Adeta bir transformers gibi boş bir arazide bir anda büyüyüp, sonrasında oyun parkı olduğumu görmem ve bunu uykumda yanımdakine kahkahalar eşliğinde anlatmam...
Dün geceki rüyamda arkadaşlarımla birlikte kuzey koredeki yerleşme ve iş şartlarını araştırdık. Türkçeyi iyi bilen bir psikiyatr kadın bize yardım etti. Burası sanıldığı gibi değil çok rahat çalışıyoruz hemen alışırsınız diyordu.
sevgiliyle gtacılık yaptığını görmektir.
rüyada breaking bad 'deki gass'a karşı olmak da ayrı bir mevzu tabii.
rüyanın sonunu görmek için tekrar yattım o derece harika. Böyle Saçmalık sevilir. *
dün gece rüyamda ibrahim tatlıses ve eşini gördüm. yanımdan bir araçla geçiyorlardı ve ben sevinçle aa ibrahim tatlıses deyip el sallıyordum onlar da bana el sallıyorlardı. çok değişik lan.
Bulutlara doğru sürülübilen bir bisikletim vardı. Aldım elime termos kupalı kahve, sürdüm tek elle bulutlara doğru bisikletimi. Oturdum sonra en geniş bulutun üzerine, bacaklarımı sallandırarak içtim kahvemi.
rüyamda arkadaşın gelip beni uyandırması ve ona lan ne güzel rüya görüyordum amk niye uyandırdın dememin ardından belki 2 dakika geçmeden gerçek hayatta da uyanmam ve kombinasyonun içine edilmesi.
şahsen geçmiş yıllarda gördüğüm iki rüyamdır.
ilkinde sevdiğim bir arkadaşım evin bahçesindeki yarısına kadar dolu olan havuza düşüyor ve suyun yüzüne çıktığında balon bir balığa dönüşmüş oluyor. bununla kalmayıp her tarafına saplı olan iğneleri bana doğru atıyor ağzıyla. iğneleri bitince de sönüyor. uyandığımda dehşet içindeydim, öyle rüya mı olur lan.
ikincisi de yeni başkan seçildiği dönemde obama'ya geleceğim deyip gelmediği için (bak sebebi de ayrı ruh hastalığı) msn'de atar yapıyor oluşumdu. adam özür diliyordu la, vallahi açmış kamerayı "hemen geliyorum, beklettiğim için üzgünüm" diyordu. kızgın smile falan gönderiyordum ben de. insan tabii çocukluğunu sorguluyor böyle olunca. biraz dövselermiş belki böyle olmazdı.
cumhuriyet caddesinden x caddesine dönmek üzereydim. kendimi tam o anda ordan dönmekte iken buldum yanımdaki arkadaşımla. öncesini hatırlamıyorum nasıl başladığını bilmiyorum tam ortasındaydım işte. bir yere gidiyorduk sanırım evet bir kaç adım sonra stadyuma maç izlemeye gittiğimizi biliyordum. birden sneijder'ı gördüm selam verdi geçti yanımızdan.arkadaşımın dediğine göre yanında da muslera varmış ama ben görmemiştim.sneijder'in ne kadar sempatik, halkın arasında dolaşmakla ne kadar alçakgönüllü bir ruha sahip olduğundan bahsettik birbirimize.
stadyuma vardık ama bir terslik vardı.evet tribünler tersti. sahaya değil de saha dışına bakıyordu. dev ekran televizyonlara bakıyordu açık hava sineması tarzında. tribünde oturduğum koltuğun yanında sneijder oturuyordu. karşıladı beni. beni tanıyordu galiba arkadaştık. mutluydum tebessüm ediyordum. sonra uyandım.tv açıktı ve ntvsporda spor gecesi programı yayındaydı. başımı tekrar yastığa koyarken reklemlar başlamıştı.
ilkokuldayken görmüştüm. okulumu dinazorlar basmıştı herkes kaçıyordu ben birinin üstüne atlamıştım ip bulmuştum at gibi gezdirmiştim herkes bana hayran olmuştu sonra.
dün gece gerçekleşmiş olan, hayatım boyunca gördüğüm en saçma rüyadır:
rüyamda "galatasaray" bayan basketbol takımıyla "efes ispanya" bayan basketbol takımının maçı vardı. bizim takım kaptanımız "asuman krause"ydi. favori, efes ispanya'ydı ama maçı 86-85 biz kazanıyoduk.
real madrid- galatasaray maçının biraz fazla etkisinde kaldım sanırım. ama asuman'ın o rüyada ne işi vardı hala çözebilmiş değilim.
geçen ay rüyamda cinsiyeti erkek olan coğrafya öğretmenimi gördüm. hava çok sıcak deyip üstündekini çıkardı altında sadece kot pantolonla kaldı. bir de ne göreyim adamın iki meme ucu yok ortada tek bir tane meme ucu var . ve öyle ders anlattı garipseyen tek kişi bendim. iğrençti.