Modern dünya edebiyatının en iyi yazarıdır, bence.
Dönüşüm, Dava, Baba'ya Mektup, Milena'ya Mektuplar ünlü kitaplarından birkaçıdır. Kitaplarının bir kısmı o yaşamını yitirdikten sonra yayımlanmıştır.
franz kafka, çağımızın büyük ve çok özgün edebiyatçılarından biridir. değişik dönemlerde okumama rağmen, belki bilincime, belki duygu ve yaşama dair düşüncelerime denk söylemlerini bulamadığımdan pek sevemedim. ancak ilgi ile toplumu ve toplumdaki kişiyi çaresiz olarak ifade etmesini, kahramanlarını başarısız kılıp boş yere öldürmesini okudum. örgütlü devlet yapısının, bürokrasinin insana yabancılaşmasını eleştirmesini, ezilen insanlar adına seslendirilmiş cümleler olarak çok kıymetli buldum. bu cümleler, mücadele edip, kişilerin otoriteye, bürokrasiye karşı koymasını önermiyor. zorluklar karşısında bir nevi kişinin mücadeleden kaçışını, umutsuzluğa sığınışını ifade ediyor. kişinin içine kapanışı ve giderek nefret biriktirmesi ile de sınırlı kalıyor.
hiç şüphesiz baba otoritesi ile yaşama başlaması, yaşamı boyunca da bu otoritenin altında sıkıntılar çekmesi gerçeği, kafka’nın anlatımlarındaki sızlanışını ve özünü bir açıdan tarif edendir. kendini çaresiz bulmaktadır. otorite canına okumuştur. üstelik yakın çevresi ile sınırlı kalmayıp yaşamın her alanında bu “cana okuyan otorite” kol gezmektedir. o acılar içinde, karanlıklarda gezinip, çıkışsızlıklar önerse de böyle bir gerçeğin altını kalın çizgiler ile çizmek için kısa da olsa bir ömür vermiştir.
franz kafka, 20. yüzyılın sanayi sonrası batı toplumunun açmazını, içine düştüğü yalnızlık ve yabancılaşma sürecini inceleyip eserlerinde; sadece “bilin ve duyun” diye yazan, yazdıkları da ölümünden sonra insanlara ve insanlığa ulaşmış olan bir edebiyatçıdır.
Kafka: Yazdığım söylediklerimden farklı, söylediklerim düşündüklerimden farklı, düşündüklerim ise düşünmem gerektiği gibi değil ve bunların da hepsinin sonu karanlığa gidiyor.
Milena'ya mektuplarında "birinin dediğine göre yeryüzünün gerçek sahipleri şişmanlarmış, onlar işe yararmış yalnızca; çünkü doğuyu ısıtır, kuzeyi gölgelendirirlermiş! (Tersini savunmaya kalkışabiliriz ama haksız çıkarız.) şeklinde bir sözü olan zatı muhterem. Basiret bağlanması mı bilmiyorum ama zerre bir şey anlamadım bu sözünden araştırdım yorumlayan da yok, bilen yahut bir anlam çıkaranlar varsa bir açıklık getirseler çok güzel olur.
aslen çek değil yahudi olan yazar. yahudi olduğu için almanlar tarafından dışlanan ve kız kardeşleri nazi kamplarına kaçırılıp öldürülen yazardır. babası ile ne kadar anlaşamadığını "babaya mektuplar" isimli eserinde okuyabilirsiniz.
aynı şekilde aşk hayatı zaten milena ve felice mektuplar isimli kitaplarında mevcut. ayrıca dostoyevski hayranıdır ve en alakasız sohbetlerde bile konuyu dostoyevskiye getirip örnekler verirdi.
iyi yazar. (böyle yazınca da sanki sözlükten biriymiş gibi oldu)
Milenaya mektuplar adlı eserini defalarca okuduğum yazar parçası. Çok güzel kafası var diyeceğim ama neyin kafasını yaşıyor anlayamadım. iq düşükse demek ki.
bazı eserlerini elinizden düşüremezken bazılarını yarıda bırakır kenara atarsınız ama edebiyat tarihinin en iyi girişini yazdığından asla şüphe edemezsiniz de.
bilinenin aksine "Hayatta olduğu süre içerisinde 7 kitap yazmıştır. " bütün metinleri değil milena ya yazdığı mektupların yakılmasını istemiştir. lütfen biraz araştıralım.
tam bir dinsiz imansız , avrupa fikir öncülerinden. Fakat gayet güzel düşünce yapısına sahip , sorgulamayı biliyor . Aferim ona , bide müslim olaydı keske .