her alanda geri kalmış bizim gibi ülkelerde futbol; halkı uyutan, uyuşturan bir kapitalizm aracıdır. burası ingiltere, almanya, ispanya gibi gelişmiş bir ülke ve toplum değildir. bir takım diğerini fetöcü, diğerini şikeci, diğerini tinerci olarak niteliyorsa, her türlü siyaset futbol sahasında ve dışında dönüyorsa, yabancı futbolculara bok gibi paralar, kazma ötesi yerli futbolculara bir sürü maaş, prim vs. veriliyorsa, bu toplum hep geri kalmaya mahkumdur. futbol da dahi kutuplaşmışız neyin sporu, neyin taraftarı.
Futbol uğruna icabında adam öldürülür, heykel dikilir, çoluğunun çocuğunun rızkını iddalarda kombine biletlerde harcatılır...
Haftanın belli günleri belli saatleri sadece futbola aittir. Futbol insanı köle yapmıştır kendine. Kişiye tuttuğu takımla ilgili yorumlarını sorsan koca bir tarih anlatır sana. Ama yanı başındaki komşusu açmıdır tokmudur, hastamıdır ölüyomudur bilmez.
öncelikle şunu belirtmek gerekir ki futbol, bir spor oyunudur. ancak bu disiplin de ne yazık ki gelişmemiş veya gelişmekte olan ülkelerde bir ayrıştırma aracı olarak kullanabilir. bu ülkemizde o kadar göze batmaya başladı ki, birçok tv programcısı maçlarla ilgili yayın hakları olmamasına rağmen, futbolun saha dışı olaylarını ön planda tutarak reytingden reytinge koşuyor.
futbol takımları, sadece parasıyla bir yerlere gelmiş yöneticiler, cahil kalmış futbolcular, fanatizmin doğurduğu taraftarlar... bunların hepsi bir evin ayrı odaları gibiler.
Efendim bu söylemi genelleştirmek pek doğru olmayacağı gibi ortalama bir internet kullanısının farkedeceği üzere muhtemelen takım seçiminde hiç bir önemli faktör bulunmayan milyonlarca ülkemiz insanının çeşitli internet mecralarında derbi sonrası buraya dikkat ''hakarete varan'' atışmalarını dikkate alırsak haklılığı bulunduğu kolayca anlaşılabilecek önerme. Yalnız şu da tek başına futbol değil toplumumuzu ve dünya toplumlarını uyutan tonla şey daha var. Uyumayanları itina ile ayırıyorum.
afyon mafyon bir yana da, üzerine dönen paraya bakın, ''dünya bahis sektörünün tahmini cirosu 1 TRiLYON Dolar düzeyinde bulunuyor.
Bu tutarın 250 milyar dolarlık bölümü Avrupa ülkelerinden sağlanıyor. Bahsin sadece resmi kaynaklardan değil illegal yollardan ve küçük bahis organizatörleri tarafından da oynatılıyor olması sebebiyle gerçek rakamı belirlemek mümkün değil.''
''Batıda 1930′lu yıllara dayanan bahis sektörünün Türkiye’deki geçmişi henüz çok yeni. 2004 yılında iddaa adıyla ilk yasal bahis Oyunu şirketi sektöre girdi. Türkiye’de yasadışı yollarla oynanan bahis miktarının bir milyar Dolar civarında olduğu tahmin ediliyordu. Devlet bu pazarı kendi kontrolü altına alabilmek için gerekli yasal değişiklikleri 2004′te yaptı ve internet üzerinden yurtdışına giden paranın bir kısmının “iddaa” isimli Oyun üzerinden kendi kasasına akmasını sağladı.'' http://www.dunyagundemi.n...ra-dudak-ucuklatiyor.html
işte böyle, babalar parayı götürür, torun'a torbaya da taraftar olmak kalır.
artık ebenin amı dedirten yavşak entel cümlesidir.ulan amın oğlu,futbolu,taraftarlığı götünden anlayan herifler varsa futbolun suçu ne? sen istersen dünya üzerindeki her şeyi kitlelerin afyonu olarak kullanabilirsin.sovyetlerde din olgusunun yok edilmeye çalışılıp yerine spor,sanat gibi olguların konmaya çalışılması gibi,veya amerika'da kitlelerin sikim sokum televizyon programlarıyla,medya araçlarıyla uyutulması gibi.uyumayacaksın amına koyim,sen bilinçli bir insansan afyonu yutmayacaksın.futbolla uyutulan kitle mensubu lig tv taraftarı denilen denyodur.muhakeme yeteneğinden yoksun,futbolu algılayış biçimi 'siktik,soktuk' muhabbetinden ibaret olan.onun ben gelmişini geçmişini sikeyim,ama sen futbolu seven her insana afyoncu muamelesi yaparsan senin amına koyayım.sırf ortamdaki kızlara zarf atmak için 'futbol ne ya,toplumların afyonu..ah şimdi bir brecht olsaydı da okusaydık' muhabbeti çeviren sahte entelektüel,senin götünde şampanya patlatmak lazım.
edit: eksileyen var lan,gel brecht okuyalım baboli.