almanya'daki türkler kadar olmasa da (bkz: almanya'daki türkler), birbirlerini görünce kaçan insan topluluğudur.
fransızlar, sabahın 6'sında bile kalkmayı ve belli saat dilimlerinde çalışmayı kendine disiplin edinmiş insanlar. size samimi olmayan ama nezaket gereği saygısını gösterirler, yardımcı olurlar ve bir yabancıyla kolay kolay dost olamazlar. bunun için en azından 6 ay geçmesi gerekli. yani biz türkler gibi hurraa deyip, "harbi iyi adammış bu" durumları yok. lan 2 dakika oldu daha 3 gün sonra kendisinin ebesi sikildiğinde anlıyor durumu...
türk olduğu gibi kürtler de var. diğer milletlere girmiyorum. kürt tekelinde olan bir bölgeye gitmiştim arkadaşımla. ama 100 m'den türk olduğu anlaşılıyor daha doğrusu lan bu kesin türkiye'den gelmiştir diyorsunuz içinizden. yemin ederim aynen öyle. zaten türklerin çoğu döner, kebap, temizlik işlerinde çalışıyor sonra türkiye'de size gelip hava atıyorlar amına koyayım. araba zaten ucuz....
her neyse gittiğimiz işletme, merkezi bir yerdeydi. adam masaya gelip, fransızca konuşmaya başladı, ama aksanlı konuşuyor. belli ki geleli çok olmamı$. neyse biz de durumu bozmadan fransızca konuştuk. gitti. o oldu, bu oldu derken hesaba geldi, arkadaş türkçe istedi hesabı. çalışanlar türk olduğumuzu anlamışlar önceden, arada türkçe de konuşuyorduk. (demek ki türkler her yerde belli ediyor kendini) adamın türkçesi çok bozuk. hesabı ödedik ve çıktık, adam demedi ki siz necisiniz, ne yapıyorsunuz? bak ciddiyim. zaten beklemiyorum da insan bir sorardı lan. bir garip hissettim kendimi...
hepsi öyle değil tabi. belediye'de pasaport işlerinde 30lu yaşlarda bir adam vardı. yemin ediyorum adam bize şöyle bi 5 dk bakmış, -kendisi dedi- sonra geldi. "vous etes turc?" * diye sordu. ahaha, biz güldük tabi. karakteristik özellik demek ki. işimiz çok tersti, yoğundu. sorunumuza yardım etti hatta paris'ten türk bir bayanı aradı, o kendisi sorunun nasıl çözüleceğini bilmiyordu, aradı karşıdaki bayansa çok güzel ve tane tane anlattı durumu. adam da işçiymiş, yeni gelmiş. ama yardımı esirgemedi...
ispanyol bir sosyalist arkadaşım vardı. o sıralar dtp kapanmasıyla ilgili olaylar olmuştu. buna kürt arkadaşı, türkleri hep kötülediğini söyledi. bana dedi ki, siz soykırım yapıyormuşsunuz, kürtleri eziyormuşsunuz. amacım burada zihniyeti eleştirmek, hainlik noktasına değinmek amacım yoksa türk-kürt-rum değil. neyse buna 15 dakika anlattım durumu. öyle yerlerde insanın değerlerine olan bağlılığı daha da artıyor maddi manevi...
fark ettiğim nokta fransız mantalitesinin yavaş yavaş orada yaşayan türklere geçişi, o disiplin. ne bileyim, türkler birbirinden kaçıyor, bir uzak duruyor, çok mesafeli yaklaşıyorlar. türkiye'deki insanlardan daha farklı her şey, her insan...