-sabri ne kadar koşmuş lan
+ gebzeye kadar koşmuş dede
- emre
+ emre ankaraya vardı
- ouuu
+ dede ibrahim üzülmez adanaya varmış
- lan onun maçı yok ki bugün
+ dün akşam maç çıkışı eve koşarak gitmek istemiş
- adana da ne işi var lan peki
+ kafasını kaldırmıyor ya ondan .
bir çok şey yazılan ama hiç biri gerçeği yansıtmayan durum.
bunları hesaplamak için oyuncunun şortuna takılan küçük bir aygıtla yaplıyor bu hesaplama. direk olarak istatistik işlerine bakan yazılım şirketinin server ına aktarılıyor veriler. oradanda bir algoritma sayesinde hesaplanıp ekrana geliyor.
oyuncuyu maçın her anında takip eden kameralarla yapılan işlemdir.
televizyonda görmüştüm sanırım. nerede gördüğümü tam hatırlamıyorum ama olayı bir fifa yetkilisinin anlattığını iyi hatırlıyorum. 50 bin tane kamera açısı vardı hacı, sahada adam koşuyordu.
gerçi koştuğu yerin ne kadar olduğunu nereden biliyorlar onu da anlamadım ama öyle diyordu. koşumetre ne mna koyim?
iddaa isimli tahmin oyununa eklenebilecek mukemmel bir bolum olabilir, mesela bir futbolcu 15km kostuysa ve sen 13-17 arasi tahmin ettiysen hakettigini alirsin, nerde telefon ariyim su iddaa yetkililerini...
asıl yapılış amacı transfer döneminde futbolcuların toplam kaç km yakmış öğrenilmek istenmesidir.O kadar para verip aldıkları futbolcunun kaç km yaktığını bilmek hakları.
tv deki futbol yorum programlarinda cok gördügüm bir hadisedir. benim gördügüm sekliyle, bütün futbol maci bir programa yükleniyor, futbolcularin hareketleri o sahanin ebatlari belli oldugu icin futbolcu hareket ettiginde otomatik olarak belli oluyor. yalniz bunun nasil bir program oldugunu, ismini bilemeyecegim. yalniz ard´de günter netzer´le gerhard delling bir futbol macini tartistiklari zaman, cizgi film gibi bütün oyun bir programin icerisine yüklenmis, saniye saniye futbolcularin konumlarini, hatta süratlerini, zaman faktörünü de icine katarak irdeleyebiliyorlar.
topun sürati falan da kesinlikle belirgin o programin icinde.
bütün ofsaytlar, fauller, futbolcunun düserken aldigi egilim yüzünden aldigi darbenin tam olarak nereden geldigini falan, o program kabak gibi gösteriyor. ben sahsen yukarida yazildigi gibi futbolcularin her birine bir alet taktiklarini görmedim, ve sanmiyorum da. teknik bilgim cok yetersiz olmasina ragmen nacizane tahminim, bütün olayin o futbol macinin o programin icerisine yüklenmesi sirasinda herseyin otomatik olarak belli oldugu seklindedir.
hatta, o programin icinde futbolculari oyunda oldugundan baska baska yerlere cekistirip, su adam surada olsa, bu olay su sekilde cereyan ederdi, bile diyebiliyorlar. ama bu programlar piyasa da satilir mi, ismi nedir, ne degildir, bilemeyecegim. ancak kesin olarak metresine kadar bir futbolcunun ne kadar kostugu kesinlikle belli, hatta bir kez sahit oldugum sey, diger futbolculari silip bir tanesinin oyunun belirli birkac saniyesi icerisinde yaptigi bütün kosulari, hareketleri sanki sahada tek basinaymis gibi, gösterebiliyorlar.
+olm bu sabri nereye gitti lan? herif 2 haftadır gözükmüyo.
+hiç sorma abi ya. son maçında sert ve kavisli orta açayım demiş. top dışarı çıkınca utnmış, topun peşinden gitmiş.
+eee hiç duyan gören yok mu?
+valla abi mardin'de birkaç kişi tanımlanamayan koşan nesne gördüklerini söylemişler.
her futbolcunun ayağına ip bağlayacaksın. makaradan kaç km ip çıktıysa, ona göre koştuğu mesafe hesaplanacak. ne öyle koşumetreymiş, kameraymış uğraşıyorsun? ayrıca ne kadar sağlıklı olabilir ki? hem ip ve yün sektöründe olanlara yeni bir pazar imkanı sun, onlar da para kazansın.
- sabri ne kadar koşmuş lan
+ gebzeye kadar koşmuş dede
- emre
+ emre ankaraya vardı
- ouuu
+ dede ibrahim üzülmez adanaya varmış
- lan onun maçı yok ki bugün
+ dün akşam maç çıkışı eve koşarak gitmek istemiş
- adana da ne işi var lan peki
+ kafasını kaldırmıyor ya ondan .
bir kamera sistemiyle ya da futbolculara takılan bir cihazla yapıldığı söylenmektedir.
cihaz takıyorlarsa kötü ya.
deli ibo: ekrem, benim koşumetre düşmüş gördün mü?
ekrem dağ: ibrahim abi dur şu korner pozisyonu geçsin, bakarız bakalım ceza sahasının içine. nerde düşürmüş olabilirsin ki? en son nerelere gittin?
- bebek sahilinde tur attım, gezdik geldik işte. ne nereye gittini oğlum? genelde sol kanattayım biliyorsun, bakmak lazım ileriye kadar.
+ abi seninkini bulamazsan, sen de başka birininkini alıver. askerlikteki postal hesabı. muahahahahah
- tamam ya nasılsa başkasınınkini bile alsam ben o açığı kapatırım, mantıklı.
+ tabi ki abi, aşırıver birininkini.
- sağolasın koçum.
-----------
yusuf şimşek: ulan bak görüyor musun? benim koşumetre soyunma odasında kaldı, devre arasında hocanın taktik olaylarına daldık. sonra tuvalete girince, o varken rahat işeyemedim. onu çıkarıp işeyeyim dedim, unutmuşum tuvalette.
ibrahim toraman: gidip bir koşu alayım mı abi ben?
- haa git al, sonra bedavadan süren artsın değil mi? maçtan sonra hava at, en çok ben koştum diye. yok öyle beleş oğlum, adil ol biraz.
+ abi sen bu işe kendini çok kaptırdın ya. ben senden çok koşuyorum, ver senin cihazı da bana takalım. şekil yaparsın.
- hadi len...
özellikle futbolcu oyundan çıkıyorsa spiker hemen ekranın altında kaç km koştuğunu görüyor ve o istatistiki bilgiyi veriyor. ama böyle içimden recep ivedik gibi her seferinde "saydın mı lan?" diyorum.
nasıl yapılıyor ya bu? futbolculara taksimetre gibi, koşumetre filan mı takıyorlar?
şampiyonlar ligi maçı uzadığı takdirde, saat 00:00'ı geçiyor. o zaman gece tarifesi mi açıyorlar? koştuğunun iki katı mı yazılıyor?
eğer ortada bir koşumetre varsa, ibrahim üzülmez'e onu takmasınlar. kesin alet sapıtır, hesaplayamaz ne kadar koştuğunu.
bizim türk futbolcular fazla pil gitmesin diye az koşarlar, ee ne de olsa kriz var. tasarruf etmek lazım.
- hilmi ibrahim üzülmez 90 dakikada 18 km koşuyormuş.
+ yok oğlum, otobüs 20 dakikada götürüyor. hem şimdi o fazla para ister.
- ayarlardık ya, bırakıversin bizi.
+ oğlum bulaşmayalım hiç.
