François Quesnay 1694 yılında Paris yakınlarında Méré'de dünyaya geldi. Küçük bir arazi sahibinin oğlu olan Quesnay, tıp tahsili gördü ve 1744 yılında tıp doktoru oldu. Versailles'de Madam de Pompadour'un himayesine girdi ve XV. Louis'in danışman doktoru oldu. Altmış yaşından sonra iktisadî konularla ilgilenen Quesnay, sarayın imkanlarından yararlanarak etrafına çok sayıda entellektüel topladı. Burada Adam Smith ile tanıştı. 1774 yılında Versailles sarayında doktorluk görevi sırasında öldü.
Ouesnay tutarlı değerlendirmeleri ve sentez yeteneği fazla olan büyük bir ekonomisttir. Sadece tarımın net üretim sağladığı ve sanayinin verimsiz olduğu varsayımı; arazi rantı üzerinden tek bir verginin alınması önerisi; doğal düzen anlayışı; tarımsal faaliyetler ile uğraşanların meydana getirdikleri hasılanın toplumsal sınıflar arasında nasıl dağıldığını anlattığı "Ekonomik Tablo" (Tableau Economique); laissez-faire sloganı ve 1750'lerde Fransa'da rağbet gören Fizyokratik Iktisadi Düşüncenin öncüsü olması ile tanınan bir ekonomist ve düşünürdür. Quesnay'ın zamanında tarımın ekonomik büyümenin motoru olduğu düşüncesi vardı ve bu düşünce Fizyokratik fikirlerin ortaya çıkmasında anahtar bir rol oynadı. Sanayi devrimi başladıktan ve fizyokratların etkisi azaldıktan sonra bile tarımın önemi üzerinde yapılan vurgular Quesnay'ın yazıları referans gösterilerek yapılmıştır.
Quesnay'dan, Smith ve Marx gibi düşünür ve iktisatçılar etkilenmişlerdir. Smith'i ekonominin kendisini yeniden üretmesinde önemli bir role sahip olan "üretken sınıflar" ile tüketim için gerekli olan maddeleri üreten "verimsiz sınıflar" arasındaki fizyokratik ayrım etkilerken; Marx'ı işçilerin tarımsal hasıla ve sanayi hasılasının oluşması sürecinde üstlendikleri işlevden dolayı geçimini sağlamaya yetecek miktarın üzerinde bir "artık değerin" varlığına işaret eden ekonomik analiz ile ilgili fikirleri etkilemiştir.
Quesnay'ın entellektüel rakipleri Merkantilizm ve Fransız tarımının aleyhine olsa da imalat ve sanayiye önem veren Kolbertizm idi. Bu nedenle Fizyokratların uygulamadaki programları kırsal kesimdeki engelleri ve ortaçağdan kalan vergileri ortadan kaldırmak; karışık vergi sistemini arazi rantı üzerinden alınacak tek bir vergiye indirerek mali sistemi modernleştirmek; küçük işletmeleri geniş ölçekli tarımsal kuruluşlara dönüştürmek; tahıl ticaretini tüm merkantilist kısıtlamalardan uzak tutmak; kısaca Ingiltere ile rekabet etmekti. Bu görüşler Quesnay'ın zamanında mantıklı görüşlerdi.
O'nun ekonomi alanında yayınladığı ilk makaleler 60 yaşında iken 1756 ve 1757 yıllarında Encyclopedie için yazılan makalelerdir. 1758'de her yıl sınıflar arası hasılanın nasıl dolaştığını, dolaşıma konu olanın para değil, mal olduğunu ve paranın dolaşımı kolaylaştıran bir araç olduğunu izah ettiği ve bir çeşit girdi-çıktı tablosu olan Ekonomik Tablo'yu yazdı. Daha sonraları taraftarlarından biri olan Marquis de Mirabeau ile birlikte Fizyokratik doktrini izah eden Philosophie Rurale (1763) adlı kitabını yazdı. Diğer bir taraftarı olan Du Pont de Numours (1739-1817)'un editörlüğünü yaptığı ve Quesnay'ın taraftarlarına adını veren "La Physiocratie" (1768) başlığı altında yayınlanan kitapta ise diğer yazıları toplanmaktadır.
fizyokrasinin kurucusu fransız doktor,filozof ve iktisatçıdır.doğal düzenin garantisi olan zenginliğin kaynağını araştırmıştır.ve fizyokratlara göre zenginliğin kaynağı tarımdır(merkantilist düşüncenin tarımı ihmal etmesine karşıdır)."artık değer" fizyokratlar için doğal düzenin sağlamlaşması ve zenginleşmesi için gereklidir.
Quesnay'ın en bilinen analizlerinden biri olan "dairesel akım" analizi insan vücundaki kan dolaşımı ve ülke ekonomisinin işleyişi arasında bağ kurularak açıklanmıştır.
Dairesel akım kuramının varsayımları şunlardır:
a).tomprakta özel mülkiyet hakkı
b).toprak sahipleri toprak üreticilerinden gelir elde eder ve bu da toprak sahipleri ve toprak üreticileri arasında farka yol açar.
c).ardından zenginlik yaratan toplumsal bir sınıf ortaya çıkıyor(toprak sahibi işçilerin emeğine parasıyla el koyuyor)
d).bu kurama gçre dış ticaret imkansız hale geliyor ve kapalı ekonomi güdülüyor.
sonuç olarak da 3 sınıf beliriyor:
1)üretici sınıf
2)toprak sahipleri
3)kısır sınıf (zannaatkarlar ve tüccarlar, mali sermaye sahipleri)
bu grupların oluşurduğu sistemde toprak sahiplerinin üretime hiçbir katkısı yoktur.ve sıl geçimi toprakra çalışan işçiler sağlar.ticaret burjuvazileri ve mali sermaye sahipleri üreticinin gelirini tüketen "parazitlerdir"(diyor quesnay).
artık değer:quesnay'a göre artık olmadan iktisadi büyümeden söz edilemez.
örneğin:yılda 5 milyar liralık üretim yapıldığını varsayalım.üretici sınıfbu 5 milyarın 2 milyarını ihtiyaçlarını karşılamak üzere döner sermayeye aktarıyor,2 milyarı ise kira geliri olarak toprak sahiplerine gidiyor. ve son olarak 1 milyar da üretim ihtiyaçlarını karşılamak üzere kısır sınıfa gidiyor.toprak sahipleri 1 milyar beslenme ihtiyaçları için kullanıyor bu para üretici sınıfa geri dönüyor.diğer topra sahiplerinin elinde kalan 1 milyar da ekipmanları karşılanması için kısır sınıfa gidiyor.ve toprak sahibinin elinde "artık" kalmıyor.kısır sınıfın 2 milyarı oluyor ama bu 2 milyar üretici sınıfa geri dönüyor döner sermaye için çünkü malzeme ihtiyacı var.ve sonuç olarak kısır sınıf da "artık" bırakmıyor.üretici sınıf 1 milyar besin karşılığı toprak sahiplerinden alınıyor ve 2 milyar da döner sermaye için kısır sınıftan alınıyor.buna göre toprak sahibi ve kısır sınıf "artık" üretemezken üretici sınıf "artık" bırakıyor.eğer toplum sadece bu kısır sınıf ve toprak sahiplerinden oluşsaydı artık veremeyeceğinden kendini yenileyemeyecekti.çünkü kısır sınıf sadece sattığı kadar üretiyor :Örneğin demir alıyor demir kürek yapıyor ama üretmiyor.toprak sahibi de üretim yapmadan kira alıyor.
Quesnay'a göre üretici sınıftan vergi alınmamalı kısır sınıfın ve toprak sahiplerinin vergileri arttırılmalıdır.amacı:artık'ı arttırmaktır(tassarruf) ve üreticiden vergi almamaktır.
fizyokrasinin en çok tanınan ismidir ve ekonomik tablo adlı eserinde ekonominin çeşitli kesimleri arasında tarımsal gelirin nasıl dolaştığını kan dolaşımından haraketle açıklamış bir iktisatçıdır.
