türk dil kurumunun dahi red edemeyeceği gerçeklik!
bir fransız gacının aşk ederken kurduğu fransızca cümleleri bir dinleyin! anam avradım olsun soluğu fransız kültürde alırsınız. bir de bizim köylü kızlarımızın ahırda erkeğine ipeksi dokunuşlar sergilerken kullandığı cümlelere bir bakın! bubaaa! gildiim bubaaa! e git bir daha da gelme fatma bacı...
bu gerçeğe göre türkçe şahane. fransızca da şahane. fransızca türkçeden daha şahane. ee ne anladım ben bu daha şahane gerçeklikten. hiç. gerçekten şahane. pardon daha şahane en şahane kocaman şahane.
subjektif olarak kesinlikle hak veriyorum. ya da vermiyorum.
bunu söyleyecek kişinin her iki dili de anadili gibi konuşabilmesi lazım. türkçe'yi anladığın gibi fransızca bilmiyorsan ne şarkısını, ne şiirini adam gibi anlarsın, dilin yaramaz oğlan çocuğu taraflarını yakalayamazsın. o zaman da bu kelam çok anlamsız olur.
şimdi doğrusunu söylemek gerekirse fransızca çok estetik kulağa hoş gelen ve seksi bir dil.yapısını zartını zurtunu bilemem ama o çirkin adamları kadınlara seksi gösteren bir şeyleri varsa o da dilleridir.nasıl almanca kaba bir dilse fransızca da o denli şukeladır.
tamam, fransızca gerçekten kulağa hoş gelen bir dil. en azından kimisine kaba gelse de, karşılaştığım büyük bir çoğunluk, fransızca oldukça hoş bir dil olduğunu, hatta çok kibar bulduğunu bile savunuyor.
ama kendi öz dilimin yanında bir bok değildir fransızca.