beş duyu arasında her haliyle birebir cinselliğe tekabül eden tek organ olan gözün, işlevsel
boyutundaki kusurları nedeniyle penisi etkilemesi ve bunun da zamanla bi alışkanlık haline gelerek bireyin seks performansını düşürdüğünü savunan gerçek.
aslına bakarsanız nedenleri çok açık. göz neden bozulur? durduk yerde mi? yoksa televizyondu
bilgisayardı bilumum göz yorucu aletler mi buna sebep, ya da masum kitaplar mı? elbette hayır.
az çok bu konuda araştırma yapmış olanlar bilir, göz, görsel materyallerle birebir karşılaştığı
mecralarda kesinlikle bi sorun yaşamıyor, hatta kitap okumak gibi gözü dinlendirme adına
doktorların önerdiği bi çok ters kademe var. peki asıl sorun ne?
testeron hormonun azalmasına dayalı penisin sertleşme sorunu yaşaması, tıpkı hipermetrop,
astigmat ve miyop rahatsızlıkların getirdiği buğulanma ve görme problemiyle eşdeğer olarak
algılanmalı. öte yandan "tavşanlar çok sikişir" deyimi ile bol bol havuç yemenin göze iyi geldiği
düşüncesi tesadüf değil. playboy'un sembolünün tavşan olması, hatta bu hayvanın yapıldığı 62
sayısının göz muyanelerinde 6 ve 2 olarak en çok gösterilen sayı olması da cabası.
gelelim karakteristik boyutuna. görme yetisi kaybı nedeniyle gözlük kullanan erkeklerin yatakta çok başarısız olduğu saptanan bi gerçek. "kör tuttuğunu siker" sözü de iki gözün kaybıyla ancak bunun dengeleneceği gösteriyor. yani körün cinsel performansının tavan yaptığı bu bağlamda anlaşılabiliyor. ama bi aşama öncesi, yani gözlerde yaşanan uzağa-yakını görememe ya da başka tür arızalar, cinsel açıdan erkeğin yetersizliğini ortaya koyuyor. kısaca önce dibe vuruyor, sonra yükseliyor.
bi kadının altında ya da üstünde kendini güvenli ve rahat hissedemez bu tipler. dahası gözlüğü
çıkarıp işe koyulma hareketi yaptığında kendini zayıf hissederek gözlerini kıstığı gibi sikini de
kısar, kasar. sanki gözlükle beraber penisinin başı da çıkmış, lasik yöntemi gibi üst taraf tamamen
kendini salmış, pörsümüştür