uykusuz'da her hafta "bişeyler duydum" ve "kendimi durduracak değilim" adlı köşelerin sahibi mizahçı. yaptığı tespitler gerçekten takdire şayandır. şu an umut sarıkaya ile birlikte uykusuz'un en dikkat çeken ismidir.
--spoiler--
imge bombardımanından vıcık vıcık olmuş, devrik cümlelerin kurulduğu; üç nokta kalabalığından göz gözü görmeyen hezeyan metinlerinin yazıldığı; boynu bükük bir hayatın ağlayan kelimelerle altının çizildiği "melankoli dünyasına" hoş geldiniz. bu dünyada anılarınız kanamaya müsait, geceleriniz uzun ve koyu, sigaranız bir nefeste tükenecek kadar yetenekli ve şapkanız melon olmalıdır.
--spoiler--
tarihin derinliklerin gelen soğuk kanlı, samimi edit: yazının klavyeden tuşlandığı zaman diliminde sanırım kendimi sosyolojının babası a. comte amca sanmışım, kendimce nokta atışı tespitler yapmışım, tek cümle ile ortalığın hamısına koymuşum. kendimle gurur duydum, ne kadar aspirin içsem azdır, yürü be koçum. ha bi de fırat abi, abim, benı'de yaz be abi. nacizane yani, kardeşinim.
uykusuz'a uğur gürsoy'un zoruyla giren yazardır. uykusuz'un en keyif verici yazarlarındandır ayrıca, en son okunması tavsiye edilir, malum assolistler en son çıkar.
Uykusuz adlı dergide kendimi durduracak değilim isimli köşesinde her hafta birbirinden ilginç ve can alacı konulara değinen yazar. asıl mesleği diş hekimliğiymiş sanırım.
uykusuz'da kendimi durduracak değilim ve bişeyler duydum isimli köşelerde yazan mizahçı.
geçen haftaki "özgüven terörü", bu hafta da "hüzün mafya"sının yarattığı "keder sağanağı" ilgili yazısı muhteşem. özellikle "özgüven terörü", ki ben ben diye ortalarda dolaşan, şişkin egoları ile sevimsiz, başkalarını ezerek varolabilen yeni tip şehir insanına dair okuduğum en güzel yazı.