1988 yapımı jack the ripper filminde ayyaş, 2002 yapımı from hell filminde uyuşturucu bağımlısı olarak yansıtılmış metropolitan polis birimi ve scotland yard dedektifi. gerçekteyse, çalışmalarında oldukça titiz ve profil çıkarma konusunda usta bir isimdi, düzeni bir aile hayatı vardı, bahçe bakımı ve saat tamiri gibi incelik isteyen hobileri bulunmaktaydı. londra kulesi' nin bombalanması olayını olay yerindeki kişilerden birini yarım saate yakın bir sürede profile dökerek çözmüş olan abberline, ne yazık ki jack the ripper cinayetlerinde çaresiz kalmıştır. ünlü suçluyu yakalamak için geceleri kılık değiştirip whitechapel' de dolaşmış, ancak sonuca ulaşamamıştır.
hayatı sherlock holmes ile benzerlikler gösteren, yüksek konsantrasyon gerektiren hobilerle boş zamanlarını değerlendirmiş, ayrıntılara inip yorumlama kabiliyeti sayesinde bir sürü suçun çözülmesini sağlamış, whitechapel adlı dizide de görünmüş scotland yard müfettişi.
jack the ripper cinayetlerini bir süre boyunca soruşturmuş, kılık değiştirip whitechapel' ı gezmesine, sürekli vaka ile ilgilenmesine rağmen seri katili yakalayamamış, beyaz perdede michael caine ve johhny depp tarafından canlandırılmış scotland yard ve metropolitan polis dedektifi.
ripper street dizisinde meslektaşı edmund reid ile arası fırtınalı olan metropolitan polis müfettişi. Gerçekte whitechapel’ da sürekli birlikte çalışmasalar da yoğun cinayet aydınlatma çabası gösterdiler.
metropolitan polis müfettişi olup londra kulesi bombacısını yakalamış, 1888 yılının ağustos ve kasım ayları arasında beş seks işçisini vahşice öldürmüş ilk şehvet odaklı seri katil jack the ripper' ı yakalamak için yoğun bir çaba göstermiş, hatta kılık değiştirip geceleri cinayetlerin işlendiği whitechapel sokaklarında gezmiş, saat tamiri, bahçe bakımı gibi incelik ve titizlik isteyen hobileri olduğu söylenen dedektif.
whitechapel' da, metropolitan polis teşkilatı tarafından görevlendirilip jack the ripper cinayetlerini araştırmış dedektif.
sözlükte ismini alaycı ve saygısız biçimde kullananlar var. bunlara seslendim, '' tamam beni sevmiyorsunuz da, bari tarihi, değerli bir karakterin adına saygısızlık yapmayın '' dedim, oralı bile olmadılar. çünkü alaycılık ve sinirlendirme ile elde ettikleri kötücül keyif önemli değerlerinin önüne geçti.
zaten sözlükte alay etmek, ti' ye almak, sataşmak değer görüp artı topluyor. bense bu kötülüğü görüyor ve tarihi bir karaktere bile saygı duymayanlar olduğunu fark ederek içtenlikle üzülüyorum.
yine artı toplar, karma kasarsınız alaycılıkla da sizi asla sevmeyeceğim. hepinize yazıklar olsun.
