3. sezonuyla bıraktığı yerden devam eden dizi. iki dünya ile birlikte kafamız daha da karışacak, allak bullak olacak gibi gözüküyor. En çok merak ettiğim de sahte Olivia'nın maskesi nasıl düşecek, yani düşecek değil mi? Ne olur düşecek deyin, gerçek Olivia'yı istiyorum ben, bu çok ruhsuz geldi bana..
3. sezonuyla Anna Torvun oyunculuk olarak çok ilerlediğini gösteren dizi.
ilk iki sezonda anna torvun çok donuk olduğu ve bazı duyguları veremediği yönünde eleştiriler vardı. son iki bölümdür çok başarılı oynuyor. tebrik ediyorum kendisini.
--spoiler--
massive dynamicde cok normal bir şey gibi ısınlanma çalışmaları yapılması çok güzel seyler olacağını gösteriyor. kim bilir daha gizli yerlerde neler var. bunca teknoloji ve walter.
--spoiler--
bu hafta hiç paralel evrene gitmedik ama paso onların işleriyle uğraştık. demek insanlar ses bombası adı altında insanları bitkisel hayata gönderip kafa da patlatabiliyorlarmış. peter bishop ile paralel evrendeki makine çok feci olacak bunu anladık.
sağır adam alternatif dunham'ı nasıl duydu diye mal mal bakarken farkettim ki adam bildiğin dudak okuyor. ee allah bir yerden alıp diğerine veriyor. ama o adam kimdir neyin nesi kimin fesidir pek üstünde durulmadı ya neyse.
hazır aklımdayken yazayım walter astrid'e bu bölüm aspirin dedi şaka maka. hehe.
bu daktilo olayı nedir ya. tamam yaratıcı ama bunun sırrı nedir nasıl bir şeydir. nasıl daktiloda tuşlar basmıyorken aynada basıyor olarak gözüküyor. sanırım walternatif ile yazışıyorlar. ama cevaplar hiç de geç gelmedi şimdiye kadar, anında cevaplanıyor.
william bell niye öldü ? evrenler arası gidip gelmekten vücudu mu aşındı nedir bu muhabbet (2.sezon finalinde böyle bir muhabbet vardı sanırım). walter bishop'a da gider ayak sağlam kıyak geçti, nina sharp'a da siktiri çekti. sevdim bu bell'i. büyük ihtimal ilerleyen bölümlerde bir şekilde yine karşımıza çıkacak ajan charlie gibi.
eğer o kutu hiç açılmasaydı kesinlikle pulp fiction'a gönderme var derdim ama açtılar işte kutuyu, içinden çıka çıka da müzik kutusu çıktı. hehe.
aslında her şey thomas jerome newton'un üzerine kurulu. maşallahı var bilmediği hiçbir şey yok . paralel evrenin en önemli adamı. walter bishop'tan sonra en zeki karakter. ölen bell'i saymıyorum gayri.
şimdi şöyle bi sıkıntı var. 6. sezon 1. bölümde bir bilinmezlik çözülmedi. ve genelde paralel evren ağırlıklı bir bölüm izlemiştik. şimdi yine eski haline dönüyor her bölüm bir şeyler çıkacak onu bulacaklar falan feşmekan. e bu sırada hiç paralel evrene zaman ayıramıyacaklar mı. çünkü ancak yetiyor bir dosyanın kapanmasına yaklaşık 45 dakika.
alternatif olivia da olsa peter'la sevişmesini izlemek güzel olabilir ama dostum peter sen zeki adamsın yakında çakarsın mevzuyu der ve bu giriyi burda bitiririm.
--spoiler--
yeni sezonun 3. bölümüyle büyük alkış almış yapım. an azından benden. tamam belki çoğu kişi benim gibi hesaplayan adamın numarasının olivia ya çift kişilikli olduğundan sökmeyeceğini anlamıştır ancak bu, 3. bölümde işlenen konseptin klişe veya basit olduğu manasına asla gelmiyor. bence de uzun zamandır izlediğim en fringe bölümüydü. arkadaşa ne verdilerse bana da versinler, kabulüm.
introsunda bulunan sinüs teoremi formülü devamlı kafamı kurcalayan bir olgu. madem bu kadar bilimsel bir dizi yapıyorsun koy oraya feynman diyagramlarını, dışlama ilkesini falan.
1- Düzen, FBI bünyesinde kurulan Fringe Bölümü tarafından araştırılan, dünya genelinde olan açıklanamayan olaylar serilerine verilen genel isimdir.
2- FBI bünyesindeki Fringe bölümü, Phillip Broyles, Olivia Dunham, Peter Dishop, Dr.Walter Vishop ve Astrid Farnsworth'dan oluşmaktadır.
3- Walter, hayatının 17 yılını bir akıl hastanesinde çürütmüştür.
4- Walter'ın eski ortağı ve arkadaşı olan William Bell, milyarlarca dolarlık bütçesiyle dünya çapında faaliyet gösteren ve ABD ordusuna en çok iş yapan Massive Dynamic adlı teknoloji ve bilim şirketinin kurucusudur.
5- Gözcü, Düzen ile bağlantılı tüm olaylarda ortaya çıkan esrarengiz bir karakterdir.(Muhtemelen paralel evren ile bizim gerçekliğimiz arasında gidip geliyor)
6- Gözcü, yıllar önceki bir araba kazasında Walter ve Peter'ın hayatını kurtarmıştır.
7- Walter ve William Bell uzun yıllar önce alternatif gerçekliğe (paralel evren) gidişin bir yolunu buldular ve istemeden Düzen denilen olaylar serisini başlattılar.
8- Peter aslında 7 yaşındayken öldü. Ancak Peter bunu bilmiyor ve Walter, Peterın gerçekte kim olduğuna dair büyük bir sır saklıyor.
9 - Olivia henüz küçük bir çocukken Walter ve William Bell tarafından Cortexiphan adlı bir ilaç verilerek denek olarak kullanıldı.
10- Olivia, William Bellin yaşadığı paralel evrene çekildi ve görünüşe göre orada sıkışıp kaldığı süre içinde bizim gerçekliğimiz ve alternatif gerçeklik arasında büyük bir savaşın yaklaştığı konusunda uyarıldı.
--spoiler--
s03e03
--spoiler--
uzun zamandır izlediğim en sıkı bölümlerden biri olmuştur. gerçi bölüm içi vakanın büyük resme bi faydası olmamıştır ama kendi içinde çok iyi bir dolgu bölüm olduğunu itiraf etmeliyim. ha, tek katkısı olivia'nın paralel evrende olduğunu anlamasına bir tık daha yardımcı olmasını sağlamıştır.
--spoiler--
s03e03
üçüncü sezonunun ilk iki bölümünde, itiraf etmem gerekiyor, uyutan diziydi. tabi bu durumun sebebini çok iyi anladığım için sabır ettim, bekledim. sonuçta çok çok çok komplike bir noktaya getirdiler olayı. işin içinden hakkıyla çıkıp çıkamayacakları konusunda hala şüphelerim var, evet, fakat üçüncü bölümü izledikten sonra şöyle bir rahatladım. arkama yaslanıp orgazmı yaşadım. gerçekten çok iyi bir bölümdü. hatta şu ana kadar izlediğim bölümleri içinde ilk üçe çok rahat bir şekilde koyabilirim. neredeyse doğru düzgün tek bir walter bishop* diyaloğu olmamasına rağmen bu kadar sağlam bir bölüm olması etkileyici. aynı çizgide devam etsinler, sanırsam bu işin içinden çıkacaklar.
--spoiler--
ihtimallerin bölündüğü sahneler muhteşemdi. ayrıca süper zeka eleman her kim ise, rolün hakkını çok iyi vermiş. mimikleri, konuşması, duruşu, alaycılığı on üzerinden ondu bence. birde olivia dunham lütfen kızıl kalsın. böyle daha bir ısındım. daha bir ısırasım var. yengeniz olur şşşş!
--spoiler--
--spoiler--
3.sezon 3.bölüm: olasılıksızı okuyup da o ihtimalleri hızla düşünüp zincirleme reaksiyon oluşturan adamı david caine'a benzetmeyen biri olamaz sanırım. başta bu bölümün senaryosunu olasılıksızdan araklamışlar diye düşünmedim değil zaten.
--spoiler--
--spoiler--
alternatif kızımızın sonunun yaklaştığı gibi bir izlenim veren bir bölümle haftayı kapatmıştır. bizim tarafta olunca jenerik de bildiğimiz mavi tonlu jenerikti.
newton, "sevişmeden peter ın güvenini kazanamazsın" demeye getirince içimin yağları eridi. bölümün sonunda da peter'ı ikna için altına girdi bolivia.
walter anında şirkete konmuş, çok güzel oldu. diziye ekstra bir yenilik getirecektir ancak laboratuvara da döneceğiz elbette.
astrid yine çok şeker, walter ın çalışırken yanında olması ve asistanlığını yapması walter'ın odaklanmasında yardımcı oluyor, bu çok açık. 1 ve 2. sezondan güzel altyapısı hazırlanmış baktığımızda.
bu hafta fringe lik bir olay yoktu, shapshifterlara döndük yine.
--spoiler--
4. bölümü de izledik. astrid hala fena figüran. yani elbette dizi de figüran da olacak ama bu hanım kızımız bi türlü işlevselleştirilemedi. yani arada bishop'ın espirilerini kurban gidiyor, araştırmalar yapıyor falan. diziden çekip çıkarın şu haliyle, dizi bi şi kaybetmiyecek. hayır ben astrid'i çok seviyorum. tam da bu yüzden kızı daha iyi kullansınlar istiyorum, derdim bu. ne olabilir diyecek olursanız, bence mesela görevlere bizimkilerle birlikte astrid de çıksın. neden olmasın? walter'ın hayatını falan kurtarır. hatta dalga geçiyorum zannedeceksiniz ama kız göreve başladıktan sonra, walter'ın hayatını kurtarsın. sonra walter'la aralarında bi yakınlaşma başlasın. walter kızla yakınlaşınca onun görevlere çıkmasını istemesin. kız ise göreve çıktıkça kendini bulduğunu hissetsin falan... hayır bu sadece ilk aklıma gelen... muhtemelen kimse walter gibi yaşlı biriyle astrid'i yakınlaştırmamı beğenmicek...o zaman broyles ile bi şiler yaşasınlar, böylece broyles da astrid de daha dizinin içinde karakterler olurlar... ya da mesela paralel evrende astrid'de değişseydi. paralel astrid bizim dünyaya gelince laboratuvarda türlü kötülükler falan yapsaydı gibi gibi senaryolar geliştirilebilinir...
bu arada olivia'dan da acaip şikayetçiyim. özellikle 4. bölümü izleyin. kızın yakalanma korkusu yaşadığı anlarda falan suratının aldığı ifadeler nası olmamış anlatamam. çok kötü oynamış. hani hatun güzel olmasa, inanın öyle seyredilir cinsten olmicak. samimi söylüyorum. eksi vermeden önce bi söylediğim gözle izleyin, ondan sonra siz de bana hak vereceksiniz...
neyse, bunların dışında gayet güzel dizi. izleyin, izlettirin.
bazı bölümlerde kısa kısa aşmış hatunları karşımıza çıkararak gönlümüzü ayrıca fethetmiş dizi. jacksonville'de*sarah edmondson'un gülümsemesini görmek güzeldi, s2e17'de de diane kruger'ı görmek yamulttu.*