ah ah ki ne ah, olmuyor geceler sabah. Mecbur ayrılığın yasını kalpten ağrıların en hasını kalmasın yerde gözyaşımı geri al.. gel sarıla sarıla uyut ya da uyutma seyre dursun aşk sevişe sevişe konuş..
bir zamanlar harbiden saf bir güzelliği olan hemcins. Bu cinsi latif şimdilerde türkiyenin e büyük motorlarındna olmasına rağmen, zamanında çok masum bir güzelliği vardı.
bir şarkısında 'sevişe sevişe konuş hiç susma' diye bir cümle geçen yerden bitme, çirkin hatun kişisi. şarkıyı yazdığı adama ne ima ettiği ve bunu bağıra bağıra söylemesi çok komiğime gitmektedir.
Vücudunu güzel zanneden, hal ve tavırlarından hiç hoşlanmadığım, kendini önemli bir kişilik sanan, tonlarca makyaj yapıp yinede güzel olmayı başaramayan kadın. zamanın da erol köseyle ilişkisi olmuş ardından ondan ayrılıp piyasada tutunmaya çalışmıştır fakat bu pek işe yaramamıştır. Son dört yıldır ozan çolakoğluyla ilişkisi olan, anlaşılacağı gibi bu seferde ondan faydalanmaya çalışan, türkiyede ki kendini bir halt zanneden ucuz sanatçılardan sadece bir tanesi. Dolu bunlardan malesef dolu. Bu kadının iyi bir sanatçı olduğunu düşünen varsa müzik anlayışından şüphe duyarım. Şarkılarında sevişe sevişe konuş, bi güzellik yapsana gece benle kalsana, alacaklıyım teninden gibi ucuz şarkı sözleri kullanan bir kadından iyi bir sanatçı diye bahsetmek doğru olmasa gerek. Şarkı sözlerinde bir anlam yok kadının. Biliyorum ki bu kadından antipati duyan tek kişi ben değilim. Bu kadından bu kadar nefret eden kişi varken hala nasıl bu kadar ünlü diye soracak olursanız. Bu kadını seven ucuz müzik anlayışına sahip bir çok kişi var. işte onlar sayesinde bu kadar zamandır bu piyasada böyleleri. Türkiye de ne zaman işini düzgün yapan sanatçılar çoğalmaya başlayacak merak ediyorum. Böyle kadınlara olan nefretimi sayfalarca yazsam yine de rahatlayamam o yüzden bu kadarı yeterli sanırım, saygılar.
ümitsiz aşkım. erkek bile değilim. yapacak bir şey yok. söyledim kurtuldum.
edit: şarkı sözlerinin müstehcenliği konusunda nabza göre şerbet politikasını güdüyor olması tamamen o'nun suçu sayılamaz, genç ve aç bir gençliğiz ve bu gençlik çok kalabalık.
o zayıf fotolarının gerçekliğine inananmadığım hatun. gerçi kendisi erol göte gibi bir camış ve reha muhtar gibi bir pskopatın sevgililiğini yaptı ama bu kadar çökemez şu güzelliklere sahip bir hatun.
"emel sayın zamanında harika bir kadındı. hem güzel hem hanımefendi sarışın falan. türkiye'nin starıydı"
babam bunları söylerken kahveyi elimden bırakıp sağ gözümü kapatıp sol gözümle yukarı bakarak bi düşündüm. kendimi emel sayın hanımefendi ile vals ederken ve öpüşürken tasavvur ettim. nırç. en fazla benim ruhum onunkinin önünde diz çöker "rüyalar gerçek olsa"yı söyler. ve yine her yaşın bir güzelliği var madem, gülşen hanım henüz 36'sındayken yani hala yaş skalam(ız)dan çıkmamışken yazayım. toruna torbaya anlatır o da.
**
kendimi bildim bileli ıtır esen adlı yeşilçam oyuncumuzu beğenirim. anneme gösterip anne bana bunun gibi bir kız al demişim küçükken. aradan yıllar geçti, 2010 yılında 1903 radyo'da konuk oldu. o ara Q7 falan gelmiş, ortalık vaveyla. benim ilgim ıtır esen yalnız. orada ulaştım kendisine 25 yılın sonunda. takdirlerimi ilettim, kızı-yeğeni var mı diye sordum soruşturdum. böyle manyak biriyim.
**
bence türk standartları enstütüsü üzerinde bir kadın. sesi, fiziği, özellikle fiziği (dudakları).. sonraa fiziği (beden ölçüsü) ve fiziği. kedi suratı gibi sevimli, oyun hamurundan yapılmış dudaklarıyla favorim. birincisin gülşen. kısa marlboro light gibisin, değişmeyeceksin gönlümdeki top 10'da. be adam şarkısıyla çıktığında mahalleden biri gibi aşık olduk hepimiz sana. sonra bişiy bişiy oldu. gel, geçmişi unutalım.
**
şimdi ben bunları neden yazdım? gördüğüm kadarıyla erkek konusunda pek seçici değil. reha muhtar falan.. e bizim de yaşımız geldi. klasik yaş konulu matematik sorularına inat yaşımız ona yetişti. halbuki o saz mı caz mı'yı söylerken tv başında yanaklarımdan aka aka karpuz yiyodum. bi keresinde karpuzla beraber üzerine konan sineği de yemişim. tv'de gülşen vardı..