soykırımı inkar yasasını onaylayarak bardağı taşıran fransa'ya karşı, özellikle hükümetimize vereceğimiz alternatif yaptırım tüyolarıdır. zira eldekiler pek bir hafif kalır gördüğüm kadarıyla.
ha! dikkate alınır mı bilmem; ama pazar sabahı kahvaltımı yaparken haşşşırrrt diye * açtığımda gazetemi şunu görmek isterim doğrusu:
--spoiler--
suriye'ye nota veren hükümet, soykırımı inkar yasasını onaylayan Fransa'ya karşı solfej yapmaya hazırlanıyor.
--spoiler--
radyodan da kayahan nağmeleri gelsin inceden; la fa, la sool...
şimdi genel bilgi edinmek amacı ile herkezin ulaşabileceği bir bir bilgiyi ileteyim size.
--spoiler--
Son dönemde iki ülke arasındaki öne çıkan bazı ekonomik veriler şöyle:
2010 yılı rakamlarına göre Türkiye, Fransa'nın en fazla ihracat yaptığı ülkeler sıralamasında 6 milyar 264 milyon Euro ile 11. sırada.
Fransa'nın en fazla ithalat yaptığı ülkeler sıralamasında Türkiye, 5 milyar 402 milyon Euro ile 16. sırada.
Fransa'nın 2011 yılının ilk 10 ayı için Türkiye'ye yaptığı ihracat 5 milyar 693 milyon Euro.
Fransa'nın 2011 yılının ilk 10 ayı için Türkiye'den yaptığı ithalat ise 4 milyar 929 milyon Euro.
Fransa, 2009 yılında Türkiye'ye 4 milyar 485 milyon Euro ihracat yaparken, yine aynı yıl Türkiye'den 5 milyar 78 milyon Euro ithalat yapmış.
--spoiler--
şimdi bu bilgiler dışında yapılan ithalat niteliğide önemlidir en azından satın alma mantığı ile yaklaşırsak olaya.
fransa bu ticaret hacmini bir kenara bırakabilir mi?
ilk değelendirilmesi gereken şey budur bence.
daha sonra türkiye fransa karşısında dik durup ticari ilişkileri bitirme noktasına taşıyabilecek mi?
ciddiyetsiz bir yaklaşıma ciddi ciddi tepki verince biraz komik duruma düşüyoruz gibi geliyor bana. adamlar bir şekilde öyle olduğuna inandırılmış, öyle olduğunu sanıyor aksi bir durumun olasılığını bile düşünmüyor ki bu durumları önceden yasaklayabilme cesaretini kendisinde görebiliyor. her neyse bence daha sembolik ve bir esprisi olan bir şeyler düşünebiliriz. gece gece sıçarken bilinçli bilinçsiz aklına bir şeyler geliyor insanın. meretin kokusundan mıdır nedir insanı düşünmeye sevk eden bir şeyler var da o başka bir başlığın konusu. yine konudan uzaklaştık; aklıma gelen ilk şeylerden biri bizim meclisimizin de absürt bir kararla karşılık vermesi. fransızların geçmişte yaptığını iddia edilen "şirinler soykırımı" olabilir mesela, bir çizgi film, masal kahramanı falan da olabilir. ya da durup dururken almanların fransa'yı işgal hazırlıklarında onların yanında falan olduğumuzu açıklayalım. bi' de hani olur ya bir ülkeyle gerginlik olduğu zamanlarda (genellikle ortadoğuda) o ülkeye gidiecek vatandaşlar "can güvenliği olmadığı" şeklinde uyarılır; dışişleri de fransa'ya gidecekler için böyle bir uyarı metni yayınlar, belki bir getirisi olmaz ama karşı tarafı yeterince küçük düşürmüş olursunuz çünkü tüm bunlar sizin büyükelçinizi çağırmanızdan daha çok dikkat çekecektir dünya basınında.
pes 2012 fransız spiker silinebilir. french kiss'de dili bademciğe kadar değil, karşı tarafın dilinin orta bölümüne kadar sokabiliriz. ileriki zamanlarda hala soykırım derlerse ağızlara hiç dil sokmayabiliriz. benim aklıma bunlar geldi...
