Karışıklığın hayatımızı diri tutacağını, bizi sürüden ayıracağını düşünüyorduk . Bizim gibileri kokusundan tanıyorduk. Samimiyetimiz sonsuzdu. Hiç çalışmayacakmış gibi, hiç bankaya gitmeyecekmiş gibi, ayın kaçı olduğunu hiç merak etmeyecekmiş gibi yaşıyorduk. Görüyorduk , böyle yaşayan insanlar vardı.Yaşı bizden büyük birtakım insanlar ara sıra belirip bu hayatın devamı varmış gibi davranıyorlardı. Bizlere en bohem, en diri, en şenlikli taraflarını sunuyorlardı. Özeniyorduk, 'Tamam' diyorduk, 'işte bu ' diyorduk. Onları çok seviyorduk. Ama kimdi onlar ve şimdi neredeler ?
"Ne zaman Köfte ekmek yesem aklıma Sartre gelir"'den bir paragrafla selamlamak isterim kendisini.
"sizin anteni takarken bizim çanağı kırmışlar dedi, çanak antenlerin kırılabilen nesneler olduğunu bilmediğimden hemen cevap vermedim" kendini durduracak değil o. canına yandığımın yazarı.
Kendisini yillardir takip ederim . Herkes uykusuzu hoyrat umut ne biliyim pisirik ersin icin alirken benim oncelikle firat budaci icin aldigim zamanlar olmustur . ilk kitabini 2 gunde bitirip hayatimda okumaktan en zevk aldigim kitapti diyebilirim . Simdi ikinci kitabini almis ve yarilamis bulunmaktayim . Yazdiklari genelde aa bence de lan etkisi yarattigi icin mi nedir cok seviyorum kendisini . Bi de anlattigi modern aile tipleri hep midemi bulandirmistir . Amk modernleri .
facebook'ta tam bir savunmasız, adeta yavru bir tavşan olan yazar. gelen geçen bir şeylerde etiketliyor kendisini, kendisinin haberi yok muhtemelen. zaten pek kullanmıyor hesabını sanırım.
bir dolu, günlük hayatta görüp de biri söylemeden fark etmediğimiz yaşanılmışlıkların farkındalığını harikulade betimlemelerle ifade etmiş yazılarından birinin içinde geçen;
"kızmak gibi kaba bir duygu yerine, narin bir kırılganlık sarmıştı bugünlerde etrafı. galiba bir modaydı bu. kızmayıp kırılan bir grup insan, kavgaların finalini gittikçe zora sokuyordu. hayat gibi diri diri kızmak varken, masal gibi süklüm püklüm kırılıyorlardı. salyalar akıtan değil, kabuğuna çekilen mağrur bir duyguyu daha çok yakıştırıyorlardı kendilerine. resmen kolaycılıktı bu."
2016 dan beklentim artik kendisinin kitap çıkarması.
Yazar diye geçinen tonla insan varken, mizahı adeta israf eden Furat Budacı niye yazılarını toplamiyor bi kitaba.
Edit: fırat abi seni Erman caglar ile karistirdim kusra bakma senin kitabı okudum zaten sen de iyisin ama o da iyi.
eğer burayı bir gün okursa , ilk kitabını bir kere , ikinci kitabını iki kere okuduğumu ve kendisinin en beğendiğim 3 yazar içinde olduğunu söylemek isterim.