Fotoğraf sözcüğü, eski yunanca fos, fotos, "Işık (Gök cisimlerinin)'';, "Aydınlık''; , grafein, "Çizmek'';, "Kazımak'';, Resim yapmak'';, "Yazmak" sözcükleri birleştirilerek türetilmiş bir isimdir. Kelime anlamı, ışık yardımı ile iz bırakmaktır. Fotoğraf cisimlerden yansıyan elektromanyetik radyasyonun toplanıp odaklanmasıyla oluşturulur. En yaygın rastlanan fotoğraflar insan gözünün görebileceği kalıcı görüntüler yaratan dalga boylarıyla yaratılan fotoğraflardır.
bilgimizi verdikten sonra şunu da söyleyelim. elbette ki fotoğrafa resim diyen insanlar bu bilginin ışığında hareket ederek söylemiyorlar. ancak; fotoğraf makinesi dediğimiz cihazın özelliği ışıkların yansıması olayına dayalı olarak görüneni kağıt üzerine resmetmesi ise. kelimenin anlamı da oluşumu da bu yönden geliyor ise fotoğrafa resim denmesinde teorik olarak çok bir sakınca yoktur. fotoğraf makinesi de ışıkları kağıt üzerine toplayarak resim çizmektedir bir bakıma. farz-ı misal; resim çizen bir alet üretilse ve bu aletin çizme yöntemi de ışık yordamıyla olsa bu aletin yaptığı işe resim mi diyeceğiz fotoğraf mı? bunun yanında resim de, doğadaki objelerden yansıyan ışığın etkisiyle gözde görünen dünyanın kağıt üzerine aktarılmasıdır. hani aralarında fark?
tdk açıklamasına göre arasında fark barınmayan iki farklı söylem. kimin neye ne dediği kimsenin sikinde olmaması gerekirken fotoğrafa resim diyen mal neden bu kadar sikinizde?