın keskin yüzünde kan lekesiydim
    Aşktı yine beni yıkayan arıtan su
    Böyle ak pak olacağımı bilir miydim?
    içimde açmasaydı o sevmek duygusu
    Ben bir tutsağım şimdi sevgiye gönüllü
    Çözmeyin ellerimi zincirlerim kalsın
    Görsün prangalarım o doğacak günü
    Ve bu dünyaya aşk dolu şiirlerim kalsın
    Seninle her yerde güzel her zaman yeni
    istemem sensiz hatırlamasınlar beni.
    0 ...
  37. 294.
  38. seni kimse anlamıyor duygu!
    yıkandığın su, yürüdüğün yol, omuzunda gezinen melek
    şemsiyende sayı saymayı öğrenen yağmur
    sarmaşık gibi yüzüne sarılan ayna

    seni kimse anlamıyor duygu!
    binicisiz atlar, yeleli gece, elini altına soktuğun yastık
    hep başkalarının sevdiği şarkıları çalan radyolar
    kırmızı şarap gibi alnında gezinen ateş

    seni kimse anlamıyor duygu!
    denizdeki şişe, şişedeki mektup, mektuptaki söz
    tuttuğun günlüğe düşen gölge
    kuruttuğun çiçeklerden uçup giden koku

    seni kimse anlamıyor duygu!
    kırılan bardak, taşan süt, eteğine sıçrayan çamur
    yorgunlukta başını dayadığın omuz
    rüzgarın getirip pencerenin önüne bıraktığı kuştüyü

    seni kimse anlamıyor duygu
    yıldırım aşkları, boşanma davaları, evine dönen yolcu
    aşkını portofino mu mortofino mu, neyse işte öyle
    bir yerlerde bulduğunu şarkısında anlatan adam
    ve mırıldanan
    yalnızca mırıldanan kalabalıklar kentin iç organlarında

    seni kimse anlamıyor duygu!
    yaşını başını aldığı halde neden teyze olmadığını kimsenin
    bilmediği güzin abla
    bilginin kurutulacak bir çamaşır olduğunu sanan okul
    bir terliksi hayvan olduğunu
    ve tek hücreli canlılar gibi bölünerek çoğaldığını düşünen devlet

    seni kimse anlamıyor duygu!
    ayın arkada kalan karanlık yüzü
    aşkın sana bakan yaralı yüzü
    ve kayarlarken dilek tuttuğun yıldızlar
    1 ...
  39. 295.
  40. aman, kendini asmış 100 kiloluk bir zenci
    üstelik gece inmiş, ses gelmiyor kümesten
    ben olsam utanırım, bu ne biçim öğrenci
    hem dersini bilmiyor, hem de şişman herkesden

    iyi nişan alırdı kendini asan zenci
    bira içmez ağlardı, babası değirmenci
    sizden iyi olmasın, boşanmada birinci
    çoook canım sıkılıyor, kuş vuralım istersen
    2 ...
  41. 296.
  42. çocuklarımıza nasihat

    hakkındır yaramazlık.
    dik duvarlara tırman
    yüksek ağaçlara çık.
    usta bir kaplan gibi kullansın elin
    yerde yıldırım gibi giden bisikletini..
    ve din dersleri hocasının resmini yapan
    kurşun kaleminle yık
    mızraklı ilmihalin yeşil sarıklı iskeletini..
    sen kendi cennetini
    kara toprağın üstünde kur.
    coğrafya kitabıyla sustur,
    seni "hilkati âdem"le aldatanı..
    sen sade toprağı tanı
    toprağa inan.
    ayırdetme öz anandan
    toprak ananı.
    toprağı sev
    anan kadar...

    nazım hikmet ran
    1 ...
  43. 297.
  44. ben birini sevmedim,
    o da beni sevmedi.
    bir gün randevulaştık,
    ben gitmedim,
    o da gelmedi.

    özdemir asaf.
    1 ...
  45. 298.
  46. patrondan azar yedım.
    azıcık sendeledım
    sonra da guldum gectım
    eve gıtmek ıdtedım

    eve geldım bın şevkle
    pjamamı gıydım zevkle
    tam koltuga uzanıyordm
    patlak yedım enseye

    meger annem sabahtan
    pjamamı toplamıs hırslan
    dunyada huzur bulamadım
    ahrette bulurum hıc yoktan.
    1 ...
  47. 299.
  48. çok canım sıkılıyor kuş vuralım istersen.*
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük