fotoğraf sanatı makineden ziyade; bakış açısı ve görmek ile alakalıdır. yani, önemli olan nokta gördüğünü diğer insanlarla paylaşabilmektir.
makinenin bu bağlanmda çok fazla bir etkisi yok. evet; iyisi iyidir, ama günümüz cep telefonları ile de pekala çok güzel işler çıkartılabilir.
2 megapixel demek; 35 mm filmlere eş değerdir.
fotoğraf çekmek ayrı bir şeydir; herkes yapabilir, fotoğraflamak apayrı bir şeydir, belgedir, eğitim almış olanlar yapabilir; fotoğraf sanatı ise bambaşka bir şeydir, eğitim ve yetenek gerektirir.
genel kanı içi kemirdiği üzere, parayı verip kendisine bilmemkaç mp fotoğraf makinası alanlar direkt olarak "fotoğraf sanatçısı" olmaz. "foto" olur, "fotocu" olur; bilemedin "fotoğrafçı" olur. fark var.
uzaktakilere gözünle dokunabileceğin bir sanat. afrikadaki aıds'lilere, ırak'taki çocuklara, darfur'daki katliamın acı yüzü olan insanlara, gidemediğin ülkelere, görmediğin şehirlere, hiç duymadığın din, dil ve ırktaki gerçekte asla ulaşamayıp dokunamayacağın insanlara gözünle dokunabilme fırsatı sunan bir sanattır.
çağımızın getirdiği teknolojik nimetlerden sanatın da nasibini almasıdır.fotoğraf, çeken insanın bakış açısından o anı görmektir. var olanı yansıtmak değil, olana kendi gözünüzle yakaladığınız kareden anlam kazandırmaktır...aslolan sanat icra ederken onu nasıl ortaya çıkardığın, araç olarak ne kullandığın değildir, onu ortaya çıkarmandır.