frida kahlo

Esine yazdigi mektup bir cok kisinin dusuncesinin tercumani olmus.

her kadın biraz frida'dır. ve her erkek fazlasıyla diego...

niye bu kadar acı çekmiş anlam veremiyorum bazen ya kendinden başka bir frida daha var içinde sanki diegoyla hiç tanışmamış gibi anlatamamış kendini ele geçirmiş tüm bedeni.

15 yaşında geçirdiği otobüs kazası ile trenin altında kalarak; bir demirin belinden girip üreme organlarından çıkması (rahmi kıl payı kurtulsa da) ve pelvis kemiklerinin de kırılmasıyla çocuk sahibi olmasının imkansızlığını bilmiş, yine de bir umut kendisini defalarca aldatan ve kendinden yaşça büyük diego rivera ile evlenmiş 2 kez hamile kalmış 2 kez aldırmak zorunda kalmış ve nitekim kazadan sonra yaşadığı fiziksel acıların yanısıra yaşadığı kürtajlar ve çocuk özleminin yaşattırdığı ruhsal ve psikolojik acıları da baş gösterince frida tamamen kendini resim çizmeye adamış, içindeki boşluğu fırçalar paletler boyalarla doldurmaya çalışarak acı dolu hayatını böylelikle tüm umutsuzluğu ile hissetmiş oldu.

Bana sorarsanız ne kazadan sonra yıllarca yatakta acılar içinde kıvranması onu ümitsizliğe düşüren ne de diegonun başına buyruk umursamaz tavırları. O yalnızca doğmayacağını bildiği çocuğuna isim seçerken hissetti tüm kırgınlığını.

Mardinli gibi tipi olan kürt bir kardeşimiz. Gerçek ismi namık olabilir bu abimizin.

kumaşı bozuk bir kadın. (her iki anlamda da.)
kocası da zati çirkin.

Kötü günümde yanımda olmadığın zaman vazgeçtim.
Canım sıkıldığında benimle paylaşmadığını, kırılacak veya tedirgin olacak olsam bile düşüncelerini açıkça söylemediğini anladığım zaman vazgeçtim.

Bana yalan söylediğini anladığım zaman vazgeçtim.
Gözlerime baktığında kalbinle bakmadığını ve bana hâlâ söylemediğin şeyler olduğunu hissettiğimde vazgeçtim.

Her sabah benimle uyanmak istemediğini, geleceğimizin hiçbir yere gitmediğini anladığım zaman vazgeçtim. Düşüncelerime ve değerlerime değer vermediğin için vazgeçtim.

Ağrılarımı dindirecek sıcak sevgiyi bana vermediğinde vazgeçtim.
Sadece kendi mutluluğunu ve geleceğini düşünerek beni hiçe saydığın için vazgeçtim.

Tablolarımda artık kendimi mutlu çizemediğim ve tek neden sen olduğun için vazgeçtim. Bencil olduğun için vazgeçtim. Bunlardan sadece bir tanesi senden vazgeçmem için yeterli değildi.

Çünkü sevgim büyüktü. Ama hepsini düşündüğümde senin benden çoktan vazgeçtiğini anladım. Bu yüzden ben de senden vazgeçtim...

Frida'yı severim falan eyvallah da biraz da eleştiri yapmam gerekirse kocasının kız kardeşiyle ilişkisi hatta çocuklarının olduğunu bile öğrenip, erkektir yapar kafasında olan bi cahildi. Nasıl soğudum senden anlatamam frida. Feminizmin yüz karası.

Ha bi de komünizm parayı bulana kadardır sözünün doğruluğunu da tattırdı bize. Tüm gün devrim devrim diye gezinen bu tip ve kocası diego dönemin ünlü kapitalistleri tarafından keşfedilince pılını pırtını toplayıp amerikalarda zevke sefaya gittiler. Yazık.

geçenlerde bir kadın omzuna frida kahlonun yüzünü dövme yaptırmış. gerçekten şaşırdım neden bir insan böyle bir dövme yaptırmak isterki. ama dövmeci çok yetenekliymiş çok düzgün bir dövmeydi.

"a, evet, bir de şu küçük bıyığım var. Sözü gelmişken, itiraf edeyim: bu, diego'yla aramızda bir sorun olmuştur. Bir gün bıyığımı aldırmak istemiştim, Diego korkunç öfkelendi. Diego bıyığımı sever, onun için bir ayrıcalık belirtisidir. On dokuzuncu yüzyılda meksikalı burjuva kadınları bıyıklarıyla ispanyol kökenli olduklarını sergilerlerlermiş. Çünkü malum, yerliler kösedir."

bu sevginizi bakımsızlığınıza bağlıyorum sayın kezbanlar.

kafası güzel ressam. tek ilgi çekici yanı bu.

Tüylerini almaya üşenen kızların yaşama sevincini arttırıyor sanırım..

anlam veremedigim sekilde fenomen haline gelmis, kuaforde olmadigi saatler icinde kuaforde olmayi dusunen kadinlarin hayranlik duydugu bir ressam hanimefendi.

Feminist falan değildir, aşık falan değildir. bildiğin kocasına takıntılı köylü Kezban paçozun siyasete atılmış ressam hali.

Fridadan çok daha güçlü ve onurlu kadınlar var adını duymadığımız. Bu kadını şişirip duruyorlar sırf kadınlar bunun kadar aptal olsun kocasına tasın diye. iğrenç...

Şişirilen bir balon. Her dönem böyle birileri şişirilip çok bir şeymiş gibi piyasaya serilir. Kaşını bıyığını almıyormuş. Kürt kızlarının idolü olmasına şaşmamalı sakal tıraşı olmaktan bıkan bunu idol alıyor. Hahahhaaha evet.

ÇiRkin kadın tesellisi.
Kahro güzellemesi ile çirkinliği normalleştirmek.
Şu kadını her gördüğümde Midem kalkıyor.

Saygı duyduğum ressam. Hayatını okuduğumda şaşırıp kalmıştım bir insanın psikolojisi hem bu kadar bitik hem de bu kadar güçlü nasıl olabilir diye. Çok garip. Aşkıyla hayatıyla hastalığı ve yaraticiligiyla var olmuş kadın. Feminize etmek için söylemiyorum kadınlık falan diyerek de şişirmek gibi değil. Ama bu kadının kaşı bıyığı değil dikkat çekmesi gereken.

kadını bir rahat bırakın artık ya,
tuvalet kağıdında bile olacak neredeyse.

t: doğru zamanda dünyaya gelip yanlış zamanda ünlenen aktivist, yazar.

Şu başlıkta 350 küsur entry içinde hayatı ve hayatından alıntılanan paragraflar, cinsel yaşamı, bıyıkları ve komünistliği dışında sanatına dair gerçek anlamda bir şeylerin karalandığı tek entry şudur.

https://m.uludagsozluk.com/e/2425974/

Dergi kapaklarından figürlü çantalarına kadar ülkemizde bu kadar ünlü olan bir sanatçının sanatına dair bir entryi alıntılayarak ve bu yazıyı buraya bırakarak en azından tablolarından birinin adını bilmekle içimi rahatlatmak istedim.

Umarım güzel sanatlarda durum daha iç açıcıdır.

kürt olduğunu düşündüğüm, dönme olma ihtimali yüksek olan kıllı mıllı sakallı bıyıklı tiksinç kadınımsı.

6 Temmuz 1907 de Meksika da doğdu. Fakat asıl doğum yılının 1910 olduğunu söyleyerek doğumumunu Meksika devrimiyle özleştirir. Tam adı Magdalena Carmen Frida Kahlo Calderon dur. 6 yaşında geçirdiği çocuk felci nedeniyle bir bacağı tam olarak gelişmemiş ve tahta bacak lakabını almıştır.
Babasının hiç erkek çocuğu olamamasina üzüldüğünü bildiği için bir erkek çocuğu gibi davranmaya başlamış o şekilde büyümüştür. Meksika'da Ulusal Hazırlık Okulu Tıp Eğitimi Bölümü'ne kabul edilen ilk kız öğrencilerden biridir.
1925 te geçirdiği trafik kazasının ardından 32 ameliyat geçirmiş yatalak bir hasta olarak kalacağı düşünülürken iki yılın ardından yeniden yürümeye başlamıştır. Bu süreçte Babasının yatağının üzerine taktırdığı aynaya bakarak kendi resimlerini çizmeye başlamış bu onun iç dünyasıyla tanışmasına imkan sağlamıştır.
1929'da Meksika Komünist Partisi üyesi olmuştur.Amacı Meksikalı Michalangelo olarak tanınan ünlü ressam Diego Rivera'ya ulaşmak, onun resimleri hakkındaki fikrini öğrenebilmekti.
Diego Frida'nın resimlerinden çok etkilenmişti. Frida ise Diego'ya aşık oldu. çift 21 Ağustos 1929'da evlendi. Düğünlerine aileden sadece babası geldi. Diego nun sadakatsizliği nedeniyle ayrılmışlar fakat daha sonra 1939 da yeniden evlenmişlerdir.
Frida, Diego'yla ikinci kez evlendiği dönemde sürrealist akımın öncü isimlerinden Andre Breton'un desteğiyle New York'ta bir sergi açtı ve bu sergi büyük ilgi gördü.
Ayrıca hayatı film olarak çekilmis ve Filmin başrolünde Salma Hayek ve yönetmen koltuğunda da Julie Taymor yer almıştır.
La esmeralda sanat okulunda öğretim görevlisi olduğu yıllarda sağlığı iyice bozuldu ve sağ bacağı kesildi.
13 temmuz 1954 tarihinde akciğer ambolisi nedeniyle hayatını kaybetti.

Rauda james in kaleminden hayatını okuduğum bir kadın.

Öncelikle neden okuduğumu bilmiyorum. Okumak istemeye istemeye 1 yıl kitaplıkta erteledikten sonra, elime alıp alıp bi kaç sayfa okuduktan sonra bir daha elime almadan geçen zamanların sonunda bitireyim de rahat ederim dedim.

Tişörtler, küpeler,çantalar kafeler ve hatta butikler.her yer frida. Kim bu kadın? Bu şöhreti hakedecek ne yapmış?

Açıkçası bana göre bu şöhreti hakedecek bir şey yapmamış. Ben resim sanatından anlamam. Resimlerini de çok beğenmedim. Hayatını ise diegoyu tanıdığı güne dek ilgi çekici sonrasında saçma/uyduruk buldum.

Ama yolda ya da sağda solda kahlo figürü görürsem hakkında ne bildiğini insanlara soracağım, betty boop un bi ara çok meşhur olup; en eski fahişelerden olduğu duyulunca ortadan kalkması gibi belki kahlo nun da abartılacak bir durumu olmadığını anlarlar. Ayrıca Amerika’ya gittikten sonra koministler tarafından afaroz edilmiştir. Kominist diye çok şaapmamak lazım.

Senin sevmediklerini de sevdim ben Diego. Neden sevmediğini anlamak için, onları… sevdim !!! Ya da sevmeye çalıştım… içimdeki, sana dair olan öfkeyi dindirmek için yaptım belki. Öfkem dinmedi Diego.

Her defasında körkütük aşık olarak, sana döndüm. Ya da aslında senden hiç gitmemiştim.

Çok az da olsa herkesin eserlerinde kendini görebileceği bir yazar ve eminim bir çok insanın frida'nın dizelerinde kendisine denk gelmişliği vardır..

"Bu bitmek bilmez bir can çekişmeden ibaret olan yaşamımla ilgili olarak şunları söyleyebilirim:
Ben uçmak isteyip de uçamayan bir kuş gibiydim".

görsel
Senin de boyun posun devrilsin Diego Rivera. Yine sebepsiz yere aklıma geldi.

Bir ressam.