gereksiz bir düşüncedir. çünkü yanlış yanlışla örtülmez. bu hususta atatürk'ü örnek almalıyız evet
--spoiler--
atatürk izmirin kurtuluşunda halkın coşkun gösterileri arasında kalacağı evin önüne gelince, kapının önüne serilmiş bayrağı görünce durdu: bu, ipekten kocaman bir yunan bayrağı idi. üzerine basılarak geçilecek bir yol halısı gibi serilmişti.
kapıdaki kalabalık halk yalvarıyordu:
-buyurunuz, geçiniz. bizim öcümüzü alınız! yunan kralı, bu evden içeri, bizim bayrağımıza basarak girmişti. siz lütfedin. bu karşılıkla o lekeyi silin! burası sizin şehrinizdir. bu ev sizin evinizdir. bu hak sizindir.
atatürk, o yerde serili bayrağın önünde, bulunduğu noktada kaldı. çevresindekilere baktı.
-o, geçmişse hata etmiş. bir ulusun bağımsızlık simgesi olan bayrak çiğnenmez. ben onun yanlışını tekrar edemem.
bayrağı yerden kaldırttı, mermerlere basarak içeri girdi.