franz kafka

entry876 galeri65 ses1
    151.
  1. "bu gün çok salakça bir şey oldu... ya da en azından ben öyle sanıyorum. çalıştığım sigorta şirketinde aylardır işe gelmeyen iş arkadaşım gregor samsa isimli genç (ki itiraf etmek gerekirse pek salaktır ve kendini sekiz ortalı bir harita metot defteri sanmaktadır) geldi ve patrona işe gelmeyişi için nasıl bir yalan uydurdu dersiniz? acayip bir yalan, max bile bu kadar salakçasını söylememişti.
    salak gregor! güya gregor samsa bir sabah uyandığında kendisini devcileyin bir böceğe dönüşmüş olarak bulmuş. düşünebiliyor musunuz? devcileyin bir böcek. hahahaha! hayatımda duyduğum en aptalca yalan... üstelik bunları serinkanlı bir şekilde anlatırken inandırıcı olsun diye antenlerini sallamayı da ihmal etmedi. hahahaha! itiraf etmek gerekirse çok inandırıcıydı kostümü fakat onu alt katımızdaki terzi bayan v.’ye diktirdiğini herkes tahmin etti tabii. işyerindeki herkes kahkahalarla güldü onun bu haline...gregor o muhteşem antenlerini bir sağa bir sola sallayarak ve de tabii ki ağlayarak dışarı kaçtı.
    ağlayarak kaçarken bir yandan da bana "ühü hühühü ühüüüh kafka sevgili dostum, benim bu hikayemi mutlaka yazmalısın. insanların çok ilgisini çekecektir. ühü ühüü ühüüüü" diyordu. düşünebiliyor musunuz, ne kadar salakça, böceğe dönüşen bir insanin öyküsünü yazacağım ve bu insanların ilgisini çekecek. hahahaha! bu gregor iyice kafayı yemiş!!!"

    imza: kafka
    2 ...
  2. 150.
  3. 149.
  4. Bürokrat için insanca ilişkiler değil, yalnızca nesne ilişkileri
    vardır..insan evraka dönüşür ; Evraka verilen sayı ile belirgin kılınan,
    ölmüş bir varlık olarak evrakın akışına girer..Bu varlık şahsen
    çağrıldığı zaman bile bir kişi değil, yalnızca olay' dır..Konu ile
    ilgili olmayan ne varsa akıp gitmiştir..Resmi dai...relerin koridorları
    aşağılanma kokar..! Sigara içmek kesinlikle yasaktır..Bu yasağın
    kapsamına soluk almak da girer..Buna karşılık yürek çarpıntısına izin
    vardır, dahası çarpıntı olması istenen bir şeydir..Her türlü ümit uçup
    gider..Kapıdan kapıya gönderilen kişiye suçluluk duygusu
    aşılanır..Buraya giren, yalnızca bir vizite kağıdı ya da pasaportunun
    uzatılmasını istese bile kendini suçlu duyumsar ; En iyi olasılıkla bir
    dilek sahibidir, aslında ise suçludur.*
    1 ...
  5. 148.
  6. dönüşüm romanıyla garip bir his veren edebiyat sanatçısı.
    1 ...
  7. 147.
  8. bilinçdışının edebiyatını gerçeğin sınırlarını yıkarak yaratan üstadların önde gelenlerinden. ona göre yaşam, içine girilemeden sona eren bir şatodur. kendinden sonraki kuşakları son kerte etkilemiş ve etkileyecektir. kafkaesklik kavramı dünya durdukça var olacaktır.
    1 ...
  9. 146.
  10. --spoiler--
    Ev halkını koruyan tanrıya inanmaktan daha keyif veren ne olabilir.
    --spoiler--
    edit: bütün kitaplarını okudum ama hava atıyor muyum şurda? ben de biliyorum kavram kullanmayı ama bak susuyorum. cık cık cık.
    2 ...
  11. 145.
  12. 3 Temmuz 1883 yılında doğan Franz Kafka, Praglı bir yahudiydi. Yahudi olduğu için Almanlar tarafından sevilmiyor ve Almanca konuştuğu içinse Çek'ler tarafından hor görülüyordu. iriyarı ve sağlıklı babası Hermann Kafka içinse, Kafka ancak bir böcekti. Tüm çocukluğu boyunca kendisini "hiçbirşey'' gibi hisseden Kafka, bir yetişkin oldugu zamanda bu düşüncesinden vazgeçmedi. Babasıyla başlayan otorite fobisi onun hemen hemen tüm kitaplarına sızmıştır. Otorite karşısında, zaten zayıf olan bedeninin iyice küçülmeye, yok olmaya başladığına inanır. Bu düşünce Kafka’yı ömür boyu bırakmadı.

    Albert Camus'nün taş olmak istemesi gibi Kafka da, kara saplanmış yararsız bir odun parçası olmak ister. Ona göre ne kadar küçük ve basit bir yaşamı olursa o kadar mutlu ve sorunsuz olacaktır. Çünkü bir insan olarak yaşamak ve doğru yolda ilerlemek hemen hemen imkansızdır. Şöyle gerekçelendirir bu durumu; "Doğru yol yerden bir karış yüksekte bulunan gergin bir ip gibidir. Fakat bu ip, üstünde yürümek için değil de insanın ayağının takılıp tökezlenmesi için vardır ancak..''

    Kendi aşağılık kompleksleriyle yoğurduğu bir iç dünyası vardır Kafka'nın. Kendi bedeninden değil hoşnut olmak, tiksinmektedir nerdeyse. Bir başyapıt sayılan Değişim'in efsanevi ilk cümlesi şöyledir: "Gregor Samsa bir sabah korkulu bir düşten uyanınca, yatağının içinde kendini korkunç bir hamamböceği olarak buldu...''

    Böcek Samsa bir süre utanç dolu ve anlamsız bir yaşam sürdükten sonra pis ve yalnız bir şekilde ölür. Kafka bu tür bir ölümün kendisi için de olası bir son olduğuna inanır. Hayvanların ağzından anlattığı birçok öyküde kendi komplekslerini ve korkularını yansıtır. insan olmanın korkutucu yönlerini anlatır. Bir Akademi için Rapor' adlı öykü bir maymunun ağzından anlatılır. Maymun nasıl insan olduğundan bahsederken bunun hiç de zor olmadığını söyler ve hayvanat bahçesindeki kafesinden insanları izlerken şöyle düşündüğünü anlatır; "Demek bu adam ya da adamlar serbestçe hareket etmekteydiler. Hiç kimse, eğer kendileri gibi olursam demir parmaklıkların açılacağına ilişkin söz vemıiyordu bana.. ama... insanları taklit etınek ne kadar kolaydı! Daha ilk günlerde tükürmesini öğrenmişti...''

    Üstünde katlanılmaz bir ağırlığı olan babasından uzaklaşmak ve kendi başına varolabilmek adına evlenmek ve bir aile sahibi olmak istedi Kafka. Fakat onun gibi kompleksler içinde yüzen bir adamın altından kalkabileceği bir iş değildi bu. Kadınlarla mektuplaşmaktan başka birşey yapamadı. Bu yolla cinsel ilişki kurmak imkansız olduğu için hiçbir zaman çocuk sahibi olmadı.

    ilk büyük aşkı Felice Bauer'di(1887-1960). Hayatı boyunca onunla iki kere nişanlandı. Ve beklendiği gibi mektuplaşmak öte pek bir ilişkileri olmadı. Mektuplaştığı dört kadın arasında en ciddi ve önemli olanın Milena Jesenska'ydı. Milena'yla mektuplaşmaları önce bir arkadaşlık gibi başladı, daha sonra tutkulu bir aşka dönüştü. Fakat Milena evli olduğundan bu mutsuz ve imkansız aşk Kafka'yı derin acılara sürükledi.

    Mektuplaştıkları üç yıl boyunca sadece iki üç kez görüşebildiler ve bu görüşmeler Kafka'yı üzmekten başka bir işe yaramadı, yine de onun yaratıcılığını olumlu yönde etkilediği rahatlıkla söylenebilir. Daha sonraları edebiyat tarihinin güzide eserlerinden biri sayılacak olan "Milena'ya Mektupları"da Kafka şöyle dile getirir durumunu; "En çok seni seviyorum diyorum ama gerçek sevgi bu değil sanırım, sen bir bıçaksın, ben de durmadan içimi deşiyorum o bıçakla dersem, gerçek sevgiyi anlatmış olurum belki..."

    Milena bu mektupları 1939 yılında yayınlaması için yakın arkadaşı Willy Haas'a verdi ve kendisi 17 Mayıs 1944'te Almanya'da toplama kampında öldü.

    Kafka Prag'da hukuk öğrenimi gördükten sonra işçi Kaza Sigortasında memur olarak çalışmaya başladı. Artık "Doktor Kafka''ydı ve hep istedigi gibi sıkıcı fakat güvenli bir hayata kavuşmuştu. Gündüzleri sıradan bir memur gibi işine gidiyor, geceleri ise ölümden bile derin bir uykuya benzettigi yazma işinde yoğunlaşıyordu. Avrupa'nın çalkantılı hali onun öykülerini gittikçe karanlıklaştırdı. insanın kurtuluşuna olan inancı azaldıkça daha çok yazmaya başladı. "Şato", "Dava", "Amerika" hep bir arayışın romanı oldular. Arayışın fakat bulamamanın desek daha doğru olur herhalde, zira bitmeyen romanlar konusunda Kafka külliyatı oldukça zengin.

    Tüm karamsarlığına rağmen Kafka'nın romanlarında her zaman bir ümit ışığı görmek mümkündür. "Dava"nın yüzlerce sayfa boyunca suçunu öğrenmek için çırpınıp duran zavallı kahramanı K., sonunda idam edilir. Fakat infaz sırasında karşı binanın penceresinden ışıklar içerisinden bir adam çıkar ve K.'ya doğru kollarını uzatır. Elle tutulur bir yararı olmayan, zayıf bir umuttur ama, bir umuttur işte ve insanın sahip olduğu biricik şeyde budur aslında...

    Kafka az olan arkadaşları arasında en çok .Max Brod'u severdi. Bir gün çömez yazar Gustav Jarmouch yanına gelip ''Bugün ışıl ışılsınız Herr Kafka" dediğinde verdiği cevap şöyle oldu; ''Dün Max ve karısıyla yemekteydim. Dostlarının gözlerindeki ışık üstüme sinmiş olmalı..."

    Katka dostu Max'ten, ölümünden sonra yazdıgı her şeyi yakmasını istedi. Yazdıklarının gereğinden fazla kişisel ve değersiz olduğunu düşünüyordu. Tabii Max onunla aynı fikirde değildi ve Kafka'nın ölümünden sonra, karışık halde bulunan binlerce sayfa metni toplayıp düzenleyerek yayınladı. (Yani bir Kafka yazısı yazarken Max Brod'u da saygıyla anmak gerekir.) ,

    1917 Ağustosu'nda başlayan kanlı öksürükler Franz Kafka'yı yedi yıl sonra Viyana yakınlarında bir sanatoryumda öldürdü. Ölürken tuhaf bir huzur içindeydi. Belki de yanında kendisinden oldukça küçük bir kadın olan Dora Diamant olduğu içindi bu, öyle ya ilk defa mektup yazmadan konuşabileceği bir kadına sahipti ama ne acı ki ölmek üzere olan bir adam için bunun fazla bir değeri yoktu.

    Yemek yeme acı veriyordu ve o da taslaklarını yazdığı "Açlık Cambazı" öyküsünün kahramanı gibi aç kalmayı dolayısıyla ölmeyi seçti. ikinci Dünya Savaşı'ndan sonra çok ünlenen Kafka, yazın tarihi içinde karanlık, derin ve görkemli bir yer edindi.
    2 ...
  13. 144.
  14. -üzülmeyin bay kafka, her şey düzelecek.
    -her şey düzgün zaten.
    4 ...
  15. 143.
  16. 3 temmuz 1883 doğumludur yazar. prag doğumlu yahudi bir ailenin çocuğudur. eserlerinin büyük bölümü öldükten sonra arkadaşı tarafından yayımlanmıştır. en önemli eserleri dava, şato, dönüşüm ve aforizmalarıdır.

    -aforizmalar ;
    '' iyi, bir yanıyla rahatsızlık vericidir. ''
    '' sen ödevsin. ama görünürde öğrenci yok. ''
    '' dünyayla arandaki savaşımda, dünyanın yanında ol. ''
    '' giyotin gibi bir inanç. onun kadar ağır, onun kadar hafif. ''
    '' anlamaya başlamanın ilk işaretlerinden biri, ölme isteğidir. ''

    -dönüşüm ;
    '' gregor samsa bir sabah bunaltıcı düşlerden uyandığında, kendisini yatağında dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu. zırh gibi sertleşmiş sırtının üstünde yatmaktaydı ve başını biraz kaldırdığında bir kubbe gibi şişmiş, kahverengi, sertleşen kısımların oluşturduğu yay biçimi çizgilerle parsellere ayrılmış karnını görüyordu; karnının tepesindeki yorgan neredeyse tümüyle yere düşmek üzereydi ve tutunabileceği hiçbir nokta kalmamış gibiydi. gövdesinin çapıyla karşılaştırıldığında acınası incelikteki çok sayıda bacak, gözlerinin önünde çaresizlik içerisinde, parıltılar saçarak sallanıp durmaktaydı. ''

    ayrıca franz kafka' nın benim için ayrı bir yere sahip bir kitabı daha vardır. '' babama mektup ''

    okuyunuz.
    2 ...
  17. 142.
  18. şimdi, kafka'nın kitaplarını bazı insanlar kavrayamaz veya zor kavrar. bunun %99'u elbetteki kamuran şipal'in çeviri diye yaptığı katliamdan kaynaklanmaktadır, ama...

    aması var işin. ünlü bir aforizmasıdır "ders sensin ne yazıkki etrafta öğrenci yok" bedava mesajların oldukça popüler olduğu şu günlerde, "dur ulan bari şu mesaj olayını mantıklı bir iş için kullanayım" düşüncesiyle yola çıkarak aha da bu aforizma arkadaşlara yollanır. ve olaylar gelişir.

    arkadaş no 1;
    hmm

    arkadaş no 2;
    derken?

    arkadaş no 3;
    ne saçmaladın şimdi canım

    arkadaş no 4;
    ne diyon

    arkadaş no 5;
    ? her zamanki gibi anlamadım

    diğer arkadaşlardan hala haber alınamamaktadır.
    1 ...
  19. 141.
  20. ölüm döşeğinde, acılar içinde kıvranırken doktoruna, ''eğer katil değilseniz, beni hemen öldürün!'' diyerek son aforizmasını savurmuştur.
    6 ...
  21. 140.
  22. Romanlarındaki kahramanları hayata 1-0 mağlup başlayan kişiler olan yazar.
    0 ...
  23. 139.
  24. gündelik hayatında oldukça neşeli ve esprili olan kafka, yazdığında tamamen farklı bir insana dönüşmekteydi, dönüştüğü insan öyle birşeydi ki, kafkaizm diye adlandırılan, karamsardan karamsar (çürük yumurtadan çürük (bkz: nazım hikmet)) yeni bir "duygu"yu insanlığa hediye etti (grotesk bir hediye tabii ki..)

    ama hangi kafka gerçekti diye de sormadan edemiyor insan kişisi kendine. neşeli olanı gerçekse yazdıklarını çöpe atmak gerekiyor, ki o zaman bizimle dalga geçtiği, kendi kendine eğlendiği ortaya çıkıyor.

    fena halde psikopat bir yaklaşım olacak ama "neşeli" olanının sahte olması insanlık adına çok daha faideli bir durum. bencillik evet, ama kim yazdıklarının sahte olması gibi bir durumu kabullenebilir ki?

    "istediği kadar acı çeksin, iyi ki de çekmiş" diyebilecek bir noktaya geliyoruz usul usul.

    ama bir dakika, ya iki kafka da gerçekse? fuzzy logic mantığını yürüterek içinden çıkılabilecek bir durum olur bu, mantıklı ve arzu edilen bir mantıksızlık..

    kahrol sıfır ve bir.

    çok yaşa gri.

    seni seviyoruz kafka..
    3 ...
  25. 138.
  26. gözlerindeki ifade hiç değişmemiş olan yazar, 15 yaşında da aynı bakışlara sahip 40 yaşında da.
    2 ...
  27. 137.
  28. ne sartre ne camus hiçbiri kafka kadar güzel bir üslup arkasından bırakamamışlardır. davası hayatta okunabilecek en güzel kitapların başında gelir. ahmet cemal den dönüşümü okuyupta herhalde kitap sonunda adam yapmış abi demeyen yoktur herhalde. kafka dünyanın en iyi varoluşçuluğu ve roman üslubunu biraraya getiren yazardır.
    2 ...
  29. 136.
  30. yabancılaşmayı en iyi anlatan yazar.
    2 ...
  31. 135.
  32. Ntv'nin Dava romanını çizgi roman haline getirdiği Yazar
    1 ...
  33. 134.
  34. tanrı azrail'i, kafka'nın peşine gönderir. azrail bir süre sonra eli boş bir şekilde dönüp, "efendim, sizin yarattığınız dünyada franz kafka diye biri yok" cevabını verir. tanrı çaresiz, "o zaman git, onun yarattığı dünyaya bak!" der.

    "kendimden baska hicbir eksigim yok" diyen franz kafka, dünya edebiyatının en büyük kalemlerinden biridir. "dönüşüm" ve "dava" gibi romanları türkiye'ye her gün yeniden uyarlanabilir.
    4 ...
  35. 133.
  36. alman edebiyatının önemli yazarlarındandır. yazdığı yazılar, ölümünden sonra arkadaşı tarafından yayımlandı. vasiyeti gereği ölümünden sonra bu yazıların imha olmasını istedi ama arkadaşı bu isteğini yerine getirmek yerine böle bir yola başvurdu.
    0 ...
  37. 132.
  38. insanın belli başlı iki günahı vardır, öbürleri bunlardan çıkar;"Sabırsızlık ve tembellik" Sabırsız oldukları için Cennet'ten kovuldular, tembelliklerinden geri dönemiyorlar.gibi sözleri olan filozof diyebilecegimiz öldükden sonra meşhur olan yazar şöyleki; kendi halinde yazılar yazmakta iken arkadaşına yaptığı vasiyetle ölümünden sonra yazılarını eserlerini yok etmesini istedigi arkaşınında tam tersini yapıp ölümünden sonra tanınan adından söz ettirmiş 20.yy da yaşamış alman yazardır.
    0 ...
  39. 131.
  40. delilik ile dahilik arasında mekik dokumuş, belli bir hazırlık döneminden sonra okunması gereken yazar. dava adlı kitabını okursanız hazırlık dönemi derken neyden bahsettiğimi anlayabilirsiniz.
    2 ...
  41. 130.
  42. intihara meyilli ergen kraliçeler pek sever bu yazarı. güzel yazıyor, iyi yazıyor ama okunduğu kitle belli.
    1 ...
  43. 129.
  44. 128.
  45. insanın belli başlı iki günahı vardır, öbürleri bunlardan çıkar: Sabırsızlık ve tembellik. Sabırsız oldukları için Cennet'ten kovuldular, tembelliklerinden geri dönemiyorlar. Ama belki de belli başlı sadece bir günahları var: sabırsızlık. Sabırsızlıklarından ötürü kovulmuşlardı, sabırsızlıklarından ötür geri dönemiyorlar.
    2 ...
  46. 127.
  47. Doğru yol gergin bir ip boyunca gider; yükseğe değil de, hemen yerin üzerine gerilmiştir bu ip. Üzerinde yürünmek değil de insanı çelmelemek içindir sanki.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük