türkiye'ye büyük paralar kazandırdığı için asla kansere neden olduğu haber edilemeyecek olan vasat kuru yemiş. kavrulmamaşının aidse neden olduğu iddia edilmektedir.
bir çiledir hasatı. bak bilen bilir. türlü çilesi vardır. yok çuval taşıması yok patozu yok savurması. ama topladığın fındığı güzinede ksvurupta eş dost akraba yemeside ayrı bir tatdır he.
dunyadaki üretiminin büyük kısmının ülkemizde olmasına rağmen, dünyadaki piyasası almanya tarafından şekillendirilen ürün. karadeniz sahilimizde yetişir. karadeniz halkının bir kısmının geçim kaynağıdır.
gülmeyin, beslenme uzmanlarına göre de her gün bir avuç fındık yemek gerekiyor (iyi gelirrr) bu kadarcık fındık günlük e vitamini ihtiyacının %100'ünü karşılayabiliyor ki e vitamininin sperm sayısını ciddi oranda artırdığı bilimsel bir gerçek.
ayrıca halk arasındaki deyişle kalbe iyi geliyor. fındık yağında %83 oranında bulunan oleik asitin kanda kolestrolün yükselmesini önlediği, kolestrolü düşürdüğü, kan şekerini düzenlediği, kalp ve damar hastalıklarına iyi geldiği biliniyor. ayrıca 100 gr fındık 650 kalorilik değeri ile kuruyemişlerin içinde başı çekiyor.
dün itibarıyla toplamasını bitirdim .akşam üzeri patosa çektim .patos çalışmaya başladı sağanak yağmur başladı .patos bitti yağmur bitti .ben ıslandığımla kaldım .
Bana o güzelin karadenizi hatırlatan doğanın bizlere hediye ettiği ve bir çok yararı olan bir besindir.
tansiyona, kansızlığa, kolestrole, uykusuzluğa ve sinir bozukluğuna iyi geliyor.
bununla birlikte kemikleri güçlendiriyor, enerji veriyor ve cildi gençleştiriyor.
aynı zamanda dişleri de kuvvetlendiriyor.
karadeniz bölgesi özellikle de ordu , giresun yörelerindeki insanlar için ağustos ayını işkence haline getiren leziz şey.
o kadar çileye kâr yapılamaması da ayrı yaralar yöre halkını.
her yıl, fındık para etmedikçe; niyetlenirler fındık bahçelerini yakmaya.
ancak soğuk kış gününde sobanın üstünde veya fırında kavrulmuş sıcacık fındığı yerken unutulur çekilen eziyetler.
