fotoğraf makinesini görünce dişçi koltuğu görmüş gibi olan insan davranışı. en iyi ihtimalle senede bir kez çektirilmek zorunda olan vesikalıklar için bile daralan, stresten kızaran insanın fotoğrafta çıkabileceğinin en iğrenç haliyle çıkmasına zemin hazırlar çoğu zaman.
en yakin arkadaslariniz bile size bir objektiften bir de ciplak gozle bakip gulmekten bitap dusuyolarsa nefret etmek icin yeterli sebebiniz var demektir.
nicholai hel vardır fotoğraf çektirmeyen. ne zaman bir fotoğraf çekilecekse ortadan kaybolur, başka tarafa bakar. fotoğrafını çekmeye çalışanlar da çok yakın algılama teknikleri yüzünden muvaffak olamaz. gerçi trevanian 'ın yarattığı bütün kahramanlar kusursuzdur, hata yapmazlar.
hadi fotograf çekcemmm hadeee toplanın bakalım suraya'diye çağırıldığı anda kiminin kafasında babasıyla sorunları kiminin işten çıkarılması kiminin ekonomik srounları kiminin hede hödö...'sü diye devam eden sorunlar yokmuş gibi o kadrajın öününe geçildiğinde herkesin sırıtarak bakmasının bir zorunluluk gibi 'hadiiii gülümseyin bakalımmm peynirrrrrrr'diyerek hatırlatan insana gerekli hatırlatma ve pataklama eylemlerini gerçekleştirmeyi bir borç bilirim.nasıl bir yapmacıklık örneğidir bu hala anlayamadığım.yavv çek kardeşim öyle o an ordaki insanlar ne hissediyorsa o yansısın o kareye.o fotografları hatırlayıp baktığın anda sadece aptal aptal gülümsemeleri değil,o insanların o zamanki acıları hüzünleri sıkıntılarınıda görebilesin ki hayatın sadece gülümsemelerle geçen bir komedi filmi olmadığını bu küçücük karelerden anlayabilesin.hem bu tip olaylardan dolayı,kendimi göstermeyi pek sevmememdem daha doğrusu beceremediğimden hemde o kadrajın arkasında olmayı sevmemden(fotoğrafçılık) dolayı benimde her zaman hissettiğim bir duygudur.
poz vermeyi öğretmek gereken kişidir. insan fotografta duruşundan, başını eğmesinin acısından ve ışık gıbı sebeplerden kötü çıkar.
nacizane şunlar tavsiyem.
sırt daima dümdüz olacak. hani su karın içeri gogüs dışarı durumu.
cehreyi, çene kısmı dümdüz gelecek sekilde düz tutmalı ya da düzgün bakış acısı ile eğmeli. (ikinci seçenekte ışık önelidir. yandan gelecek bir ısıkla bununuz, elmacık kemikleriniz gölgeye düşüp olandan büyük durabilir.)
ve makinaya bakarak poz veriliyorsa, tam içine bakılmalıdır.
gerisi fotoğrafınızı çekenin ustalığına kalmış.
yalnızken veya birileri ile beraberken fotoğraf çektirmekten her zaman uzak duruyorum.
bugün yeni açılan hastane laboratuvarında tüm stajer arkadaşlarım yarım dakika geçmeden selfieler çekmeye başladılar, mutlu görünüyorlardı, belki de öyleydiler.
ama ben içimde onca çözülmemiş sıkıntıya rağmen, hele de sevmediğim insanlar ile aynı karede bulunmak istemiyorum. bu kadar samimiyetsiz olamıyorum, mutlu görünmeyi de beceremiyorum.