1. bütün zeminler kaliteli olmalı. bazı bahaneleri bırakmak lazım. sivasspor'un zemini şu an türkiye'nin en iyi zemini. demek ki isteyince olabiliyormuş.
2. herkesin geliri eşit olmalı. havuz geliri, yayın geliri felan deniliyor ya ondan bahsediyorum.
3. altyapı için fazla para ayrılmalı. hatta verilen önem zorunlu hale getirilmeli.
4. taraftarların daha anlayışlı olması gerekliliği. (bu biraz toplumla alakalı. bunun için kampanyalar gerekli.)
5. stadlarda sorun çıkartanları ömür boyu men etmeli hatta büyük para cezaları uygulanmalı.
6. hakemlere karşı daha duyarlı olma gerekliliği.
7. futbolu kısa vadeli değil, uzun vadeli düşünme gerekliliği. yatırım kısa vadeye değil, uzun vadeye olmalı.
bunlar iyi bir futbol izlememiz için gerekli olan yeniliklerdir. daha bir çok sebepte sayılabilir.
bunların hepsi bir an da gerçekleşir mi?
hayır!
nedeni?
çünkü bunlar bir kültür meselesi, toplum meselesi. beynimizdeki tabuları yıkamadıkça, futbolun sadece futbol olduğunu kavrayamadıkça bir arpa yol katedilemez. rekabet olur, taraftarlar arasında çekişme olur, hafif diyaloglar olur ama düdük çaldığı an ya da kısa bir sürede biter, bitmesi gerekir. rakip taraftarın futbolunu eleştirirsin, rengini sevmezsin, kin duyarsın ama saygı da duymak zorundasın. son 4 madde bizlere bağlı.
2000-2001 sezonundan beri sürdürülen liglerdeki takım sayısının azaltılmasından vazgeçilmesi. mesela süper lig ve bank asyada takım sayısı 20, 2. ligde 54 * ve 3. ligde 80 takım olsa fena mı olur ? hem temsil edilmeyen il sayısında azalma olur, hem de daha fazla futbolcu çıkarma şansına sahip oluruz. ayrıca süper ligdeki takım sayısı 20 olursa daha fazla maç oynanacağından avrupa'da daha başarılı takımlar gönderebilme şansımız olur.
seyir zevkinin artması ve aşırı defans ağırlıklı futbolunun önüne geçilmesi için yapılması gereken yeniliklerdir.
maçın süresini uzatmak ya da saha ebatlarını büyütmek futbolcuyu robota çevireceği gibi futbolcu sağlığı açısından da tehlikeli. ofsaytı kaldırmaya kalsan ortada futbol diye bir şey kalmaz. o yüzden bence en mantıklısı kale ebatlarını az da olsa büyütmektir.
şu devirde ortada koşturup duran hakeme ve getirdiği tonla hataya gerek yoktur aslında. gelişmiş teknolojili aletlerle bir pozisyonun faul olup olmadığı, topun çizgiyi geçip geçmediği, ofsayt olup olmadığı gayet rahat anlaşılabilir ve sahadaki bir görevliye (yan hakem) kulaklıktan iletilebilir. o da tamamen objektif ve teknoloji destekli bu kararı oyunculara iletmekle mükelleftir sadece. böylece bi ton hakem hatasında kurtulmuş oluruz.