başladığından beri çıkan tüm dizilerde bi parçasını bulabileceğiniz efsane dizi. Enteresan olan çaktırmadan değil ayan beyan friends'i taklit etmektedir bu diziler. işi abartan için;
ali abi olmazsa olmaz mekan. halen orda mıdır bilmiyorum ama hayatımda "iki cay bi tavla" demeyi en çok sevdiğim kişinin çalıştığı cafedir. görükle piyasası ordadır.*
oyuncuların aldığı parayı hak ettiklerini düşündüğüm,kanaatimce en iyi sitcom dizisi.ilk sezonlarda mathew perry ve jennifer annistonun birlikte oldukları idda ediliyor..
görükle'nin kağıt oynama,tavla atma ya da okey çevirme ihtiyacının bir arada giderildiği tek mekan.sabah 12,akşam 1 vardiyasının bolca kullanıldığı,görükle'nin en kıvılkıvıl mekanı.vanilla,doors boş kalır friends kalmaz...
20. tekrarını izlediğimde bile aynı keyfi aldığım gülmekten yerlere yattığım rachel ross chandler monica joey (how you doin') ve phoebe'siyle gönüllerimizi fetheden dizi.
so noone told you life was gonna be this waaaay
your job's a joke, you're broke, your love-life's doa
it's like you're always stuck in second gear
when it hasn't been your day your week your month or even your year
but
i'll be there for you, when the rain starts to pour
i'll be there for you, like i've been there before
i'll be there for you
'cause you're there for me too..
öğrenci kenti görükle'nin en eski kafesidir.son dönemlerde hafif bir kırathane havasına bürünmüşse de ali abi nin varlığı dolayısıyla her zaman gidilen nadir kafelerden biridir.
dizimin giriş müziği ile tanınan Rembrandts'in diziyle aynı ismi taşıyan parçaları;(Friends Collection (2004) ilk parçası)
So, no one told you life was going to be this way,
Your job's a joke, you're broke, your love life's D.O.A,
It's like you're always stuck in second gear,
When it hasn't been your day, your week, your month,
or even your year,
But....
I'll be there for you!
When the rain starts to pour,
I'll be there for you!
Like I've been there before,
I'll be there for you!
'Cause you're there for me too...
antidepresan niyetine izlenebilecek tüm zamanların en komik sit-com'u.
ilk izlediğinde herkesin anlattığı kadar komik bulunmayaşının sebebi esprilerin içine henüz girilememesidir. birkaç bölüm izlendikten sonra değil espriler, joey'in yüzündeki saf "sana demiştim değil mi" ifadesi, ross'un garip tonlamaları, monica'nın bitmek bilmez hırsı ve şişman günleri, phoebe'nin takıntıları ve çığlıksı konuşmaları, rachel'ın şımarıklıkları ve chandler'in garip şakaları * kahkalara boğacaktır.
en komik sezonlardan biri 5. sezondur. ama en baştan izlenmesi tavsiye edilir.
gerçek bir sit-com' dur, zira duyulan kahkahalar efekt değil, bizzat çekim sırasında sette bulunan izleyicilerin doğal sesleridir, bu da bloopers izlendiğinde görülecektir.
kısaca anlattırmayın yaşayın, kendinizi onlar * gibi hissedin.
(bkz: anlatılmaz yaşanır)
istanbul'a ilk taşındığımda kendimi rachel, elimi hiç bırakmayan kadim dostumu joey belleyip aynı onların bir zamanlar birlikte yaşadıkları gibi bir daire aramama sebep olan dizi.
hayatımın dizisi. üzgünken neşe büyüsü yapma becerisi var. mutluyken ise katmerleme. eğer ki bu dizi çekilmeseymiş, dünya başka türlü olurmuş sanki.
pek komik bulmadığım dizi. daha doğrusu komik bulmaya başlamak için 4-5 bölüm arka arkaya izlemek gerek. sonra sezon sonu bölümlerinde gülmeye başlayabilirsiniz.
son sezonda baya bir ıkındıkları görüldüktan sonra yine de tekrar ekranlara dönmesinin gündeme geldiğinde sevindirmiştir, amma ve lakin ses soluk yok hâlâ.