güneş gözlüğü değil de numaralı daimi bir gözlük olması halinde insanın canını pek bir sıkan nesne.zira buna alışmak çok zordur.kırılmasın die koruyup kollamak,camlarını silmek falan derken insanın başına yeni yeni işler çıkarır.olduk olmadık yerde buğulanmaları ise bambaşka bir konudur.'lens kullan o zaman kardeşim' şeklindeki çıkışlar yersizdir çünkü kimilerimiz o kadar hijyenik olmayabilir.
alışana kadar emanettir gözlük, alıştınmı bir parçan oluverir. herkese yakışabilecek gözlük modeli vardır elbet, seçimler doğru yapılırsa estetikliğinizden hiç bir şey kaybolmaz. zorlukları vardır gözlükle yaşamanın, yatarak tv izlemekte zorlanırsınız mesela. bir de buharlanır, kış günlerinde durakta beklersiniz, otobüs gelir binersiniz, bir müddet görüntü sisler arkasından gibidir. yaz günleri daha bir bunaltır insanı, terlersiniz kelebekler karşı koyamaz, kayıverir birazcık hemen.
ilk bulunduğu zamanlarda gözleri korumak için kullanılan araç. zamanında ormandaki zehirli uçan böceklerden gözlerini korumak isteyen bir adam böle bir çözüm yolu bulmuş kendisine. zamanla günümüzdeki halini almış olması da pek şans eseri olmasa gerek.
görmeyi kolaylaştıran ilk camlar asurlular tarafından M.Ö 700lerde keşfedilmiştir. antik yunanlılar ve romalar içi su dolu küçük küre şeklinde aletleri görmeyi kolaylaştırmak için kullanmışlardır. türkçe olarak bifokal camlı gözlük yani bifocals 1784 yılında benjamin franklin tarafından icat edilmiştir. ilk astigmat gözlükler ise 1827 yılında ingiliz astronom george airy tarafından icat edilmiştir.
bazen zamanla da alakalı bir araç olabiliyor. çok klişe bir şekilde üstelik. tv de rastlanır buna tabi ki. bir dizide bir karakterin yıllar sonraki hali gösterilicekse yani bol flashback li bir diziyse, o karakter illa ki gözlüklü olur. en son showtv deki 80leri anlatan dizide vardı bu. başroldeki kız eski olayları anlatıyordu ama artık gözlüklüydü. gözlüklüysen tamamdır yani...
bunu takmak bir dert takmamak ayrı bir derttir.gözlerin bozuk göremiyorsun ee mecbur takıyorsun ilk zamanlar alışmakta zorluk çekersiniz ama daha sonraları zamanla alışırsız. yatarak tv izlemekte zorlanırsınız mesela. ama bunlar bir yana gözleri bozuk olanlar için kendilerinin bir parçası olur bu gözlük.
ilkokul 2.sınıftan beri gözümün önünde duran ve sadece yatarken ayrı kaldığım nesne. onsuz yapamıyorum sözlük. gözler olmuş 8 numara zaten... Nereden baksanız 12-13 senedir beraberiz.
uzun süredir vazgeçemediğim, yakıştığını değil artık yapıştığını düşündüğüm şey.
-bi kere sağ veya solunuza yatarak tv izleyemiyorsunuz
-yukardaki entryde de denildiği gibi soğuktan sıcağa geçtiğinde bembeyaz olan camlar, camları silme çabası
-yanak yanağa öpüşürken eğer karşındaki kabarık saçlıysa mutlaka bir tarafı takılır
-bir süre sonra silmeye üşendiğin için heryeri pis görürsün
-yazın bile takmak zorunda kalındığı için burnunun üstünde gözlük şekline göre bir çizgi oluşur orası hariç yer yerin bronzlaşır çünkü
-alışkanlık ötesi birşey olduğu için denize bile öyle girer, beline kadar gelmişken tekrar çıkar gözlüğü bırakırsın
-gözlüğü çıkarttığında net bakmak daha çok dikkat edersin, tam o sırada biri aha şaşı oldun der
sonra da böyle yazar yazar 'meğer ne dertliymişim dersin'.. *
amacı dışında sadece aksesuar olarak kullanan bazı andavalların kişiliğini bile değiştirebilme özelliğine sahip, görme bozukluğunu giderme amacıyla yapılmış bir araçtır.
cok slk ve en lazım olduğu anlarda kaybolabilen araç. hatta oyle slk kayboluyor ki keske telefon gibi cağri atıp bulma tarzı bir şeyler olsa diyor insan.
