süper bir deneyimdir. ustalığa ustalık katar.
zamanında oto yıkamada çalışırken anlaşmalı olduğumuz bir tamir servisi vardı. bizim patron, namı değer feluş dayı, duncayy, git gaportacıdan arabiyi al da gel, yıkayalım, demiş idi.
çıktım, epey ilerde olan servisten arabayı aldım, veren salak söylemedi tabi balataları takmadık daha diye. araba pastadan boyadan yeni çıkmış, leş gibi... ama lancer be abi! basmadan, bir tadına bakmadan ben o arabayı alıp getirip yıkar mıyım! * bindim, bastım gaza geliyorum, allahtan yol düz, fren sadece duracağım zaman lazım, epey yol geldim, en karizmatik dönüşümle hızla yıkama alanına girdim, hep yaptığım gibi milim mesafede duruşumu sergileyeceğim. fren... bastımm, ama hala gidiyorum, duvara doğru, hızla! lan dedim, birkaç defa daha pompaladım freni, yok baba, durmuyor. her türlü araba kaldırma durdurma kullanma bilgisine nail olduğumdan aklıma geldi, bismmillahh dedim, el frenini çektim falanda durabildim.
yok el frenide ayarsız olsaydı şu an halen yıkamada o arabanın servis parasını ödemek için çalışıyor olurdum herhalde. *